yaklasik uc hafta once sakatlandim ve ayagim alcida. belki neden bolum gelmeye devam ediyor diye soranlariniz icin bir cevap olur. cunku yapacak bir seyim yok ve sıkılmamak amaciyla yazmaya devam ediyorum. yorumlarda kurgu hakkinda sohbet etmeyi cok isterim💖🫶🏻
yorum yapmayi unutmayin<3
-
Hyunsuk siyah kadife gömleğin önünü çekiştirdi. Karnında ki şişlik çok fazla belli etmesede büyüyordu. Okul mezuniyeti için giydiği gömleğin içinde karnındaki şişkinlik belli oluyordu ve Hyunsuk sebepsizce huzursuz hissediyordu.
"Bebeğim gömleğini çekiştirmeyi bırak." demişti Jihoon şakağına bir öpücük bırakırken. "Ayrıca göbeğin göründüğünde daha güzelsin."
"Jihoon!" Sessizce tısladı Hyunsuk. Yemek masasında oturan tek onlar değildi. Jihoon'un arkadaşları ve Hongjoong'da buradaydı. Hyunsuk'un en son istediği şey herkesin önünde kızarmaktı.
"Ne yani yalan söylemiyorum ki. Ne kadar yumuşak ve parlak göründüğünden haberin var mı?" Hyunsuk, Jihoon'un göğsüne vurarak uzaklaştırdı onu. Kızarmış yüzünü de eğdi, rezil olmasına ramak kalmıştı.
Hyein'in ile olan son kontrolün üzerinden iki hafta geçmişti. Bebekleri 14 haftalıktı ve Hyein'in dedikleri tıpkı efsane kahinlerinin söyledikleri gibi ortaya çıkıyordu.
Göğüsleri şişiyor ve ağrımaya başlamıştı bile. Ne kadar masaj yapsada acısını azaltamıyordu. O kadar çok hassaslaşmıştı ki Jihoon'un bir gece sevişmek için üzerine uzandığında yanlışlıkla dokunmasıyla Hyunsuk onu odadan atmıştı.
Mide bulantısı sanki hiç yaşanmamış gibi kaybolmuştu. Eskisine oranla iştahı açılmıştı. Artık aşermeye başlayacağı içinde korkuyordu. Şişmiş bir topa benzemek istemiyordu.
"Senin yerine benim dalıp gitmem gerekiyor." dedi Hongjoong. Hyunsuk beyaz masa örtüsünün üzerinde duran çiçeklerden bakışlarını çekip Hongjoong'a bakmıştı.
"Neden?" diye sormuştu Hyunsuk.
"Ah." dedi Hongjoong oturduğu sandalyeden daha fazla Hyunsuk'a dönerken. "Aslında bir sorun var. Seonghwa ile ilgili ve onları bilen tek kişiler sizsiniz. Tabiki bana da yardımcı olabilecek tek kişi."
Hyunsuk, Seonghwa'nın adını duyunca Hongjoong'a doğru daha da eğildi. Umduğu gibi bir sorun olmamasını diledi.
"Bir sorun yok değil mi?"
"Aslında onlarla ilgili bir sorun yok. Sorun tamamen benden kaynaklanıyor." demişti Hongjoong. Hyunsuk kaşlarını çattı, Hongjoong devam etme kararı aldı.
"Mezun olduktan sonra babamın daireyi satacağını biliyorsun." Hyunsuk'un gözleri kocaman açıldı. Evet, bu doğruydu. Bay Kim mezun olduktan sonra ikisininde kendine ait dairelere taşınacağını söylemişti. Hyunsuk bunun yeni farkına varıyordu.
"Ve ailemin daha Seonghwa ve bebeğinden haberi yok." Hongjoong sıkıntıyla inleyerek kafasını masanın köşesine yasladı.
Hyunsuk kardeşinin sıkıntısını hissetti ve ellerinden birini ensesine götürdü. Oradaki kısa saçları taradı ve okşadı.
"Ebeveynlerimize söylemeyi ne zaman düşünüyorsun?" diye sordu Hyunsuk, sesindeki tek duygu şefkatti.
"Staj için Busan'a gitmem lazım." demişti Hongjoong kafasını kaldırıp. "O zamana kadar Seonghwa'nın sizle yakında kalmasını istemek dışında yapacağım herhangi bir şey yok."
Hyunsuk ellerini indirip kardeşinin ellerini avucunun içine aldı. Konuşması için müsaade etti.
"Busan'dan döndükten sonra söyleyeceğim. Onunla evleneceğim. Onu bir daha yalnız bırakmayacağım Hyunsuk."
Hyunsuk uzanıp yanağını öptü ve her şeyin yoluna gireceğini söyledi.
Dakikalar sonra mezuniyet töreni başladı. Sırayla profesörlerin ve rektörlerin konuşmalarını dinlediler. Sonrasında ise diplomalarını ellerine alıp keplerini fırlattılar.
Hongjoong akşam yemeğine kalmayıp Seonghwa ve bebeğine dönmüştü. Hyunsuk ve Jihoon ise birkaç arkadaşları ile yemeğe çıkmayı seçmişlerdi.
Hepsi neredeyse okul hayatı boyunca tanıdığı insanlardı ama aralarında yakınlık çok azdı. Yemek güzel bir şekilde ilerliyordu taa ki Soohe, Hyunsuk'a bir kadeh şarap uzatana kadar.
Hyunsuk kabul edip şarabı masa da herhangi bir yere bırakabilirdi ama Soohe'nin sorgulayıp neden uzattığı kadehin ordan oraya dolaştığını soracaktı.
"Teşekkür ederim." dedi Hyunsuk. "Bu gece alkol almayacağım."
Bebeği için bunlara çoktan ara vermişti. En son içtiğinde bile Jihoon'un ile yattığı geceydi. Şimdi bunu onlara söylemek, bebekten dolayı alkol alamayacağını söylemek onlar için kafa karıştırıcı olacaktı. Çünkü kimse -neredeyse- hamile olduğunu bilmiyordu.
Soohe'nin ısrar edici bakışlarını Yujin'in sözleri kesmişti. "Hyunsuk içmiyorsa ben içerim." Soohe'nin elindeki kadehi çekip almıştı Yujin. Ardından herhangi bir söz duyulmamıştı.
Akşam yemeği bundan sonra sorunsuz ilerledi. Hyunsuk kendi porsiyonunun yanı sıra Jihoon'un da yemeklerinden yemişti.
Eve doğru yola çıktıklarında Hyunsuk bacaklarını kendine çekip kafasını koltuğa yaslamıştı. Eve gidip duş almak ve uyumak istiyordu. Artık okula gitmesinede gerek yoktu. Şu dakikadan itibaren o, kocası ve bebeği vardı.
Arabadaki sessiz yolculuktan sonra eve girdiklerinde Hyunsuk ilk olarak küvete su doldurmaya başladı. Banyo bombalarından birini de içine attıktan sonra içerisine girdi.
Jihoon'un telefonla konuşmasını duyabiliyordu. Haftasonundan sonra babasıyla birlikte şirkette çalışmaya başlayacaktı. Gerginlikten çok heyecanlıydı.
Dakikalar sonra Hyunsuk banyo kapısından içeriye giren Jihoon'u gördü. Takım ceketi üzerinde yoktu ve Hyunsuk onun oturma odasında herhangi bir koltuğun üzerinde olduğunu varsaydı.
Beyaz gömleğinin düğmelerini yavaşça açarken konuştu Jihoon.
"Hongjoong ile konuşmanıza kulak misafiri oldum." dedi.
"Hm," Hyunsuk suyun üzerinde ki köpüklerle oynarken mırıldandı. "Buraya yakın bir daire bulabileceğimize inanıyor musun?"
"Yani." dedi Jihoon gömleğini bıraktığı yere kumaş pantolununu da atarak. "Sanırım yan dairemiz boş. Oraya taşınmalarını sağlayabiliriz."
Küvetin içine, Hyunsuk'un bacakları arasına girdiğinde Hyunsuk ona doğru eğildi. Genç adamın kucağına çıkarken Jihoon sırtını küvetin köşesine yasladı.
"Bu çok iyi olur. Hem Hongjoong'un da tedirginliği son bulur." Hyunsuk yüzleri arasında santimler bulunan kocasının yüzüne fısıldadı.
Jihoon'un başını sallamasıyla Hyunsuk dudaklarına uzandı. Yarı yolda Jihoon onunla buluştu ve dudaklarını mühürledi.
-
oy siniri 22
ŞİMDİ OKUDUĞUN
43, hoonsuk
FanfictionHyunsuk, Park Jihoon'un çocuğuna hamileydi. - Bu kurgu da geçen her türlü olay, davranış ve kişilerin gerçek ile bağlantısı bulunmamaktadır.