-İntihar-

57 14 2
                                    

Terasta yine ilanı aşk ettik.
Sarılmayı bıraktıktan sonra arkadan ismimi duydum.

'Miray amirim!??'

Hayır hayır hayır. Şuan olmamalıydı. Arkamı döndüm. İbo bize bakıyordu.

'İbo?'

'Amirim siz burada ne yapıyorsunuz?'

'E biz mi- ne yapıyoruz?Güzel soru... Aslan amirim ne yapıyorduk biz?'

Aslan yüzüme baktı. Sen bana bırak der gibi işaret yaptı. İbo'nun yanına gitti. Kolunu omzunu attı.

'Şimdi İbo biz bu terastan çıktıktan sonra birazdan söyliyeceğim şeyleri beyninden siliyorsun. Anladın mı? '

'Anladım. Sanırım.'

'Heh şimdi. Biz Miray amirinle uzun ince bir yoldayız. İkimizin de karşılıklı bir sevgi bütünlüğü içerisinde hareket etm-'

'Sevgili misiniz!?'

'Lafımı niye kesiyon lan! Neyse evet kısacası öyle.'

'Valla mı? Vay be bir başkomiser aşk hikayesi he. Aslında zaten ben sizi yakıştırıyordum ama bu işe giremezsiniz diye düşündüm.'

Lafa girdim.

'Ne yani başkomiseriz diye aşık olmayalım mı?'

Aslan ile İbo dediğime gülüştüler. Ciddi sormuştum oysaki.

'O zaman bunu gizli mi tutuyoruz.'

'Evet gidipte kimseye Aslan ile Miray amir gizli aşk yaşıyorlar falan dersin. Seni bu terastan aşağı atarım.'

İbo ağzını fermuar gibi kapattı.
Hepimiz terastan indik.

Erkan ve Nazlı yanımıza geldi.

'Amirim yeni bir vaka var.'

'Diyordum ne bu sakinlik, şimdi oldu. Neymiş bakalım.'

Dosyayı aldım, çalışma odasına geldik.

'İntihar vakası. Ormanlığın içinde ceset bulunmuş.'

'Evet amirim. Üzerinden kıyafetleri harici bir de bir not çıktı. Cinayet bürosu orada zaten, adli incelemeye gitmeden de isterseniz olay yerine gidelim biz de incelemeye.'

'Cinayet bürodan ekip varsa biz neden gidiyoruz?'

'Orasını tam olarak başsavcım size açıklayacakmış.'

Aslanla beraber Gürkan başsavcının yanına gittik.

'Başsavcım bu yeni bir intihar dosyası gelmiş.'

'Doğrudur.'

'Peki neden biz bakıyoruz?'

'Çünkü size ihtiyaçları var. Olayın düz bir intihar vakası olmadığından şüpheleniyorlar. Olay yerine gidip destek olacaksınız.'

'Tamamdır başsavcım.'

Olay yerine gitmek için toplandık ve yola koyulduk.
Geldiğimiz yer büyük ormanlık bir alandı. Olay yeri inceleme ve cinayet bürodan ekipler vardı.
Biz de ilerlerken uzaktan biri yanımıza geldi.

'Merhaba. Siz Başkomiser Miray Parlak.'

'Evet doğrudur.'

Elini uzattı.

'İstanbul Asayiş Şube Cinayet Bürodan Mert Şimşek.'

Ne uzun bir mahlas.

'Gürkan Başsavcı bizi sizin yanınıza destek ekip olarak gönderdi. Haberiniz vardır zaten.'

Son Başlangıç Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin