16. ŞEMSİYENİ ÇIKAR, SAYFALAR YAĞIYOR

13 3 25
                                    

Bu bölüm kısa kesitler halinde anlatılacak. 

İyi okumalar!

İyi okumalar!

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Yazar'dan

Kamp ateşinden sonra sabahın ilk ışıklarında İstanbul'a dönmüşlerdi. Ebru, sarhoşluğu geçer geçmez eski haline dönmüş ve delirmişti. Yaptığı ve söylediği her şeyi hatırladığı için kendine saatlerce küfür etmişti. Bir daha asla içmeyeceğini kendine kesinleştirdi. Eve gider gitmez ilk işi uyumak oldu. Koray'ın ise abisini bulmak...

"Efendim, İrfan Bey arsayı satmak istediğini söyledi. Ne yapmamızı istersiniz?"

"Oyalayın."

Pazar sabahı yapılan toplantıda başka bir adam elini kaldırarak söz istedi. Savaş bakışlarını ona çevirdi ve hafifçe başını sallayarak onayladı.

"Savaş Bey, kurduğunuz arkeolog takımı Arjantin'deki görevlerinden istifa etmek istiyor. Ne yapalım?"

"Kaldırın."

Bu öldürün demekti, herkes biliyordu.

Başka bir adam daha elini kaldırdı, Savaş izin verdi.

"Efendim, baloda öldürülenlerden sonra aileleri de Ebru Hanım tarafından öldürülmüş. Şimdi ise yabancı yer altı alemi ayaklanmış durumda. İçlerinde iş yaptıkları ve akraba oldukları insanlar varmış. Hepsi size ve ailenize saldırmayı bekliyor."

"Denesinler."

Savaş, masada duran suyundan bir yudum aldı ve altın kaplamalı yüksek tahtında biraz daha dikleşti. Önündeki binlerce iş dosyasına ve karşısında oturan on iş adamına göz gezdirdi. "Ülkem için değil yeraltını, yerüstünü bile yıkarım. Kimse ülkemde terörist besleyemez." Adamlar başını sallayıp sustular. En büyüğün olduğu yerde izin almadan konuşmak onların haddine değildi.

Savaş'ın sekreteri ayaktayken Savaş'a yaklaştı ve kulağında doğru eğildi. "Efendim Barış Bey geldi ve sizi görmek istiyor. Çok sinirli olduğunu belirttiler." Savaş içinden, Ebru'nun vurulması hakkında olduğunu düşündü. Net bir ifadeyle, "Toplantının bitmesini beklesin." dedi. Sekreter başını salladı ve tekrar yerine geçti. Sekreter, telefonundan korumalara haber vererek Koray'ın gelmesini engelledi.

Savaş bir elin havada olduğunu gördüğünde başıyla izin verdi.

"Efendim, Moritanya'da bulunan balık kaçırdığımız yirmi teknemizi yönetim fark etmiş. Bizden çok sayıda-" Adamın konuşmasını bölen Savaş'ın telefon zil sesi odaya yayıldı. Savaş masada duran telefonuna baktığında kimin aradığını gördü ve hemen eline aldı.

"Karım arıyor."

Aramayı yanıtladı ve telefonu kulağına götürdü. En son konuşan adam oflayınca tüm adamların gözü uyarırcasına onun üzerine döndü.

İTİBARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin