Bizi niye sürekli İbo basıyordu?
Sahte öksürükler eşliğinde içeri davet ettik.'Siz ne ara geldiniz?'
Açelya ile sarıldık. Ayak üstü iki muhabbet çevirdik.
'O zaman şimdi siz açsınızdır. Hemen masaya geçelim.'
Oturduk. Yemeklerimizi yiyorduk.
'Ee İbo, Açelya ile nasıl tanıştınız?'
'Biz aradan kaç sene geçti hatırlamıyorum, Miray amirim sayesinde karşılaştık. Çok yakın yerlerde çalışıyorduk. Sonra tabi ben kısa süreliğine buradan gidince bir daha görüşmedik.'
'Vay be. Aşıklar tekrardan buluştu demek.'
Aslanın dediği ile İbo öksürük krizine girdi.
Bir yandan İboya su verirken bir yandan Aslana 'senin kuracağın cümleye-' içerikli bakışlar atıyordum.'Açelya nasıl geçti toplantı falan?'
'İyiydi. Ama ben asıl haberi vermedim.'
'Ne oldu?'
'Bizim müdür şirketten başka bir şubeye transfer edildi. E tabi doğal olarak onun yerine biri geçecek. Vee şuan karşınızda Sayın Koordinat Müdürü Açelya Korkmaz duruyor.'
'Ne? Şaka yapıyorsun! Kız müdür mü oldun?'
Tebrik fasıllarından sonra çay, muhabbetti derken saat geç olmuştu.
'Ben artık kalkıyorum amirim. Saat geç oldu. Her şey için çok teşekkür ederim.'
'Ben teşekkür ederim İbo, geldiğiniz için. Yine beklerim.'
Açelya da ayaklandı.
'E ben de geçeyim eve kuzum. Toparlanmam uzun sürer.'
'Dur beni bekle ben de yardıma gelirim.'
'Yok. Gerek yok. Zaten şey, Aslan amirim seninle bir şey konuşacaktı sanırım.'
Aslanla bir şeyler planlamış olma ihtimalleri çok yüksekti.
Aslana döndüm.'Ee evet. Ben iş ile alakalı bir şey konuşucam.'
'Açelya o zaman beraber çıkalım istersen.'
'Tamam, olur.'
Açelya önden geçmişti. İbo bize dönüp sırıtmıştı. Bir tek ben mi anlamıyorum dönen meseleyi?
Yolcu ettikten sonra Aslan ile salona geri döndük. Masada yemekleri toplarken bir yandan onunla konuşuyordum.
'Neymiş bu iş ile alakalı olan şey?'
Masayı toplarken ellerimdeki yemekleri aldı. Bir kenara koydu.
Ellerimden tuttu.
'Bir saniye.'
Telefonunu çıkardı. Sesini kapattı.
'Miray telefonunu verir misin?'
Uzattım.
Benimkinin de sesini kapattı.
Şuan tam olarak tahmin ettiğim şey mi oluyordu?'A dur en önemli şeyi unuttuk.'
Kapıya gitti. Bir şeyler yaptı. ve geri döndü.
'Sen ne yaptın?'
'Sıkıntı yok. Zili söktüm.'