MARDÍN GELÍNÍ

BARIŞMA

16/05/2024

Arkadaşlar sizden tek ricam bol bol yorum yapmanız.

Sizce ben misafir derdinden bölümü yayınlamayı unutmuş muyumdur?

Arkadaşlar o kadar kişi okuyor, oy veren ve yorum yapan kişiler neden bu kadar az?

Keyifli okumalar 💫

Elzem'den..

Aradan koskoca 2 hafta geçmişti. Heja'nın, Bolat ile Paristen dönmesiyle düğün alışverişi derken günler hemen geçip gitmişti düğüne tam 4 gün kalmıştı. önce Bolat ve Heja'nın düğünü sonra da Hiva ve Awir'in, düğünü olacaktı. Heja'nın, Paristen döndüğü zaman yüzünde ki mutluluğu görünce birşeyler olduğunu anlamıştım. ona ne olduğunu sorduğumda Bolat'ın ona evlenme teklif ettiğini ve onu sevdiğini söylemişti. peki ya sen dediğim de hiç tereddüt etmeden Heja'da onu sevdiğini söylemişti. Onlar adına çok sevinmiştim. umarım Awir ve Hiva'nın sonu da onlar gibi olurdu..

Mutfakta yemeklerle ilgilenirken Heja'nın sesini duymamla arkamı döndüm. Heja sinirli yüz ifadesiyle bana bakıyordu. kaşlarım istemsizce çatılmıştı.

"Heja noldu, neden bu kadar sinirlisin?"Dedim. Heja sinirli bir sesle konuşmaya başlamıştı.

"Bolat yüzünden bu kadar sinirliyim yenge! Ya yenge Allah aşkına insan hediye olarak Ada alır mı! Bu adam iyice kafayı yedi. etrafı denizden oluşan bir Ada dan bahsediyoruz!"Dedi Heja. sitemli bir sesle Heja'nın dedikleriyle şoka uğramıştım. demek Bolat baya zengin şaşırmıştım doğrusu,Ve bu hediye Heja'nın hoşuna hiç gitmemişti. Çünkü Heja, herzaman küçük hediyelerden hoşlanırdı. Ama nedense Heja'nın bu tavrı bana komik gelmişti. Ben gülerken mutfağa Adar girmişti. girdiği an yüzümde ki gülümsemem solmuştu. 2 haftadır ne yanıma yaklaştırıyordum. Ne de onunla konuşuyordum Çünkü ona çok kırgındım. Bana güvenmesi gereken yerde bana güvenmeyip kuzenin yanında durmuştu. Ben bakışlarımı yemeğe çevirerek yemeği yapmaya başladım. Adar'ın konuşmasıyla onu dinleyip birşey dememiştim.

"Heja güzelim, Bize biraz müsaade eder misin. Yengenle birşey konuşmam lazım."Dedi Adar. sakin bir tonla Heja ise başını salladı.

"Tamam abi."Deyip gitmişti Heja. Heja'nın gitmesiyle Adar'a bakmadan yemeği bitirip mutfaktan çıkacakken kolumdan tutulmamla olduğum yerde durdum. Bakışlarımı asla Adar'a değdirmiyordum. Ama Adar ısrarla bakışlarını bana çevirmiş bakıyordu.

"Gülüm. daha ne kadar beni kendinden,kokundan,sesinden mahrum bırakacaksın. Bu 2 hafta benim için sanki 2.yıl geçmiş gibi geldi. Nolur gülüm konuş benimle birşey de bağır, çağır ama sesini mahrum etme.."Dedi Adar. sesi o kadar yorgun ve üzgün çıkmıştı ki, kalbim sızlamıştı. ama bunu umursamayacaktım ben o gün bekledim. Bana güvensin, arkamda dursun istedim. ama o bunu yapmamıştı.. kolumu hırsla Adar'ın elinden çekip mutfaktan çıkarak odama geçtim. Üstümdekileri çıkartıp duşa girip suyu açarak duşa kabin içinde yere oturup suyun üzerime akmasına verdim. gözlerim dolmuştu sizce ben haksız mıyım. bir adam karısına güvenmesi ve arkasında durmasına yerine gidip kuzenin yanında durması sizin zorunuza gitmez mi? Benim zoruma gitmişti. ve ben bunu acısını Adar'dan çok fena çıkaracaktım...

Duştan çıkarak üzerime bornozu geçirip banyo'dan çıktığım da odada Adar vardı. yatakta uzanmış bir şekilde uyuyordu. ben ise onu umursamayıp dolabımdan iç çamaşırı ve diz üstü bir elbise alıp banyo'ya geçip bornozu çıkarıp, iç çamaşırı giyinip, elbiseyi de giyinip saçlarımı kuruttum. Saçlarımı kuruladıktan sonra yüzüme nemlendirici sürüp banyo'dan çıktım. Odadan çıkmak için kapının kulpunu yavaşça aşağıya doğru çevirdiğim de açılmamıştı. kaşlarım çatılmıştı. Tekrar çevirdim yine açılmamıştı. Kapı kilitlenmişti. Bakışlarımı yatakta uyuyan Adar'a çevirdiğim zaman gözleri açık bir şekilde beni izliyordu. sinirle konuşmaya başladım.