17.Bölüm 🌺

981 46 37
                                    

Bu bölüm öncekilerden daha uzun, belli bir süre de yeni bölüm gelmez gibi. O yüzden böyle uzun bir bölüm atıyorum, iyi okumalarr:))

§§§

"Sınırı geçmeyesin bak, tekrar hatırlatayım"

"Buyruk Hilecimindir, geçmeyecem tamam"

"Eyi"

"Eyi"

***
Göz gözü görmüyordu. Sanki bir felaketin habercisi gibi her yandan dumanlar yükseliyor, çığlıklar feryatlar birbirine karışıyordu. Cesetlerin arasında yürüyeme devam etti. Karşılaştığı manzarayla dizilerin üstüne çöktü, nefes alamaz oldu. Titrek ellerini yerde yüzü koyun yatan adamın omzunu kavradı, yavaşça çevirdi. Korktuğu başına gelmişti, çığlığı bastı. Kanlar içinde yatıyordu kocası. Ölmüştü.

"ALAEEDDİİİİİNNNN!"

Yerinden sıçradı Gonca. Nefesini kontrol etmeye çalıştı, kalbi sıkışıyordu. Hemen sedire baktı. Boş görünce daha da telaşlandı, tam o yanında yatan Alaeddin'i fark etti. Elini yüreğinin üstüne koyup rahat bir nefes aldı.

"Çok şükür Allah'ım çok şükür"

Bir bardak su içtikten sonra daha sakin hissediyordu. Ama kalp atışları hâlâ normale dönmemişti. Uzun uzun baktı Alaeddin'in yüzüne. Sonra aradaki yorganı biraz kenara çekti, Alaeddin'in dibine kadar girdi. Yana doğru açtığı koluna iyice yerleşti, başını göğsüne yasladı. Kalp atışlarını, sessizce alıp verdiği nefesini dinledi. Az önceki korkusu biraz olsun geçmişti, şimdi kendini Alaeddin'in kolları arasında daha güvende hissediyordu. İçini kaplayan huzurla uykuya daldı. Alaeddin uyurken dibindeki bedeni kabul etmiş, sarıp sarmalamıştı.

Sabah ikisi de birbirine sarılmış vaziyetteydi. Gonca biraz kıpırdanınca uyandı Alaeddin. Şaşırarak gözlerini açtı. Ne zaman sarılmışlardı? Kendisi mi sarılmıştı Gonca'ya? Aradaki yorgana uzakta yattığına emindi. Sonra sorgulamayı bıraktı. Kollarında uyuyan güzele baktı.

Uyandırmaktan korkarak sessizce nefes alıyordu. İzlemeye devam etti. Yüzük ve kolyeyi çıkarmamıştı yatmadan önce. Gülümsedi. 'Öperek uyandırsam?' diye sordu kendi kendine. Sonra 'Hıı kessin sonra. Huysuz Hatun' diye cevapladı iç sesini. Gonca tekrar kıpırdandı. Sonra yavaşça gözlerini açtı.

"Alaeddin" diye mırıldandı. Gözlerini yumdu tekrar.

"Gonca" diye fısıldadı Alaeddin.
Sonra birden gözlerini açtı.

"Alaeddin?!"

Dirseğini geçirdi karnına. Çok sert vurmuştu, Alaeddin acıyla yüzünü buruşturdu.

"Sen hududu geçmişsin!"

Alaeddin ellerini kafasının altında birleştirmiş, ona bakıyordu. Göz ucuyla yorgana bakarak konuşmaya başladı.

"Hududu geçen bellidir, hile eden bellidir"

Alaeddin sırıtarak ona bakıyordu. Gonca daha da sinirlendi. Dün kendisi gelip sarılmıştı, doğru ama bunu Alaeddin'e söylemeye hiç niyetli değildi.

"Hade kalk, sen sediri özlemişsin anlaşılan"

"Sedirde de rahat bırakmıyorsun ki"

Sırıtarak konuşmaya devam etti.

"Sürekli yanı başımdasın. Akşam da bana sarılmışsın zati. Ne istersin açık açık söyle"

Gonca hışımla koluna vurdu. Alaeddin kolunu tutarak sitem etti.

Sevda Masalı Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin