9.Bölüm 🌙

575 22 0
                                    

Günün koşturmacası, Gonca'ya şifa beğendirmek derken çok yorulmuştu. Başını yatağın ucuna koymuş, öylece uyuyakalmıştı.

*
Aniden uyandı Alaeddin. İçi birden kötü bir hisle dolmuştu, hemen Gonca'ya baktı. Zaten yanı başındaydı, derin bir nefes aldı. Gonca'ya esir olan kolu iyice uyuşmuştu. Sonra elinin değdiği tenin çok sıcak olduğunu fark etti. Telaşla diğer elini kızın alnına koydu. Ateşi vardı.

"Gonca?" diye fısıldadı. Yavaşça elini kurtardı.

*
Yarım saat boyunca fır dönmüştü ortalıkta. Kâh Gonca'nın alnındaki bezi değiştiriyor kâh ateşini ölçüyor kâh kitaplarını karıştırıyordu. Aslında Gonca'nın ateşi düşmeye başlamıştı amma Alaeddin yerinde duramıyordu, içindeki sıkıntı gitmiyordu. Tekrar elini Gonca'nın alnına koydu.

"N'aptın da bu kadar hasta oldun Gonca'm?" dedi kısık sesle. Yavaşça çekti elini. Ateşi neredeyse tamamen düşmüştü. Derin bir oh çekti. Bezi aldı, kenara koydu. Yatağın yanına çömeldi. Uykusu geliyordu ama uyumak istemiyordu. Ya Gonca'nın ateşi tekrar çıkarsa? Gonca'nın dudakları kıpırdayınca hemen dikkat kesildi.

"Su"

Hemen sürahiden suyu doldurdu, bardağı uzattı. Gonca yavaşça gözlerini açtı, önce Alaeddin'i gördüğüne şaşırdı. Sonra bardağa uzandı. Alaeddin doğrulmasına yardım etti, yastığını düzeltti. Gonca suyu içtikten sonra uykulu bir şekilde konuşmaya başladı.

"Alaeddin sen uyumadın mı?"

"Beni boş ver, sen nasılsın imdi?"

"Biraz başım ağrırdı amma geçti birden"

Hâlâ merakla Alaeddin'e bakıyordu.

"Sen ne deyü bu saatte uyanıksın?"

"Uyuyamadım"

"Yatsana Alaeddin, yarın uykulu uykulu gezme ortalarda sonra"

Alaeddin gülümsedi.

"Sen beni mi düşünürsün Hileci Hatun?"

"Yok, istersen yatma sen bilirsin Alaeddin Bey"

'Bey gene geri geldi ya sabır' diye geçirdi içinden Alaeddin.

"Nazlı Hatun sen yat artık hade"

Bu sefer naz etmeden sözünü dinledi, yerine geri yattı. 'Demek gece boyunca başımda bekledin ha Medreseli?' diye geçirdi içinden. Gülümseyerek uykuya daldı. Alaeddin de onu izliyordu. Düşüncelere dalmıştı. 'Keşke bu kadar yakınken böylesine uzak olmasaydık Gonca. Aramızda duvarlar olmasa.' diye geçirdi içinden. İçini çekti. Zaman geçtikçe Alaeddin'in göz kapakları ağırlaşıyordu. Uykuya direniyordu. Gonca kıpırdandı. Bir şey söylüyor gibiydi.

"Su mu istersin?"

"Hı hı"

Suyunu içtikten sonra tekrar bir şey söyler gibi oldu. Alaeddin anlamaya çalıştı. Ama duyamamıştı. Yüzünü hafifçe ona doğru eğdi.

"Ne dedin Gonca, duyamadım"

Gonca gözlerini açtı biraz. Alaeddin'in yanağına bir öpücük kondurdu.

"Sağ olasın"

Gözlerini kapattı, kendini uykunun kollarına bıraktı gene. Alaeddin böyle bir şeyi beklemiyordu, birkaç saniye ne olduğunu anlamaya çalıştı. Sonra doğruldu, sedire gidip uzandı. Gülümseyerek uykuya daldı.

**
Kahvaltıda herkes Alaeddin'in neşesine şaşırmıştı. Alaeddin yorgundu, uykusuzdu amma mutluydu. Gonca onun neşesini anlayamıyordu. Kahvaltıdan sonra dayanamayıp sordu.

Sevda Masalı Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin