11'

516 61 109
                                    

Jeongin

Ailemin mezarından ayrılırken gördüğüm amcam ile duraksadım. Buraya geliyor muydu? Gelirken benimle karşılaşmayı beklemiyordu sanırım. Yüzünde şaşkınlık ifadesi vardı.

"Jeongin?"

Yüzümü unutmuş olacağını düşünüyorum şuan. Bu kadar şaşırmasının imkanı yok.

Göz devirmemek için zor duruyorum gerçekten. Önünde eğilip selam verdim amcam ve yanındaki karısına. Buraya gelirken bile giymiş o topuklularını gerizekalı.

Süslenip gelmiş bir de. Sanki çok mutluydu şuan.

"İyi misin oğlum?"

Oğlum?

Pardon yanlış duymuş olabilirim.

"Efendim?" Dedim tebessüm ederek. Tekrar oğlum diyince dudaklarımı birbirine bastırıp güldüm.

"İyiyim." Dedim gerçekten iyi olduğuma inandırmak istemeyerek.

Ailem yaşarken yanımızdan ayrılmayan ikili ailemle birlikte beni de kendi içlerinde mezara koymuştu sanırım. Bir kere bile arayıp nasıl olduğumu sormayıp şimdi burada görünce yüzsüz gibi 'iyi misin oğlum' diyordu.

Oğlum diyor birde.

"Siz nasılsınız? İyi gibisiniz" dedim yengemi süzerek.

"İyi olmaya çalışıyoruz. Teyzen ile kaldığını duydum. Nasıl davranıyor sana?"

"Normal" dedim yalan söyleyerek. Paramı falan aldığını söylemeyecektim. Eskiden ne kadar çok sevsem de zor günümde yanımda olmadığı için ona çok kırgındım.

Bana karşı çok ağır davranmıştı. Beklemiyordum ondan bunu.

"Eğer kötü davranırsa beni arayabilirsin jeongin. Luna'nın nasıl biri olduğunu biliyorum."

Biliyordu ve bile bile beni onlara bırakmıştı yani. Bu da ayrı bir darbeydi.

"Peki" dedim sadece.

Çantasından çıkardığı zarfı bana uzattı.
Bu neydi şimdi?

"İhtiyacın olabilir diye düşündüm."

Zarfın içine bakınca içinde yüklü bir miktar para olduğunu gördüm. Titreyen ellerimle zarfı kapatıp eline tekrar verdim.

"Sizden gelen paraya ihtiyacım yok"

"Senin de hakkın bu para jeongin. Ailen için almanı istiyoruz." Dedi ve buruk bir gülümsemeyle zarfı elime verip uzaklaştılar benden.

Elimdeki zarfa İşkence ettikten sonra hızla oradan uzaklaştım. Otobüse bindiğimde gözlerimdeki yaşları silip derin derin nefesler aldım.

Karşıma şimdi çıkıyorlardı ve sadece para mı veriyorlardı bana? Bu bildiğin seni bizde düşünüyoruz şovlarından biriydi.

Çantamdan suyumu çıkartıp içerken telefonum çaldığı için suyu çantama geri koyup minho'nun aramasını cevapladım.

"Efendim?"

"Nasılsın? Sesin biraz kötü geliyor. İyi misin?"

"İyiyim ya sorun yok. Birkaç saate orada olurum." Dedim kalkan otobüsün içine bakarken.

"Yaklaşınca beni ara almaya geleyim."

"Tamam ararım."

Telefonu kapattıktan sonra gözlerimi kapatıp hiçbir şey düşünmeden uyudum. Molaları da kaçırmıştım ama bu iki saatlik uyku beni yenilenmişti.

mokita, hyuninHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin