Kusursuz Tanışma - Yarı texting

14. BÖLÜM

Üç adam da dikilmiş Melodi ne diyecek diye beklerken Melodi isteksizce "Ben sizi rahatsız etmeyim." dedi. Açıkçası rahatsız etmek isterdi ama bileti ödeyeceği parayı babasının giderken ona  verdiği kartından geçerse adam ay sonunda şoke olabilirdi.

"Rahatsız etmez, değil mi?" Vedat Kadim ve Ateş'e sırasıyla baktı. Ateş tek kaşını havaya kaldırdı ve gülümsedi. Ardından ciddiyetle konuşmaya başladı.

"Bizi de senin davet ettiğini var sayacak olursak benim için sorun değil beyler. Eh biletleri de ben almıyorum."

Melodi Ateş'e ciddiyetle bakıp "Cimri patron." dedi, dilinin ayarı yine kaçmıştı. Kadim ve Vedat buna sesli güldüler. Onlar gülünce Melodi de biraz rahatladı.

Vedat, Ateş'i ciddiye almayarak "Bakma böyle dangozluk yaptığına iyidir Ateşim iyi... Sen de kafa kızmışsın, bize katılabilirsin. Bence eğlenceli olacak." dedi, ardından eli ile koridorun diğer tarafını gösterdi. Melodi çekinse de o yöne adımladı. Hep beraber La Perle izlemeye gittiler.

İnanılmaz akrobasi, son teknoloji ve hayranlık uyandıran aksiyonları ile başladı. Melodi şu an burada olmanın hazzını iliklerine kadar hissediyordu. Tüm aksiyon, izleyenleri içine alan bir deneyim sunuyordu. Her şey özel olarak tasarlanmıştı. Gösterinin etkisi, tiyatroyu çevreleyen zeminin üzerine, duvara ve devasa sikloramaya 3D görüntülerin yansıtılması ve 360 derecelik çevresel ses sistemi sayesinde elde ediliyordu. Yüksek teknoloji ürünü su sahnesi 2,7 milyon litre su ile doluydu ve bir dakikadan kısa bir sürede kuru bir platforma dönüşme yeteneğine sahipti. Melodi nefes kesici gösterileri izlerken koltuğunda duramıyordu. Yirmi beş metre yükseklikten suya atlama, süper güçlü vinçlerle oditoryumun etrafında uçma ve metal bir kürenin üzerindeki motosikletlerde yer çekimine meydan okumaya kadar, muhteşem bir deneyimdi izledikleri. Dalış yapan, uçan ve yıldırım hızında hareket eden sanatçıları izlerken zamanın nasıl aktığını fark etmedi bile.

Gösterinin sonunda arabayı valenin getirmesini kapının önünde beklerlerken Melodi Vedat'a minnetle bakıp, "Hayatımda deneyimlediğim en harika on şey listeme bunu da ekledim. Çok teşekkür ediyorum." dedi.

Vedat mütevazı bir şekilde gülümsedi. "Rica ederim, keyif aldıysan ne mutlu." 

Bunun üzerine Ateş, yaramaz bir çocuk edasında bakarken "O zaman ben de size marinada bir yemek ısmarlayayım." dedi.

Melodi bu hiç durur mu hemen söze girdi. "Ama size teşekkür etmeyeceğim. Teşekkürümü kazanmak için yemeğe davet etseniz de bu böyle yani... Geçti. Hem bu saatte ne yemeği?"

"Maşallahın var, hiç lafını esirgemiyorsun. Teşekkür istemiyorum. Hadi gidelim, madem bize bu akşam katıldın. Devamını da getirmelisin." O sırada araba geldi. Ateş ve Vedat öne otururken Melodi ve Kadim arkaya oturdu. Melodi onların arkadaşlıklarını sevmişti. Hayatında ilk kez erkeklerle gezmeğe çıkmış bundan da mutlu olmuştu. Araba lüks Dubai caddelerinde ilerleyip marinaya doğru yol alırken üç adam Melodi yokmuş gibi kendi aralarında sohbet ediyorlardı. Ufak bir sessizlik olunca Melodi "Benim çok arkadaşım yoktur. Hatta hiç yoktur ama bu grubu sevdim. Muhabbetiniz süper. Demek ki arkadaş seçimi konusunda yanlış yapmışım erkeklerle galiba daha iyi anlaşıyorum. Bundan sonra kendime erkek arkadaş edinmeliyim." dedi ve sevimlice güldü. Onun bu lafı üzerine Ateş dikiz aynasından ona bakarken, yanındaki Kadim ona doğru dönüp bakışlarını dikerken Vedat da hemen ön taraftan arkasına dönüp Melodi'ye baktı. Üç erkek de ona böyle bakınca konuşma gereği duydu.

"Tamam ya korkmayın, erkek arkadaş dedim. Sinle takılıp arkadaşınız olacağım demedim. Korktunuz sürekli sizinle takılırım diye."

Üçü de aynı anda gülümsedi ama ilk konuşan Kadim "Neden korkalım ki? En nihayetinde ufacık bir kızsın." dedi. Melodi ona ters ters bakarken Vedat konuşmaya başladı.