MAVİ MANOLYA

Aşk

                                                                    
Neredeyse herkesin hayatı,gururu,menfaati,her şeyleri,kendilerinin bile inanmadığı bir yalana,aşk denen illete bürünmüş. Fani bedene aşık olanlar aşk-ı ilahiyi unutur hâle gelmiş. İstedikleri,huzuru fani bedenlerde ararken huzuru ilahiyi unutur hâle gelmiş. Edep,dillerde söylenen ama hiç kimsenin uygulamadığı kuru bir laf olmuş. Yalnızım,kimsesizim,hayatımda aşk yok diye çığlık atanlar Vasl-ı Lika’dan bir haber. Artık kimse eskisi gibi sevemez olmuş.  Gönlü başkasında,aklı birinde,kalp diye taşıdıkları şey insanlardan çöplük haline gelmiş kimseleri sever olmuşlar.” Kimin eli kimin cebinde belli değil” sözüne muhatap olacak kadar nefsi körelmiş insanlar var. 10 kişinin sarıldığı bedeni aşk deyip seviyor. Yani demem o ki;aşk değil,sevda birine vasıl olmak,sadık olmak,hevesin bitene kadar değil nefesin bitene kadar sevmektir. Birçok kalbe değil,tek  kalbe ev sahipliği yapabilmektir. Aşık olmak sadakat gerektirir. Sadakat ise yalnızca bir kişiye yönelmektir. Yok öyle birine “seni seviyorum”deyip diğerine “sana ölürüm “demek. Eğer bir gönüle girmişsen ve onu arz etmişsen Rabbime,onu dilemişsen Allah’tan,ondan başkasını aklından,fikrinden,kalbinden dâhi geçirmeyeceksin. Olmayacak başkası;ne aklında,ne fikrinde,ne kalbinde,ne de hayatında. Olmayacak kimseye eyvallah’ın. Sadık olacaksın bir kere sevdiğine. Ne diyordu Mevlana; “ Aşk nasip işidir,hesap işi değil. Aşk adayıştır,arayış değil. Sen adanmışsan ve yanmışsan bu uğurda,aşk sana uzak değil!” Ama sen tutup da hevesin,şehvetin ve nefsin isteklerine kapılır gidersen ben sana haber vereyim eli boş ve nasipsiz gideceksin ve gittiğin gibi de döneceksin.  Haram sevdanın veziri olacağına helal sevdanın kölesi ol. Bu arada! Sadakat,sandığın gibi başkasına “seni seviyorum”dememek değildir,sadakat başkasının aklından bile geçmemektir. Tek kalbi sev,tek hayatı yaşa,tek bedeni sahiplen. İlla ki bir şey olmayı istiyorsan eğer İstanbul olmayı dene. Öyle bir fethedil ki kimsenin seni kuşatmaya cesareti olmasın. Seni fetheden, başka gönüllerin değil sadece senin Fatih’in olsun. İstanbul gibi sadık ol,elbet günün birinde fethedileceğini bilerek bekle Fatih’ini. Ne demişler;”YÜREĞİ FATİH SULTAN MEHMET OLANIN,NASİBİ İSTANBUL OLUR.” Eğer sen de yüreği Fatih olanın nasibi olmak istiyorsan İstanbul ol azizim İstanbul ol.