61.Bölüm

548 23 43
                                    

Elimi yakmıştım,evet ama bir sorun neden yakmıştım?

Aptal tencere yamuk durduğu için içindeki su birazcık elime sıçramıştı,benim suçum neydi şimdi?Sanki ben mi dedim,gel benim elime dökül diye?

Mutfakta,elime ne gelirse karıştırarak bir şeyler çıkarmaya çalışıyordum,bu ne kadar zordu!

Kapı çaldığında elimdekileri bırakarak kapıya koştum."Ya tamam altında araba var da nasıl bu kadar hızlı gel-"
Kapıyı açtığımda karşımda gördüğüm Sezgin değildi.

"Sarp?"

"Simay Abla?"

Biri üzerime su mu bir şey atsın,sanırım yanıyorum.Kafamdan çıkan şeyler duman değil mi?
Hocam ben mağarama geri dönüyorum.Ne işin var kız senin burada?

Yaa dedi zihmimdeki Aydın. Nasıl oluyormuş,bak sen yani gavatların üstadı bile buna dayanamadı.

Beynimde ilk defa biri çıkıpta gavat..gavat..vat..vat..vat.. demiyordu,bu ilginçti.

Üzerine giydiği kazağa ve nasıl donmadığını anlamadığım eteğine uzunca baktım.Ne oluyordu lan?

"Geçeyim mi içeri Sarpcığım,kapıda mı duracağız böyle?Sezgin abin evde mi?"

Sezgin abin evde mi?

Sezgin abin..

Ay bana geliyorlar bak sağdan soldan!
Derin bir nefes alarak bir adım geriledim."Yok,markete gitti Sezgin abim.Sana da zarftan tekrar deneyiniz çıktı artık,ne yapacaksın?Şimdi git sonra gel Simay abla!"

"Allah seni!Ne komik çocuksun gülüm sen ya.."Omuzumdan iteleyerek içeri girdiğinde lahmacuna dondurma saran birine atacağım bakışın aynısını attım.İçeri geçerek rastgele bir koltuğa otırduğunda bacak bacak üstüne attı."Ee,ne işin var senin burada?Okulun falan yok muydu?"

"Bende aynı şeyi sana soracaktım da..Şey ee,birkaç evrak için gelmiştim ben Ankara'ya-"

"Sezgin de dedi tabi gel bende kal diye..Biliyorsun hiç dayanamaz!" Elimin tersiyle çarpacağım şimdi,fakir sümüğü gibi yapışacak duvara..

Yemin ederim içimden bir ses "Sıkıyorsa yapışırtır Sarp!" diyor,kesin şizoya bağladım ben.

Dur lan,o başka kitaptı.

Boğazımı temizlediğimde karşısındaki tek kişilik koltuğa oturdum,hanımefendi L koltuğa kurulduğu için bahtımıza burası düşmüştü."Simay abla,sen niye geldin buraya?"

"Niye gelmeyeyim ayol?Sezgin abinle aramızı düzeltmeye geldim.Birkaç gündür konuşuyoruz zaten.Arayıp da çağırınca dedim geleyim."
Beynim birkaç saniye ne olduğunu anlamadı,odaklanamadım karşımdaki kadının ne dediğine.Yüzündeki makyaj o kadar ağırdı ki giydiği kıyafetle alakası bile yoktu ve bir an acaba gerçekten Simay abla mı diye düşünmem bile gerekmişti.

Şu cümleleri ekine köküne ayır çocuğum..

Sezgin,tamam bu bizim Sezgin,kocam olan.

Aramızı düzetlmek,Sezgin ve Simay'ın arası.Sezgin benim sevgilim lan!

Birkaç

gündür

konuşuyoruz

zaten

Arayıp da

çağırınca

dedim

geleyim

Zihnimde,bir o duvara bir bu duvara çarpan kelimeleri topladım.

Geleyim zaten dedim gündür arayıp da konuşuyoruz çağırınca birkaç,yok olmadı tekrar.Birkaç gündür konuşuyoruz zaten.Arayıp da çağırınca dedim geleyim.

Sezgin ve Simay birkaç gündür konuşuyor muydu?Sezgin,Simay'ı Ankara'ya mı çağırmıştı?
Sakin ol Sarp,sen böyle biri değilsin Sarp..
"

Aa,"dedim şaşırarak."Barışacak mısınız?"

"Neden olmasın?Her insan hata yapabilir canım,konuşup halledilmeyecek şeyler değil bunlar."İşte şimdi Aydın haklıydı,bu gavatlık değildi bu bambaşka bir şeydi.

gavat..gavat..vat..vat..vat..

"Ne güzel,ne güzel.Makarna yapıyordum bende sosu yolda ama olsun, yer misin?"
dediğimde gülümsedi."Olur ablam,yerim."Bok ye demek istesem de demedim.Midemden ağzıma doğru çıkan sıvılar daha çok midemi bulandırırken ayaklandım.Birkaç gündür konuşuyorlar mıydı gerçekten?
Sezgin bunu bana neden söylememişti?Ankara'ya neden çağırmıştı?

Kalbimin kırıldığını o kadar derinden hissetmiştim ki..

"Simay abla,"dedim birden."Hı?"

"Benim acil bir işim çıktı da,sen halleder misin makarnayı?"

"Hallederim tabi ama kötü bir şey yok ya?"

"Yok yok!"Ne kötüsü,FELAKET FELAKET!

Can Yalan style ile arka odaya geçerek hızlıca üzerimi değiştirdim.Küçük bir çantayla gelmiştim zaten,fazla eşyam yoktu.

Çok bir şey yapmama gerek yoktu bir bilet alacaktım sadece.

Salona geri döndüğümde Simay'ın yüzüne hiç bakmadan çıktım o evden.

Kalırsam canım yanardı,kalırsam can yakardım..

Madem konuşacakları vardı,konuşsunlardı bakalım.

"Barışın ya barışın!"dedim kendi kendime hızla yürüken."Ne güzel,barışın siz bende burada dış kapının dış mandalı olayım!"

Uçak biletimi internetten almış,gördüğüm ilk taksiyle havaalanına gelmiştim.Telefonum sayısız kez çalmıştı ama hiçbirini açmamıştım.Uçak biletini son dakika değiştirdiğim için bir güzel girmişti.Mimi'yi aramış,ne söyleyeceğimi bilemeyerek sadece konuşmamız gerektiğini söyleyip kapatmıştım.

Ben salak mıydım acaba?

Gerçekten ya,salak mıydım ben?

Uçağa binene kadar aklımı kurcalayan düşünceleri İstanbul'a ertelemeye karar verdim.

Bir filmde olmadığımız içinde kimse beni 'dur!gidemezsin!' yerek havaalanında durdurmadı.

Keşke bir filmde olsaydık..

☕️

Kahve Kokusu (B×B Texting)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin