21'

526 55 142
                                    

Bugun günümüz çok guzel gectigi icin yb atıyorum (bahane değil)

İyi okumalar🤍

💌

Jeongin

Hyunjinle tüm gece oturup konuştuktan sonra sabaha karşı arabada birlikte uyuyakalmıştık. Aslında amacım sadece yarım saat uyumaktı ancak hyunjin de benden sonra uyuyunca birkaç saat uyumak zorunda kalmıştık. benim için hava hoş. Hyunjinle birlikte uyumak çok rahattı.

Ellerimi belinden çekip esnedim. Kolum altında kaldığı için baya uyuşmuştu. Elimi sallarken belime sarılan kollar yüzünden elimi sallamayı bırakıp arkamdaki uyku sersemi olan sevdiğim çocuğa baktım.

"Günaydın" sabah uyandığında sesi o kadar etkileyiciydi ki. Yeni uyandığında da sabah yüzüne vuran ışıktan dolayı kıstığı gözleriyle de çok güzeldi.

"Günaydın" omzuma kafasını koyup bana baktı. Tam gözlerine bakamıyordum ama bakışlarını üzerimde hissediyorum.

"Kahvaltı yapalım mı?"

Teklifini kabul edip kafamı salladım. O direksiyona geçmek yerine bana bir şey demeden arabadan indi. Beni beklemeden nereye gidiyor bu?

Arkasından baktıktan bir süre sonra gözden kaybolunca göz devirerek ayaklarımı ön koltuklara uzatıp arkada keyfime baktım. Telefonda bana mesaj atan arkadaşlarıma döndükten sonra onlarla bir randevu ayarladım.

Hem onları çok özlemiştim hem de moral vermelerine ihtiyacım vardı. Bu süreçte bir gün bile yalnız kalmak istemiyorum. Yalnız kalınca düşünmekten aklımı kaybedecek gibi oluyorum.

Hyunjin de fazla yalnız kalmama izin vermeden elindeki poşetlerle koşarak buraya geldi.

"Ya niye haber vermeden kaçıp gittin bir anda?" Omzuna vurup sahte bir trip attım. Alıştım ben trip atmaya.

"Burada daha rahatız diye burada yiyelim dedim. Bak çok romantik" dedi ayakkabılarını çıkartırken.

Başımı sallayıp elindeki bir tane poşeti alıp içine baktım.

"Kruvasan mı aldın?!"

Dün gece bahsetmiştim. Hemen bugün almıştı.

"Evet bak çikolata sosunu da aldım."

Canım o kadar çekiyordu ki uzun zamandır, tüm kahvaltımı bununla doldurabilirim. Öyle de yapıcam.

"Teşekkürler! Hyunjin bu arada ben bugün arkadaşlarım ile buluşacam. Sen saat kaçta gidecektin? Onlara ona göre saati söylerim." Dedim kruvasanı çikolata sosuna batırırken.

"Öğlen çıkarım yola. Gitmeden önce bırakırım seni" kafamı sallayıp onu onayladım. Benim yüzümden buraya kadar gelmiş ve hep uykusuz kalmıştı. Neyse ki birkaç saat uyuyabilmişti. Yoksa vicdan azabı yapardım.

"Bebeğim bebek misin? Ağzına yüzüne bulaştırmışsın hep" gülerek poşetten çıkarttığı peçeteyle ağzımı ve burnumu silmişti.

"Tadı çok iyi. Hayvan gibi yedim sanırım. Minho da öyle diyordu zaten. Açken ben ben değilmişim."

Yüzündeki gülümsemeyi silip göz devirdi. "Adını anlamasak mı?" Birbirlerini sevmiyorlardı ama ben onları seviyorum. Barışın ya. İmkansız ama. Hyunjin'i affedeceğini sanmıyorum. Modum düştü benim yine ya.

"Arkadaşım ama" dedim çekinerek.

"Kıskanıyorum." Gözlerini kaçırarak söylediği şeye gülüp saçını karıştırdım. Yaptığım harekete alttan kısa bir bakış attı. Çok tatlı.

mokita, hyuninHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin