OB | 2 - 22 | Uçurumdan Aşağı

193 8 0
                                    

❗️Bölüm silindiği için yeniden atıyorum, yeni bölüm değildir çiçeklerim!

▪️▫️

Saçlarımı kuruladığım havluyu omzuma atarak üzerimdeki bornozun belindeki kemeri bağladım. Aynadaki buharı elimle sildikten sonra yansımama baktım bir süre.

Bu eve geri döneli beş gün olmuştu. Beş gün boyunca Güney'le olabildiğince az konuşuyor, yemek saatleri dışında yüzünü görmüyordum. Ancak iki gündür o da eve gelmiyordu; Yavuz'la konuşurken duyduğuma göre şirkette işler yoğundu.

Her ne kadar onu görmek canımı yaksa da iki gün boyunca göremediğim için çok özlemiştim. En azından yemek saatlerinde onunla karşılıklı oturabiliyor olmak bana iyi geliyordu. Arada bir bahçede sigara içerken karşılaşıyorduk. Genelde odamda sigara içiyordum ama bazen özlem basıyordu. Yemek saatleri yetmiyordu.

Titrek bir nefes alarak kendimi toparladım ve buhardan görünmeyen banyonun kapısını açtım. Koridora bir adım attığımda Güney'i gördüm. Koridorun diğer ucundaki merdivenlerin son basamadığını da tırmandı ve bu yöne bir adım attı. İki gün sonra yeniden göz göze geldik.

Lacivert gözleri bornozun sardığı bedenime kaydı, boydan boya süzdü beni. Sonra yeniden gözlerime baktı. Birkaç saniye boş boş bakıştık. Ardından ikimiz de ayakta dikilmenin saçmalık olduğunu düşünmüş olacağız ki birbirimize doğru adımlar atmaya başladık.

Güney koridorun bu tarafındaki odasına ilerlerken ben de koridorun diğer tarafındaki odama doğru yürüyordum. Adımlarımız bitmek bilmiyordu. Hala göz göze olduğumuz gerçeği gerilmeme neden olurken umursamaz görünmeye çalışarak gözlerimi gözlerinden ayırdım.

En nihayetinde aramızdaki mesafe sıfırlandı. İki yabancı gibi birbirimizin yanından geçip ters yönlere yürümeyi sürdürdük ancak kesiştiğimiz noktada hafifçe koluma değen kolu uyuşmama neden olmuştu.

Titrek bir nefes verdim. Odamın önüne geldiğimde refleks olarak başımı çevirip ona baktım.

Odasını çoktan geçmişti. Az önce çıktığım banyoya girip kapıyı kapattığında kaşlarımı çattım. Kendi odasındaki banyosu dururken neden koridordaki banyoyu kullanmaya karar vermiş olabilirdi?

Cevapsız kalacak sorularımı bir kenara bırakarak odamdan içeriye girdim. Ağır ağır kurulandım, üstümü giyindim, saçlarımı taradım ve yemek saati geldiği için hazır makarnamı hazırlayıp odadan çıktım. Merdivenlere doğru yürümeye başladığım sırada koridorun karşısındaki banyonun kapısı açıldı.

Tesadüflere bir kez daha küfretmem gereken yerdeydik. Zira Güney Atalay'ın belinde havlusuyla ve ıslak bedeniyle bana doğru yürümesinin küfredilmesi gereken bir tesadüf olmaktan başka bir açıklaması olamazdı. Kısasa kısas gibi görünen bu olay karşısında ifadesizliğimi zorlukla korudum ama madem kısasa kısastı, o halde ben de az önce onun beni süzdüğü gibi onu süzebilirdim.

Siyah saçları ıslandığı için daha da kararırken hafif dalgalanmış bir halde alnına dökülmüştü. Esmer teninin üzerinde süzülen damlalar göz kamaştırıcıydı. İri cüssesinin neresine bakacağımı şaşırmıştım. Geniş omuzlarından kaslı göğüslerine, hatta o bayıldığım hafif alkol göbeğinin üzerindeki şekilli baklavalarına kadar süzdüm onu. Evet, bence buna küfretmem gerekiyordu.

Bütün bu süzme işlemi boyunca birbirimize doğru yürüdüğümüz için artık daha yakındık. Yeniden gözlerine baktım. Güney kendi odasının, ben de aşağı inen merdivenlerin önüne gelince bakışmamız bölündü. Hızla merdivenlerden indiğimde odasının kapısının kapandığını duydum.

OYUNBOZANHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin