-Operasyon: Uyuşturucu-

201 25 1
                                    

Kapıyı söve söve açmaya giderken iyice sesler yükseliyordu.
Gerçekten alacaklı olduğunu düşünmeye başlamıştım.
Kapıyı açtığımda karşımda gördüğüm kişiyle yüzümde 'ulan senin yapacağın işi' ifadesi belirdi.

Bizim İbrahimdi. Dün doğum günü olan. Biz arkadaşlar arasında İbo derdik.

'Amirim nerde kaldınız? bir açamadınız kapıyı'

'Ulan böyle kapı çalmak mı olur?'

'Amirim heyecan yaratmak istedim '

'İbo ne olduğunu söyler misin yoksa suratına kapı tokmağı izi çıkacak'

'Tamam amirim sakin, söylüyorum, söylüyorum, söylemek istiyorum ama söyleyemiyorum.'

'Niyeymiş?'

'Sürpraayzz olsun diye'

'Süprayz mı? Dün senin kolana ilaç atılmış olma ihtimali var mı?'

'Kimse bana bir şey yapamaz amirim yaparlarsa siz beni kurtarırsınız'

'Tövbe Tövbe, İbo yine günündesin.'

'Her zaman. Hazırlanın çıkalım.'

'Tamamdur üstümü değiştirip geliyorum arabanın orada bekle.'

İbo delisiyle uğraşmak en zor şeylerden biriydi benim için. Gereksiz bir enerjisi var. Ama seviyorum keretayı.

Arabaya binip karakola gelmiştik.

Bizim ekip karakolun lobisinde duruyorlardı. Yılmaz Onur ve Erkan. Beş kişilik ana kadro bizdik.

'Amiri hoşgeldiniz' dedi Onur.

'Hoşbuldum. Evet neymiş bu süprayz söyleyin bakalım'

'Ne sürprizi?' dedi yandan Yılmaz.

Tek bilmeyen ben sanıyordum. Ama tek değilmişim.

O sırada İbo arkadan bir dosya getirdi.

'Evet işte sürpriz'

'Evet ibo gerçekten 35 senedir yaptığımız gibi dosya gelmiş. Bu mu gerçekten?'

'Harbi be oğlum, bunun için mi gerilim verdin'

'Ya hayır tabi ki açıp bakın bakalım. Neymiş olay'

Dosyayı İbo'dan alıp açtım. Okumaya başladım.

'Uyuşturucu baronu Tekin Kale. 15 farklı suçtan sicili kabarmış bir örgüt çetesi.
Adam yaralama, uyuşturucu ticareti, gasp, can ve mal güvenliğine taciz.'

'Hey maşallah! yapmadıkları kalmamış.'

'Tekin Kale mi?'

'Bu bizim 2 sene önce ki adam. Bulduğumuz ama elimizden kaçırdığımız!'

'Aynen öyle. Ya işte önyargı böyle bir şey ark-'

'Ya ibo bi boş yapma, tamam ulan' dedi Onur. Biz de onaylar gözlerle baktık.

'O zamanın acısını çıkartmaya var mısınız?'

Hepsi bir ağızdan :

'VARIZ AMİRİM'

'Tamam la bağırmayın!'

Dosyanın önceki bir mevzu olması sebebiyle bizi normalden daha fazla bir heyecan kaplamıştı. Bu sefer bu operasyonu başarıyla tamamlamak istiyorduk.

Odama çekilmiştim. Yılmaz gelmişti.

'Amirim Başsavcı sizi odasında bekliyor'

'Ne için?'

'Bilmiyorum amirim. Çağır dedi'

'Tamamdır.'

Vucüdumu gereksiz bir gerginlik kaplamıştı. Normalde Başsavcı beni çok nadir isterdi.
Bu dosya yüzünden olduğu düşünerek kendimi sakinleştirdim. Ve başsavcının odasına ilerledim.

'Başsavcım beni istemişsiniz'

'Gel Miray.'

'Bir sıkıntı yok değil mi?'

'Yok. Sadece sana bir durum hakkında bilgi vereceğim.'

'Ne konuda?'

'Biliyorsun bu son davayı görmüşsündür.'

'Evet Başsavcım'

'Geçen senelerde de sizdeydi. Maalesef istediğimiz sonuca varamadık.'

'Yani amirim zorlu bir süreçti. Karşımızdaki adamların ne denli büyük bir örgüt olduğunu biliyoruz. Bizi beklemediğimiz yerden vurdular. İlk defa karşılaştığımız için de-'

'Miray. Bahaneye gerek yok. Yapmanız gereken şeyi o an uygulamadınız. Zamanlama her zaman çok önemli, bunu en iyi sen bilirsin. O yüzden şimdi de hatandan ders çıkarma vakti.

' Tamamdır Başsavcım. Ekibimle beraber bu sefer çökerteceğiz o örgütü. '

' İşte tam da bu nokta için seni çağırdım'

'Nasıl yani Başsavcım? '

'Miray sen çok iyi bir Başkomisersin. İşinin ehlisin. Ekibinle uzun zamandır çalışıyorsun. Ama görüyorum ki böyle önemli bir dosyada 5 kişilik bir kadro bize yetmeyecek.'

Gürkan Başsavcının dedikleri ile muhabbetin nereye gideceğini anlamıştım. Yetersiz olduğumuzu düşünüyordu. Haklı mıydı değil miydi kestiremiyordum.

'O zaman Başsavcım, bizim karakoldan destek ekip alırım.'

Bu dediğimle gerçeği kendime söylemek istemiyordum.

'Miray komiser, lütfen. Kastettiğim şey bu değil. Bizim burada ki çocuklar emir bekleyen çocuklar. Sizin yanınıza en az sizin kadar profesyonel birileri lazım. Bu yüzden Bekir Coşkunun oradan bir ekip ayarladım. Bugün içerisinde gelecekler. Tanışın. bir an önce çalışmalara başlayın.

'Tamam Başsavcım siz ne derseniz o'

Nedenini bilmiyordum ama üzülmüştüm. Ekip olarak iyi çalışmıştık ama sonucu güzel değildi. Yanımıza gelecek ekip iyi miydi? Anlaşabilir miydik? Bu operasyon nasıl devam edecek? Kafamda bir sürü soru vardı. Başsavcının sorusuyla düşüncelerden sıyrıldım.

'Evet ekibe sen anlatır mısın Miray?'

'Tamamdır ben hallederim Başsavcım.'

Odasından çıkmıştım. Bizimkiler merakla benim diyeceğim şeyi bekliyordu.

'Herkes benim odama gelsin. Size söylemem lazım.'

Odama geçmiştik.

'Ee amirim. Hayırdır inşallah. Ne olmuş?'

Ben Başsavcının bana anlattıklarını ekibe anlatmıştım.

'Yani şuan Gürkan başsavcıma bir tık kırıldım.Alındım. Gücendim.' dedi İbo.

Yılmaz başka düşünüyordu. 'Olum adam haklı geçen sefer acemi gibi bir işi beceremedik.'

'Neyse bir gelsin bakalım şu ekip. Gelecekleri varsa görecekleri de vardır.' dedi Erkan.

'Aynen öyle bir gelsinler. Konuşalım. Bir de bu sefer şöyle yapalım..-'

Biz konuşurken lobi taraflarından ses gelmeye başlamıştı.
Ekiple beraber lobiye gittik.
Evet heyecan başlasın. Onlar gelmişti.

Bekir Coşkun' un ekibi ve Aslan Dinçtürk...

Son Başlangıç Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin