Ailelerin kurduğu düzeni bozan hep çocuklar olmuştu. Kimi çocuklar da kurulu düzeni sorgulamadan ayak uydurmuş kaderine boyun eğmişti. Düzeni bozan çocuklar sevilirken düzeni bozmayan çocuklar ise hiç sevilmiyordu.
Hatice ise ailesi tarafından hiç görülmeyen ne düzene ayak uydurmuş ne de düzeni bozmuştu. O hiç görülmemiş sadece bu pis dünya için kullanılmıştı.
‘Tamam’ dedi Silo
‘Sadece bizim yanımızda olduğunu belli edelim’ derken diğer dosyayı eline aldı. Dosyayı önümüze koydu.
‘Mahmooda Rami’nin sağ kolu Ezel Kelan’ dedi Silo‘10 yıldır Mahmooda ile çalışıyorlar en güvendiği hatta tek güvendiği adamıdır’ diye ekledi Silo.
‘Ülkemizden ve yurt dışından özellikle küçük çocuklar olmak üzere fuhuş yapan bir gurubun kurucusu aynı zamanda’
‘Siktiğimin piçi’ dedi Melih.
Silo diğer dosyayı masada ki dosyanın üzerine attı.‘Faruk Tırak’ dedi ‘Mahmooda Rami’nin sol kolu Ezel kadar yanında görmeyiz görünmeyen bir güvenli ağdır Mahmooda için’ diye ekledi.
‘Eski FBI ajanı, Mahmooda FBI ın bile bulamadığı kızını bulup ölümden kurtardığın da Mahmooda’nın yanına geçmiş’ diye ekledi.‘Bu adam anamızı beller yani’ dedi Nazeni ‘ dosyayı eline alıp masada ki kalemle üzerine çarpı işareti koydu.
‘Herkesten daha çok zorlar diyelim’ dedi Silo
‘Bizi de sen eğiteceksin’ dedi Revan Silo’ya bakarak‘Biraz da kendin hakkında bilgi vermeye ne dersin mesela bizi eğitmekten kastın ne? Ya da sen ne kadar bilgilisi veya yeteneklisin ki?’ diye sordu Revan -.
‘Aslın da anlatmıştım ama’ dedi Silo imalı bir şekilde.
‘Askeriyeden atıldım ben’ dedi sesi mahçup çıkıyordu.
‘Mahmooda beni yanına istiyordu, yanıma bir aracı yolladığın da reddtmiştim.
Üzerime attığı iftira ile askerlikten men ettiler’ dediğin de elimi istemsizce sıkmıştım.
‘Şerefsiz’ dedim‘Peki sen neden Mahmmoda’yı kabul etmedin?’ diye sordu Melih
‘Neden mi?’ diye gülerek sordu Silo
‘Ben askerim, benim vatanıma, milletime kendi canım, kanım dahi olsa karşısına çıkarım’ diye ekledi.
‘Hala asker misin?’ diye sordu Nazeni
‘İftirayı kanıtladıktan sonra devletim gizli bir şekilde bir gurup kurmamı ve sadece gerektiğin de onlarla iletişime geçip vasıta kurmamı istediler yani bağımsız ama bağımlı bir askerim’ diye cevapladı.‘Peki yaptığın gurup askerlerden mi yoksa bizim gibilerden mi oluşuyor’ diye sordum.
‘İlk kurduğum yani bundan 6 yıl öncesinde olan gurup askerlerden oluşuyordu sonrasın da ise gittikçe genişlememiz lazımdı çünkü tek kişiyle değil artık örgütlenmiş binlerce insana karşı duruyorduk. Gerektiğin de onların içlerinden bile kendi yanıma çekip gurup kurdum. Içlerinde o ajanlarımız da var’ dediğin de kafamı salladım.
‘Bu işte bilgili olmak veya olmamak önemli değil bilgi her türlü her şartta öğrenilebilir bir şey önemli olan bu davaya sadık kalmak ve yoldan sapmamak’ diye ekledi.‘Peki bizi seçmenin sebebi bizi de ajan yapmaktı yoksa yanına alıp karşılarında mı durmamızı mı sağlamaktı?’ diye sordu Melih
‘Aslında her ikisi de ama sonradan zaten sizin içinizde kopukluklar olduğunu anladığım da ajan da olsanız işimize gelmezdi’ diye cevapladı Silo‘Keşke karşımıza çıkmasaydın ve bu toz pembe hayatımızda kalabilseydik’ dedi Nazeni ardından gözleri bana değdi.
‘Öyle mi dersin Nazeni?’ diye sordu Silo
‘Hayatınız boyunca toz pembe görünen ama kap karanlık olan bir hayat birbirinizin acılarından kopuk yalan bir aile oluşunuz ve en önemlisi bir baltaya sap olduğunuza inandırılıp aslında sadece birer piyon oluşunuz’ derken gülümsedi Silo‘Bu kadar canımın yanacağını bilsem bile o hayatta kalmayı seçerdim’ dedi Nazeni hala gözlerimin içine bakıyordu.
‘Kalmak zorunda değilsin gidebilirsin’ dedim gözlerimi çekmeden.
Nazeni’nin kaşları yukarı doğru kalktı.
‘Bunu yapmayacağımı biliyorsun Gökalp’ dedi‘Yalandan bir hayat yaşadığımı bilseydim bir an bile durmazdım’ dedim
‘Bu demek değil ki Silo’ya katılırdım. Sıfırdan başlardım’ diye ekledim.
‘Biz zaten yalan ailelerin karşsında durup çocuklara hayat vermek onlara aile olmak için su altını kurmadık mı?’ diye sordu Revan beni destekleyici konuşuyordu.
‘Bende’ dedi Melih ve ekledi. ‘Her şeyin bir yalan olduğunu bilseydim her şeyden vazgeçerdim’ dedi.Her şeyin yalan olduğunu bilseydim her şeyden vazgeçerdim
‘Biz hep Samyeli biziz, biz Samyeli çocuklarıyız desek de hiç oraya ait olmamışız’ dedi Revan hepimizin gözlerine bakarak.Biz hiç oraya ait olmamışız..
‘Devam edeyim mi anlatmaya kişileri?’ diye sordu Silo
Kafamızı salladık hepimiz sanki ilkokulda öğretmenimizi dinliyor gibi hareketler sergiliyorduk.
Diğer dosyayı koydu önümüze.‘Ve bu işin başlarından olan son kişi Cemal Seçmen’ dediğinde kaşlarım istemsizce çatılmıştı. Bu ismi bir yerden hatırlıyordum.
Hem de çok yakın bir zaman da duymuş gibiydim.
‘Tanıdık geliyor’ derken Melih de aynı şeyi mırıldanmıştı.
‘Kim lan bu aşırı tanıdık’ dedi Melih‘Cemal Seçmen dokunulmazlığı olan bir şerefsiz’ dedi Silo
‘Aynı zaman da Tıp öğrencesi On Sekiz Mart Üniversitesi 2. sınıf Tıp Öğrencisi’ dediğin de Melih’le göz göze geldik.
Hatırlamıştık.
‘Peki bu işin hangi kolunda?’ diye sordu Melih‘Mahmooda’nın oğlu’ dediğin de Silo hepimiz birden Ne diyebilmiştik
‘Dibimizdeydi’ dedi Melih
‘Okulda çıkan yangın?’ diye sordum
‘Evet Cemal’in işiydi’ diye cevapladı Silo
‘Neden soyadı farklı?’ diye sordu Nazeni
‘Çünkü Mahmooda sırf oğlu olduğu belli olmasın diye onu Kemal Seçmen’e sattı’ diye cevaplamıştı Silo‘Milletvekili Kemal Seçmen’den bahsediyorsun değil mi?’ diye sorduğum da sadece kafasını salladı.
‘Siktir, her şey bu kadar dibimizdeyken hiçbir şey fark edemedik’ dedim elimi masaya vururken.
‘Başrol sizsiniz, her şey sizin çevrenize kuruldu, her şey sizle dönüyor’ dedi Silo
‘Önemli bir piyonsunuz bu davada’ diye ekledi.‘Hiçbir şey piyonlar bir işey yaramaz’ dedi Nazeni
‘Artık biliyorsunuz Nazeni’ diye cevapladı Nazeni’yi Silo
‘Aileleriniz Mahmooda’ya çalışıyor’ diye ekledi Silo
‘Peki bizim tarafımız da olanlar?’ diye sordu Revan‘Hazır olduğunuz da onlarla da tanışacaksınız’ dedi Silo
‘Bizim hazır olmamız mı?, Bilgilerimizin hazır olmasından mı bahsediyorsun?’ diye sordu Revan
‘Bilgilerinizin’ diye cevapladı Silo
Şu an her şeyi bir kenara bırakıp sadece Revan’a sarılmak istiyordum.
‘Bitti mi?’ diye sordumSilo kafasını salladı.
Derin bir nefes verip kafamı masaya koydum.
‘Biz, bizi kaybederiz bu savaşta’ dedi Nazeni sesin de acı vardı.Biz, bizi kaybederiz..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SAMYELİ MAHALLESİ (TAMAMLANDI)
Teen FictionSamyeli hep tek eserdi. Samyeli hep imkansızı oynardı. Ulaşılmazdı, yanında kimse duramazdı. Samyeli herkesi yakardı..