+18 içerik başlangıç ve bitiş yerine işaret bırakacağım.⚠️
"Neyi unutmak için?"
Başımı kaldırıp yüzüne baktım çenem göğsündeydi. Gözümden süzülen yaşları hissedebiliyordum, nasıl olurda hiç birşey yokken böylesine acı çekebilirdim. "beni bırakıp o kadınla gittiğini, onunla seviştiğini, ona dokunduğunu..."
Sarhoşluğun verdiği cesaretle dudaklarımdan dökülen kelimelere engel olamazken, bakışlarında bir anlam aramaya çalıştım ama zaten herşeyi bulanık görüyordum. Boş bakışlardan başka birşey bulamadım.
Bedenim birden havalandığında yüzümü boynuna sakladım. Sert koku burnuma dolarken biraz daha sokuldum, gözlerim kapalıydı dudaklarım boynuna dokunuyordu. İçimdeki dürtülere engel olamayarak dudaklarımı boynuna bastırdım. Derin bir nefes alıp verdiğini duyduğumda hemen geri çekildim kızıyor muydu acaba?
Odama geldiğimizde bedenimi yatağa bırakmak için bir hamlede bulundu fakat boynuna sıkı sıkı sarıldığım için yapamadı.
"Meriç, yatağına yatıracağım"
"Hayır" diye mırıldandım. "Kucağında uyuyacağım"
Dediğim şeyle yatağa oturduğunda duruşumu düzeltip yüz yüze olacak şekilde kucağına yerleştim, sonra da başımı göğsüne bıraktım. Böyle huzurluydum.
"Meriç yatağına yat"
"Hayır" diyerek yüzüne baktım, bir kaç santim uzağımdaydı. Gözlerim bir süre yüzünü turlayıp dudaklarında durdu. Çok yakışıklıydı, karizmatik sert yüz hatları vardı. Esmer teninde yeni yeni çıkmaya başlayan sakalları görünüyordu. Gözleri simsiyah gece gibiydi. Dudakları kalın ve yüzüne renk katmak ister gibi pembeydi.
Gözlerimi dudaklarından ayıramazken belki de hayatımın hatası olan şeyi yaptım. Dudaklarımı davetkar dudakların üzerine bastırıp öylece kaldım. Bir süre öyle kaldıktan sonra dudaklarımı ayırıp yüzüne bakmadan boynuna saklandım. Korkuyordum.
Gözlerim uykuya yenik düşmeye başlarken "Aybars" dediğim de ses vermedi. Yüzüne bakamıyordum, utanıyordum. Sarhoşluğum cesaret verse de yaptığım herşeyin farkındaydım "sabah olduğunda, bu gece olan herşeyi bana hatırlat tamam mı?" Dedim, herşeyi unutacağımı biliyordum...
Elimi yüzüme getirip ısrarla gözlerime girmeye uğraşan güneşi engellemeye çalıştım. "Sikeyim! Başım!"
Başımın içi çatlayacak gibi ağrırken komodinin üzerindeki telefonu alıp saate baktım "siktir öğlen olmuş" yataktan kalkıp oturur pozisyona gelerek başımı ellerimin arasına aldım. Karşımda duran içki şişesi neden böyle olduğumu açıklıyordu. Acaba Aybars baba gece dönmüş müydü?
Ayağa kalkıp banyoya girerek duş alıp odama döndüm. Biraz daha kendime gelmiştim. Üstüme birşeyler geçirirken duyduğum yüksek seslerle kaşlarım çatıldı. Üstümü hızlı bir şekilde giyinip odamdan çıktım. Sesler daha da çoğalırken merdivenlerin başına dikilip bakışlarımı salonda gezdirdim. Aybars baba korumaları Danny ve Eric'le birlikte dikiliyordu. Gördüğüm detayla gözlerim kocaman açıldı. İsmi Danny olan korumanın ağzı yüzü kan içindeydi. Yavaş adımlarla merdivenlerden inmeye başladım.
"Ne zamandan beri birliktesiniz lan konuş" Aybars babanın öfkeli sesiyle irkilsem de yavaş yavaş inmeye devam ettim.
"Efendim yanılıyorsunuz yok öyle birşey"
"Sus lan, bir yarrak yedin bari karşımda adam ol. Bu resimlerde ki sen değil misin?"
"Photoshopshop efendim"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÜNAH || BXB || DADDYKİNK
Genç KurguBenliğimden zorla vazgeçirildim ben, bir kızla evlenmeyi hiç istemedim...! Bile isteye yaptığım tek şey GÜNAH olana aşık olmak oldu...