Oy vermeyi ve bolca yorum yapmayı unutmayın...
Tatlı okumalar :)
🍁🍁🍁
Kapı zilini duyduğumda elimdeki bardakları masaya koydum. Masa hazırdı Kuzey anahtarı almayı unutmuş olmalıydı, kapıyı açtığımda ikiside karşımdaydı, Bige'nin yüzündeki gülüşten anladığım kadarıyla eğlenmiş olmalıydılar.
Eve girerken hâlâ gün boyunca neler olduğunu kendi aralarında konuşuyorlardı. Kuzey'in adımları salonda durdu "Ben yemek kokusumu alıyorum" dediğinde bakışları Bige'ye değdi, Bige'den kokuyu almış olucak ki "Evet yemek kokuyor" dedi.
"Bu evde yemek nasıl kokabiliyor" şuan sakin olmasam bu sözleri Kuzey'e yedirirdim ama neyse. "Ben yemek yaptım" dedim ikiside masayı gördüğünde bir an durakladı "Sen cidden yemek mi yaptın?" dedi Bige, ben ve masa arasında bakışları git gel yapıyordu.
Ellerimi göğsümde billeştirdim içimde bir sevinç vardı, sanki ilk kez yemek yaptığında ailesine göstermek için sevinen bir kız çocuğu gibi, ama sonuçta bende ilk kez yemek yapmıştım. "Evet ben yaptım" Kuzey uzun soluklu şokunun ardından bana döndü, yüzünde anlamsız garip bakışlarıyla bana yaklaşmaya başladı.
Bige baktım "Korkmalı mıyım?" dediğimde Bige bilmiyorum dercesine omzunu kaldırıp indirdi. Kuzey karşıma geçtiğinde elleri alnıma gitti "Ateşinde yok, iyi misin sen?" göz devirdim her şeyi neden bu kadar abartıyordu ki? Özelliklede benim hakkımda olan konuları "Hadi oturun, Kuzey'in şoklarına masada devam ederiz" dedim ilk ben masaya oturdum.
Ardımdan Kuzey yanımdaki sandalyeye, Bige ise karşımdaki sandalyeye oturmuştu. Kuzey bu sefer garip bakışlarını yemeye atmaya başlamıştı "Normal yemek gibi duruyor aslında" tereddütlü sesiyle Bige çatalıyla oynadığı makarnaya döndü "Ölmem değil mi bunun için daha çok gencim" beklentiyle bana bakarken ben uyarıcı bir sesle "Bige!" dedim "Tamam tamam kızma" hiçbiri yemeye başlamamıştı "Artık tadına bakarmısınız?"
Bige Kuzey'e bakarken, Kuzey'de Bige'ye bakıyordu ilk kimin yiyeceğini kendi aralarında seçmeye çalışıyorlardı "Pisliksiniz!" dedim bunlara yemek yapmak sadece saçmalıktı. Ben hayağa kalktığımda Kuzey koluma yapıştı "Tamam otur yiyoruz" beni sertçe çekerek tekrar oturtdu.
İkisi bakışırken Bige "Taş kağıt makas" dedi ellerini öne doğru uzattığında Kuzey de çocukla çocuk olarak ellerini öne uzattı. "Taş, kağıt, makas" Bige makas yaparken, Kuzey kağıt yapmıştı "Bu oyunda hep sen kazanıyorsun haksızlık" Kuzey mızıkçılık yapsada yemeğe döndü.
Kuzey hep aynı şeyleri yaptığı için bu oyunu kaybediyordu. Kuzey makarna'dan bir çatal aldı. Ne vardı bu kadar büyütecek sadece tadına bakıcaklardı, ben gözlerimi Kuzey'e dikerken ikimizde Kuzey'in cevabını bekliyorduk.
Kuzey ağır ağır çiğneyip yuttu, o kadar uzatıyordu ki sinirlerimi bozmaya başlamıştı "Güzel?" şaşkın suratı bana döndü "Kuzen sen nasıl yaptın bunu, baya iyi olmuş" sanki atomu parçaladım.
Kuzey'in ardından Bige yemeye başladı o da beğenmiş olucak ki yemeye devam etti "Kim yardım etti?" çatalı elime aldığımda Bige'ye döndüm "Kendim yaptım" dedim bence Kuzey'in bana yardım edenin Aras olduğunu öğrenmesinin hiç gerği yoktu.
Kuzey yemeğini yerken Bige'ye döndü "Niye biri yardım etsin ki benim kuzenim tek başına halledebilir" dedi Bige cevap vermeyip yemeğine devam etti. Aras onlardan önce çıkmıştı görmüş olamazdı, yemeğin tadına baktığımda bende güzel olduğunu farketmiştim. Neye elimi vursam güzel oluyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KELEPÇE
Novela JuvenilKomiser Çağla çalışmak için İstanbul'a gider, cinayet büroda komiserlik yapan Çağla birçok cinayet görür ve bu katilleri bulma yolunda yanında... Başkomiser Aras Karakılıç Komiser Asır Atay Klimanalog Zehra Yalçın Adli tıp uzmanı Merve Ayman Olay y...