iyi okumalaarrrr..
A: Doktor.
A: Özlemişsindir mesajlaşmayı.
A: İki kadın seni çok özlemiş.
Doktor: Kimdiniz acaba?
Doktor: İki kadın mı?
Doktor: İki küçük kız çocuğu olmasın o?
A: Onu boşver de sana bir şey söyleyeceğim.
A: İdil, hastanedeki hemşire.
A: Yıllar önce sana aşık olduğunu söylediği için tansiyonlarımın çıktığı hemşire değil mi?
Doktor: Evet.
A: BİLİYORDUM!
A: Resmen manitamı kocası yaptı.
Doktor: Güzelim.
A: Aman tamam ya.
A: Biz çok acıktık ve senin ne zaman öğle yemeğine çıkacağını merakla bekliyoruz.
A: Konum bildiriyorum,
A: Hastane bahçesi.
Doktor: Geliyorum hemen.
İdil'le oturuyor ve ileride oynayan Özün'ü izliyorduk.
"Ona çok benziyor." ona dönmedim.
"Öyle evet."
"Ahu, size, sana baktığı gibi bir kez bile bakmadı. İlay'ı hiç tanımıyordu. Kendi kızı olduğunu bile bilmiyordu ama öyle bir bakıyordu ki sanki içten içe biliyor gibi. İlayda'ya bir kez bile öyle bakmadı. Kendi kızı gibi benimsemesine rağmen hiç böylesine baba olmadı ona." Gözlerim dolduğunda İdil'e döndüm.
"Hastanede arkadaşlarıyla konuşurken İlay ismini çok sevdiğini ve kızı olursa kesinlikle koyacağını söylemişti. Cinsiyetini öğrendiğimizde hemen isminin İlay olmasını istediğimi söyledim. Kabul etmedi. Beni eve bırakıp gitti. Gece yarısından sonra geldiğinde sarhoştu. İlk defa içtiğini gördüm." Doğru, Uygar içmezdi. İçkiyi sevmezdi.
"Sonra bana kızının öldüğünü, isminin İlay olduğunu söyledi. Ertesi sabah İlay mı istiyorsun illa dediğinde yarasına tuz basmak istemediğimden hayır demiştim ama o orta yolu bulmak için İlayda olsun o zaman dedi. İlay demeye alıştım bir anda. Ona sürekli İlay dediğim için İlayda da kendi ismini reddetmeye başladı. Sonrası sürekli onu uyarmalarımızla gelişti işte."
"İlay, onunla birlikte bebeğimize bu ismi seçmiştik. Bu isme düşman olmadığı için mutluyum."
"Boşanacakmışız." başımı salladım.
"Sen geldiğin için." beni suçluyordu.
"Kızım babasız kalacak." nefes alamadığımı hissettim.
"Böyle bir amacım yok. Uygar İlayda'nın babası. Ben bunu inkar etmiyorum. Ve siz boşansanız da o öyle kalmaya devam edecek. İlayda ne zaman isterse babasını görebilecek. Ama evlilik konusunda bir şey söyleyemem. Gerçek bir evlilik bile değil bu." derin bir nefes aldı.
"Ben Uygar'ı çok seviyorum. Ama bir kez bile gözü bana dönmedi. Hiç görmedi. O sana bağlıydı. Başka bir çocuğa babalık yaparken bile öldü dediği kızına ve onu terk eden sana bağlıydı." terk ettğimi düşünüyordu.
"Ben bunu söylemekten hiç çekinmedim. Onu çok sevdiğimi ona da söyledim. Sağır oldu, kör oldu. Bazen bana karşı dilsiz oldu. Ama anladım. Ben ya da başka herhangi biri, Uygar'ı kimse senin gibi sevemez Ahu. Uygar'da senden başka kimseyi sevemezmiş. Onu bir daha bırakma olur mu? Boşandıktan sonra yurt dışına taşınacağız. Merak etme İlayda'da iyi olacak." ayağa kalkıp gülümseyerek vedalaştı ve gitti. Hemen ardından Uygar gelmişti.
"Neden haber vermediniz daha önce çıkardım." omuz silktim. Ve sıkıca ona sarıldım.
"Babaaaamm." Özün üzerimize atlayarak ikimizinde boynuna sarıldığında güldüm.
"Hiç annem yok. Babam da babam. Zaten ilk kelimende babaydı. Anne nerde acaba?" ilk kelimeden bahsederken ikimizde de bir burukluk oluşmuştu.
"Annem de var. Hatta en çok annem. Ama şimdi babamı çok özlemişim." gülümsedim.
"Bir saniye bile gözünü ayırınca sende özlüyorsun değil mi?"
"Evet evet! Çok özlüyorum. Ama ben annemi de öyle özlüyorum." güldüm.
"Tamam tamam affettim." kıkırdadı.
"Hadi o zaman yemek yemeye." Uygar'ın gülümseyen sesiyle başımı salladım hızlıca. Çok acıkmıştım. Uygar ayağa kalktığında bir eliyle kucağındaki kızımızı tutarken diğer eliyle elimi tutmuş ve yürümeye başlamıştı.
ahuaral: Düşünsenize fotoğrafçınız artık kızınız🤍
@çiseminiz: gözüme fazla dozda aşk kaçtı.
@uygaralidemir: Güzelim❤️
uygaralidemir: Fazla sevgiden patlayacağım. 💚
ahuaral: yaaaa manitaaammmm
çiseminiz: Bende kusacağım🤢
çiseminiz: Aşıkların arasında kurtarılması gereken bir HALAYIM.
ahuaral: Tamam ağlama Teyze olabilirsin.
↪️çiseminiz: şükürler olsun hayatımda ilk ve son kez kız tarafı olup erkek tarafını sömüreceğim.
YOU ARE READING
TUTSAK// yarı texting
Roman pour AdolescentsBazı hayaller gerçekleşirken bazıları da içimde ölüyordu. Bir çiçeğin solması gibi solan hayallerimle tamamen baş başa kalmış durumdaydım. ~ ~ ~ ~ ~ ~ ~ ~ ~ _______ Bu kitapta olan hiçbir terim, olay veya tıbbi hiçbir olay ve olaylar bütünü gerçek...