İlk Mektup

8.2K 462 19
                                    

Ne yazılır ki şimdi buna lan. Ben en son ortaokulda yazmıştım mektup. Ne anlarım mektuptan hem mektup mu kalmış?

Son 15 dakikadır mahalle bakkalından 50 kuruşa aldığım A4 kağıdı ile bakışarak söyleniyordum. Uzun zamandır elime kalem alıp yazı yazmamıştım.Adama nasıl hitap etmem gerektiğini bile bilmiyordum.

Yazmasam mı... Hal hatır sorsam... Karalayayım bir şeyler çok da ciddiye almaya gerek yok ya.Hitap kısmını atlayarak yazmaya başladım.

    Ne yazacağımı cidden bilmiyorum hatta şuan yaptığım şeyin ne kadar mantıksız olduğunun farkındayım. Belki bir ihtimal gerçek çıkar ve kendime bir eğlence bulmuş olurum.Yanlış anlama sadece iş dışı birileriyle temasa geçmek istiyorum artık.Tek gördüğüm insanlar patronlar,patronların patronları ve birkaç eleman daha.Para kazanmak için katlandığım şeyleri bir bilsen.Hatta para bile umrumda değil.Korkularım ve hatalarım yüzünden katlanmak zorunda olduklarım...

Bir kaç saniyeliğine kağıda kilitlendim. Ne yapıyorum ulan şuan? Gerçekliği bile kesin olmayan birisine bu kadar dert yanmam mantıklı mı? Ya da istediğim şey aslında bu mu? Tanımadığım birisine hiç  tanışmayacağımızı,hiç karşılaşma ihtimalimizin olmayacağını bilerek istediğim kadar anlatmak belki de ihtiyacım olan şeydir. Hem kim bilir belki de karşı karşıya olduğum kişi gerçekten görmüş geçirmiş ve bana güzel tavsiyeler verebilecek birisidir.Sorunlarımı kimseye anlatamadığım gibi çözüm de bulamıyordum. Çevremdeki insanların hepsi benimle aynı sorunlardan muzdaripti.Aynı insanlar,aynı işler,aynı rutinler,aynı kaderler...

Tüm hayatım kan dökmek üzerine kuruluyken belki de birazda elime mürekkep bulaştırmalıydım.Zaten en büyük isteğim de bu değil miydi? Yazmak,sadece yazmak. Zihnimdekileri sadece yazarak boşaltmak.Şimdi ise öyle yapacaktım.Bir şeyleri açık etmeme gerek yoktu. Başıma bela almaya değmezdi.Sadece duygularımı anlatacaktım.

   Sanırım her şeyi bırakıp kaçmalıyım ha?Çok uzaklara,kimsenin beni bulamayacağı benim bile bilmediğim bir yere.Yanıma hiçbir şeyi almadan ama aynı zamanda geride hiçbir şeyi bırakmadan.Zaten neyim vardı ki de bırakamayacaktım.Beni kabul edecek ve bana kendimi unutturacak bir yere.Ama nereye?

Halihazırda sahip olduğum onlarca kimliğin yanına bir tanesi daha ekleyerek yeni bir coğrafyaya sığınmalıyım belki de? Keşke her şey bu kadar olsaydı

5 dakikadır aralıksız yazıyordum.Sanki karşımda birisi varmış gibi sanki beni dinliyormuş gibi.Gözlerinin içine utanmadan ve benden bir karşılık istemeyeceğini bilerek,samimi bir şekilde bakarak,ses tonumu ayarlamak zorunda kalmadan,kelimelerimi seçmek zorunda kalmadan anlatırcasına...

   Aslında en büyük isteğim şuan pencereyi açıp büyük bir çığlık atmak.Ama bu fazla çılgınca.

Çok istiyordum hemde deli gibi.Fısıldayarak konuşmak ve boynumu bükmek gururumu yerle bir ediyordu.

   Yeni bir dövme yaptırmayı planlıyorum.Tam enseme.Kılıç şeklinde çok efsane durmaz mı? Dövmelerimi hiç saymadım ama çok fazla.Bayağı fazla ama çok mükemmel duruyorlar.

Kıkırdadım.Fazla gelmişti bir an bu kadar açık olabilmek.Gözlerim dolmaya başlarken sadece kıkırdadım.Ne hissettiğime anlam veremiyordum. Ferah ama sahte bir his.

Ve kendimi kaybederek kahkahalar atmaya başladım.Canımı acıtıyordu.Acıtmamalıydı.Neden daha önce yapmadım ki bunu?

Kendimi en son yatağıma attım.Sesim kesilmişti sadece hıçkıra hıçkıra ağlıyordum.

Yetmemişti kağıt yazmak istediklerime.

"Keşke bir kağıt daha alsaydım."

KAN VE MÜREKKEP (bxb)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin