Melez kız

Vampire School. İşte benim ingilizce burada biter...

"Ha?" dedim. Anlamıştım ama Dalga niyeti..

"Diyorum ki Gelince vampirmiş gib-" dediğinde zil çaldı.

"Bak zil çaldı. Hadi bb." diyip okula doğru Hiçte sakin olmayan adımlarla ireliledim.

6 Gün Sonra

Aman tanrım! Bu nedir ya. Sanki üzerimde insan Var. Yavaşça Gözlerimi araladım. Ve Üstüme çıkan Bellayla karşılaştım. 

"HADİ KALK! HADİ KALK! BU GÜN VAMPİR OKULUNA GİDECEN. HADİ KALK." diye anırdı Bella. Gerçekten anırdı. E sız şimdi bu 6 günde neler yaptım diyeceksiniz. Jasona trip attım. Ama hala fırsat buldukça benimle konuşmaya çalışıyor. Max ten uzak durdum. Alex le takıldım. Artık ne kadar takılmışsam sevgili sanıyorlar. Sonraa... Jessy le kanka olduk. Her ders çıkışı birlikteydik. İşte böyle geçti. Ve Bellaysa hala üzerimde. 

"Kızım dur bi! Motorum soğusun. Anladık kalk üstümden." dedim. O da kalkıp yaaavvvaaaşşşşççççaaaa o kadar yavaş, odasına çekildi. Bende kalkıp üstümü giydim (Medyadakini). Kurt okuluna geçince Üniformamı vermiştim. Ve kurt okulunda üniorma giymiyoruz. Hehee.(Keşke gerçekten öyle olsa.) Herneyse. Saate baktığımda çoktan gecikmiştim. Bellayla ççççookkktaaaannn çıkmıştı. Bende Kahvaltı edip... Yani kan içip çıktım. Kaç gündür içmiyordum. Ahh nefis. Herneyse. Koşarak okula geldim. Direk sınıfa kalktım. Kapıyı tıklatmadan içeri girdim. Hayır yani ne diye tıklatıyon ki. Bildiğin ders çalışıyorlar. İçeri girdiğimde tanıdık öğretmenle karşılaştım. İlk dersimiz onundu. Öğretmen gülümsedi.

"İşte çocuklar. Bu Jennifer. Yeni öğ-... Hayır Baya eski öğrenci.. Uzun hikaye sadece iyi geçinin. Boş yerlerden birine otur Jen." dedi. Bende gülümseyip sınıfa baktım. Jack çocuk gibi el sallıyordu. Ona göz devirdim. Sonra eski yerime baktım. Gölge vampir. Pff. Ve yeni gelenler. Boş sıra birinci ve ikinci sıralardı. Öğretmen sıraya tepkimi görüp kıkırdadı.

"Hadi ama. Gerçekten mi?" dedim umutsuzca öğretmene bakarak. O da kafasıyla onayladı. Ha yani yeni gelenler arkaya. Burda bu  kadaar mükemmel kişilik öne. Pffff. Söylene-söylene yerime geçip çantamı çıkardım. Yanımdaki bana korku ve şaşkınlık dolu gözlerle Bakıyordu. Ne var yani? Hiç mi Böyle Mükemmellik görmedin. Özgüven: 99999999999999+1 hayytt. Hesaplayın hadi. Neyse. Ders sonuna kadar öğretmene mal-mal baktım. Sonra uyuya kalmış olmalıyım ki Cedvelin belime deymesiyle uyandım.

"Ha? Ne vardı?" dedim gözlerimi ovuşturarak. Çocukların bazıları gülüyordu.

"Ders vardı. Uyumak yok küçük hanım." dedi ve yine vurdu. Bende küçük çaplı çığlık attım.

"Hadi ama. Kurt okulundaki gıcık öğretmene benziyorsunuz. Offfff. Kardeş olabilir misiniz?" dediğimde öğretmen bana anlamsız bakışlar atıyordu.

"Hangi öğretmen?" dedi.

"Hani şu Jasonun annesi varya. Matematik dersinde bilmediğim dilde konuşan kadın. Ona." dedim. Tam öğretmen cevap verecekken arkamdaki... Baya-baya arkamdaki kız lafa daldı.

"Öğretmenim Ders çalışmalıyız. Zaman gidiyor Zaman." dedi olmayan kol saatini göstererek. Bende ona 'He he okk' bakışı attım. Öğretmende masasına geçip yine bişeyler zırvaladı. Bense boş-boş yüzüne baktım. Sonrada zil çaldı. Öğretmen odadan çıktığı an Jack gelip masama oturdu.

"Naber?"

"İyi. Valla Senden?" dedim. Aklına bir şey düşmüş olacakki sinirlendi.

"Alexle Çıkıyor musun?"

"Senin Alex takıntın mı var?" diye merakla sordum.

"Hee var." diye cevap verdi. Sonra da telefonuma arama geldi. Sesten dolayı yerimde zıpladım. Jack ise kahkahasını durdurmaya özen göstermeyek  güldü. Bende kim olduğuna bakmayarak açtım.