Chan sinirli bir şekilde etrafına bakındı etraftaki herkes işinin gücündeydi.
Ekrana bakıp yaptığı veriler pek hoşuna gitmemişti bunu düzeltmek için Minho'dan yardım isteyecekti.
Ama dün olan şeyler ve bugün konuştukları aklına geldi duraksadı ve bunu fark eden kadın.
"Bir şey mi var? Neden çalışmıyorsun." Chan gülümseyerek bilgisayara tekrar gözlerini dikti.
Gayret ederek dosyaları bilgisayara geçirdi dokümanlar epey kendisini zorlayacaktı.
"Bay Bang benimle gelebilir misiniz sizinle üzerinde, çalıştığımız proje hakkında konuşmam gerekiyor."
Minho'nun kendisini çağırmasını anlam verememişti herkese bakıp oturduğu sandalyesinden kalkıp Minho'yu takip etti.
Yanına gittiğinde kapıyı Minho ardından kapattı. "Aramızdaki o belirsizliği kaldırmak istiyorum."
"Belirsizlik mi? Öyle bir şey yok ki aramızda." Minho alaycı bir şekilde gülüp etrafında dönmeye başladı.
"Çok belli ediyorsun, bana baktığını ama asla ses çıkartmadığını gördüm."
"Çünkü yardıma ihtiyacım olmadan da yapabilirim diye düşünüyorum."
Minho dişlerini sıktı ve yere baktı gözlerini Chan'ın gözlerine dikti.
"Bak konuştuklarımızı unut demiyorum ama düşünmeni çok isterim. Sadece işle normal yaşantımızı bir tutmanı istemiyorum."
"Pardon da nasıl yapacakmışım bunu dibimdeyken?"
Minho başıyla onayladı Chan'ı. "Haklısın biraz zor olacak ama inan bana, çok dikkat çekiyoruz lütfen gayret et."
Chan bir şey demeden yanından çıktı ve masasına geçip oturdu.
Minho ellerini kafasının arkasına götürüp saçlarını düzeltti.
"Böyle giderse bende sözümü tutamayacağım." Diye mırıldandı Minho.
Çok geçmeden kendisi de masasına geçti ve göz göze gelmekten bu sefer kendisi kaçındı.
"Minho işinizi hallettiniz mi projeyi beraber mi yapacaksınız?" Minho kadına gülümseyerek.
"Bir kişiye daha ihtiyacım var, Chan beni biraz zorlayacak gibi." Chan şaşkın bir şekilde baktı Minho'ya.
"Tamam sen seçersin, o gün toplantı da hazır olursunuz umarım." Minho başıyla onayladı kadını.
"Ben çıkıyorum gerisi sana ait, kolay gelsin hepinize." Kadın erkenden ayrılıyordu işten.
Minho etrafına bakındı ve herkese seslendi. "Bugün yarın teslim edilecek dosyaları hemen bitirmemiz gerekiyor. Vaktinde yetişirsek çok daha iyi olacak."
Chan gözünü bilgisayara dikti ve yapabildiğini yapmaya başladı. Bazı yerlerde tıkandığında yanındaki çalışma arkadaşına seslendi.
"Şöyle yapacaksın, sağ üstte tıkla ve sol üstteki olana tıklayarak." Chan hemen dediğini yapıp bitirdi.
"Teşekkür ederim, Sunbae." Adam bir şey demedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
i fell in love with my boss's son. (minchan)
FanfictionBang Chan babasının istediği gibi şirkete başlamaya karar verdi. Kimse babasının Bang Geum-Soo olduğunu bilmeyecekti soyadı farklı bir şekilde girecekti. Girdiğinde stajyer olarak başladı ve zamanla insanların gözüne sıradan bir insan olarak geldi...