GÜNAH || BXB || DADDYKİNK

bölüm|9

Aybars...

Dudaklarımı ayırıp Meriç'in yüzüne baktım, tepkisini görmek istiyordum. Aralık dudaklarıyla şaşkın bakışlar eşliğinde bakıyordu. Ben de en az onun kadar şaşkındım, bu çocuk bana kendimi sorgulatıyordu. Kendimi bildiğim bileli ilk defa bir erkeğe ilgi duyuyor, bir erkeğin dudaklarını isteyerek öpüyordum. İğrenç değildi aksine daha fazlasını istememe sebep oluyordu Meriç'in güzel dudakları.

Gözlerimin içine gözünü kırpmadan bakarken, bir kez daha öptüm dudaklarını. Bedenlerimiz birleşik olduğu için Meriç'in hızlı hızlı atan kalbini göğsümde hissediyor, atışını duyuyordum. O da benimkini hissediyor olmalıydı..

Yüzünü birden boynuma sakladığında yanlış yaptığımı düşünerek uzaklaşacaktım ki "çok utanıyorum" dediğinde elimi yanağına götürüp yüzüme bakmasını sağladım.

"Neden?" Dediğimde derin bir nefes verdi "sen olduğun için, sana karşı farklı hisler beslediğim için"

Hissettiklerini anlayabiliyordum çünkü aynı hisler ve düşünceler beni de esir almıştı. Nasıl olur diye bir çok kez sorguladım kendimi. Meriç eşcinsel olduğunu söylediğinde anormal karşılamamıştım, bu konularda çok katı değildim. Bana uğramasın yeter diye düşünürdüm. Ama Meriç'e karsı hissettiğim çekimle belki de ilk defa utandığımı hissediyor kendime kızıyordum.

Sürekli bebek gibi kollarıma sığınışı, göğsümde ağlayıp sarılışı utanınca kızaran yanakları, bu yaştan sonra yapmam dediğim asla aklıma gelmeyecek o şeyi yaptırmıştı bana. Kendime bile itiraf edemediğim o şey karşı koyamayacağım şekilde ona çekiliyor olmamdı. Onu korumak, göz yaşlarını dindirmek ve mutlu etmek istiyordum.

"Ben de utanmalıyım ozaman, seni sürekli kollarımın arasında tutmak istediğim için" dokunsam incineceğini düşündüğüm narin bedeni sürekli kollarımda olsun, varlığını hissettirsin istiyordum. Şımarsın, nazlansın, en çok ta gülsün ama bunların hepsini sadece benim kollarımda yapsın istiyordum...

Yüzündeki şaşkınlık hala yerini koruyor, inanmadığını belli eden gözlerle bakıyordu yüzüme. Dudaklarımı alnına bastırıp, burnuma gelen saçlarını derince kokladım. Hissettiğim şey tam olarak buydu işte, kokusu içime yayılırken midemdeki bulantı hissi bu çok farklıydı. Bu yaşımda aşk denen o duyguyu tekrar yaşıyor gibiydim, bu benim için inanması güç bir şeydi.

"Yalan söylüyorsun" diyerek yüzüne ağlayacağını belli eden o ifadeyi takındı. "Eğer böyle hissetseydin, saatlerce odanda o kadınla kalmazdın"

Azra... Bir kaç ay önce galerimden araba aldığında tanışmıştık. Aramızda aşk ya da sevgi yoktu. Cinsellik yönünden ara sıra bir birimizi tatmin ediyorduk okadar. Uzun zamandır da görmüyordum. Meriç'e karşı başlayan hislerimle şaşkınlığa uğramış ve kendimi test etmek için onu arayıp çağırmıştım. Birlikte olmuştuk evet ama, hayatımda yaşadığım en kötü sex deneyimim olabilirdi. Her sayesinde Meriç aklımdaydı çünkü.

"Üzgünüm, ben sadece... Emin olmak istedim. Hissettiklerimi kabullenmek benim için kolay değildi. Bir şekilde sorgulamam gerekiyordu"

"Onunla yatınca sorgulamış mı oldun yani?"

"Evet... Seni seviyor olduğum gerçeğini yüzüme vurdu her saniyesi"

Dudaklarımdan dökülen kelimeler beni bile şaşırırtırken, Meriç'in yüzü her kelimem de şekilden şekile giriyor şirinliği yüzünden beni deli ediyordu.

"Seviyor musun beni? Aşk gibi mi?"

"Aşk gibi..." Dedim, kalbimin deli gibi atmasına sebep olan bu his başka ne olabilirdi ki. Onu başkalarından kıskanıyor olmam, başkasıyla yattığını öğrendiğimde bedenime yayılan sinir dalgası ve o kişiyi bulup öldürme isteğim... Bunların başka açıklaması yoktu, bir den bire evime gelen ve asla yüzü gülmeyen bu güzel oğlanı seviyordum...