7-Yalancı Çoban

1.2K 190 351
                                    

Sınır : 100 vote 260 yorum  <3

Demiri paslanmış garaj kapısı ufak bir güç uygulanmasıyla gürültülü bir şekilde açılmıştı.Jungkook,içeri girdikten sonra kapıyı aynı şekilde aşağıya çekmiş ve kapatmıştı.Hyungunun gizliliğe ne kadar önem verdiğini biliyordu çünkü.1958 model Chevrolet her zaman ki gibi göz alıcı görünüyordu.Yoongi'nin hayatında en değer verdiği ikinci şeydi.

Birincisi ise elbette...

"Kookie!"

Küçük ayakların neşeli melodisi Jungkook'un duymayı en çok sevdiği şeylerden biriydi.Min Harin,5 yaşında ve dünyalar tatlısı bir kızdı.Favorisi Jungkook amcası da onun için Kookie'ydi işte.Küçük dünyasında bir babası,bir de Kookie amcası vardı.Harin için yeterliydi.O doyumsuz bir çocuk değildi.Elindekilerle yetinmesi gerektiğini kısacık yaşamında çoktan öğrenmişti.

"Balkabağım!"

Jungkook bacaklarına sarılan küçük kolları ayırdıktan sonra yavruyu kucaklayıp onun kıkırdamasını sağlamıştı.Harin'in sevimli kıkırtıları kalbine neşe dolduruyordu.Birkaç haftadır yaşadığı tüm stres ve gerginlik puf olup uçmuştu sanki.Yoongi,elindeki yağ kalıntılarını temizlerken ikilinin -hafif tabirle- güreşmesini izlemeye başlamıştı.

"Bu göbüş daha mı fazla büyümüş acaba hımm dur bakalım sağ yanağın mı yoksa sol yanağın mı daha tatlı"

"Kookiieeee kkkkkkk ısırma beni,babacığım Kookie beni ısırıyor"

"Merak etme kızım Kookie amcanın aşıları tam"

Yoongi de onların oyununa uyduğunda ortam daha da keyiflenmişti.Jungkook sahte bir surat asması yaparak onları güldürmüştü.Min Yoongi onun hayatında çok önemli bir yere sahipti.15 yaşında hayallerinin peşinde koşmak için hiçbir şeyi olmadan Seul'e gelen küçük Jungkook'a o sahip çıkmıştı.Kalacak bir yer,yiyecek bir tabak pirinç ve en önemlisi hayallerine bir adım daha yaklaşmasını sağlayacak kişi olan Namjoon'la tanıştırmıştı.

O zamanlar Yoongi'de müzik hayalleri olan biriydi.Ama o,Jungkook'tan farklı olarak sahne önünü değil de arkasını tercih ediyordu.Beyninin içinde oradan oraya savrulan kelimeleri bir puzzle misali birleştirip harika manzaralar sunuyordu.Jungkook'u zirveye taşıyan çoğu beste, kimsenin gerçek ismini bilmediği SUGA imzası taşıyordu.

O dönem Jungkook şöhret merdivenlerini teker teker tırmanırken,Yoongi de bazı sorunlarla boğuşuyordu.Değişim öğrencisi olarak Koreye gelen İsveçli bir omega ile görüşmeye başlamıştı.Eillin ismindeki bu omegayla 2 yıl boyunca sevgililik dönemi yaşamıştı.Onu seviyordu,dolayısıyla sevildiğini de sanmıştı.Ancak Eillin,eğitim dönemi bitince kuru bir mektup bırakarak ondan ayrılmış ve İsveç'e geri gönmüştü.

Aylarca neyi yanlış yaptığını anlamamıştı Yoongi.Suçu her zaman kendinde aramıştı ama elle tutulur bir sebep yoktu.Birbirlerini seviyorlardı,birbirlerine değer veriyorlardı,ten uyumları harikaydı.Ancak Eillin,geçerli hiçbir sebep olmadan kaçarcasına ayrılıp gitmişti ondan.Aslında bir sebebi vardı.O sebep,9 ay sonra Yoongi'nin kapısına bırakılmıştı. 

Pusetin içine bırakılan kısa bir not ile,varlığından haberi dahi olmadığı minik kızı hayatına dahil olmuştu.O not,o zamanlar şokunu şimdiler de ise nefretini besleyen bir nottu.

O senin kızın,lütfen ona iyi bak

Beni affet Yoongi...

                           Eillin.

Pusetin içinde yaklaşık 1 aylık bir bebekle ne yapacağını kara kara  düşünmüştü.Başlangıçta normal olarak inanamamıştı.Birkaç dakika pusette emziği ağzında sakince uyuyan bebeğe bakakalmıştı.Onun kendi kızı olduğuna inanamamıştı.Karar mekanizması doğru çalışmaya başladığında ise hızla çevresine bakınmış ve onu kapısına bırakan Eillin'i aramıştı.Hiçbir iz yoktu.Koşarak sokakları aramak ve bu tatsız şakasına bir son vermek istemişti ama bir adım attığında pusetin içindeki bebek ilk çığlıklarını bırakmıştı.

Sassy Prince | JikookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin