45

149 23 13
                                    

"Ya ya eski sevgilisi gelecek, ben de konuşmasına izin vereceğim öyle mi?." dedi Lütfiye abla.

Kızlarla kafe date yapıyorduk. Konu eski sevgililerden açılmıştı. Herkes saçma bir soru atıyordu ortaya ve muhabbet saçma bir şekilde soru sonunda kahkahayla bitiyordu.

"Ya gizli konuşursa?" dedi Ece.

"Olcay'ım yapmaz!" dedi Lütfiye abla son derece ciddi bir şekilde. Şu şekil emin olacaksın mesela.

"Dorukhan hariç hiçbiri yapmaz gibi ama neyse." dedi Şermincim. Herkes gülmüştü buna.

Ama bence Dorukhan da yapmaz. Sadece doğru kişiyi bulamadı hala. Aramıyor da ama. Çok değişik bir çar Dorukhan.

"Büyük bir aşk yaşadığını düşünün. Yani kocanızın eski sevgilisyle. 'Ya geri dönerse' düşüncesi sizi korkutur mu?" dedi Nur.

Kızlar çok garip varlıklar gerçekten. Eskiden beri tüm arkadaş gruplarımla bu tarz sohbetlerimiz oluyordu. Hep de "düşünsene..." ya da "diyelim ki..." diye başlayıp "...ne yaparsınız" la bitiyordu. Yine o günlerin birine denk gelmiştim.

"Kocamın tek büyük aşkı benim. Teşekkürler." dedi Ece büyük bir özgüvenle. Ece'nin yerinde ben de olsam aynı şekilde olurdum.

"Benim de kocamın tek aşkı topmuş işte. Sonra ben gelince iki aşk tek beden." yine güldürmüştü bizi Lütfoş.

Herkes bana baktığında "Canım sevgilimin eskiler defteri kabarık lütfen bana soru sormayın." dedim. Güldüm ama asla komik değildi. Bu konuyu bazen çok düşünüyordum. Eski sevgilileri güzeldi. Bir gün aralarından biri geri dönerse Oğuzhan dönmez ama yine de insan düşünüyor, ya aklı kayarsa.

Kaymaz.

Oğuzhan öyle biri değil.

"İyi insan da lafının üzerine gelirmiş kocam." dedi Lütfiye abla. Olcay abi Lütfiye ablanın yanına geçerken Oğuzhan geldi aklıma. Tam o da gelmiş mi diye kontrol edecekken arkadan iki kol boynuma sarıldı.

Mükemmel kokusuyla Oğuzhan Özyakup sahnede. Yüzümdeki gülümsemeyle kafamı kaldırmak istemiştim ama izin vermeyip kafamın üstünü öpmüştü.

Biraz önceki konu tamamen kafamdan uçmuştu. Tabiri caizse yumuşacık olmuştum.

Yanıma sandalye çekip oturmuştu. "Niye söylemedin geleceğini?" dedim. Elimi tuttu. Yüzüme bakınca "Sürpriz olsun istedim." dedi. Yorgun görünüyordu.

"Ben de iyiyim, teşekkür ederim arkadaşlar." diye yükseldi Dorukhan. Herkes manitasıyla ilgilenince o tek kalmıştı.

"Nasılsın aslan Dorum?!" diye yüksek sesle sordum. Bu çıkışımı kimse beklemiyor olacak ki herkes yerinde zıplamıştı.

"Ya sen de olmasan kimsemiz yok. Ah ah eskiden herkesin vazgeçilmezi bendim."

"Ya işte Dorukhan... Herkes unuttu seni. Neyse ki ben buradayım, hem aklımda hem kalbimdesin." dedim. Şakalaşıyorduk. Dorukhan'ın yüzü gülmüştü. Gerçekten bazen yalnız kaldığını düşünüyorum.

"Teşekkür ederim bebeğim. Sen de benim kal-" suratına yediği top gibi yuvarlanmış peçeteyle sustu. Oğuzhan'a döndüğümde kaşlarını çatmış Dorukhan'a bakıyordu. Salak çocuk kıskanmış olamazsın.

"Mal mısın abicim sen, ne lafımı bölüyorsun?"

"Komple peçeteliği yiyeceksin kafana şimdi."

Galiba kıskandı.

Elimi Oğuzhan'ın bacağına koydum. Anneler gibi herkesin içinde çimdik atacak değildim. Oğuzhan bana dönmedi hâlâ Dorukhan'a bakıyordu. Bacağını sıktım artık. "Çocuğu rahat bırak Ozzy." diye fısıldadım yavaşça. Göz göze gelince yutkundu. Bu sefer de gözlerini benden çekmiyordu. Rahatsız mıyım? Hayır. Başkasına baksın ister miyim? Asla. Ben razıyım Ozzy sen hep bak bana.

Pillow |°• Oğuzhan Özyakup •°|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin