22

878 58 8
                                    

"Ben yorulduum, geri dönelim artık."

"Yolun başından beri mızmızlanıyorsun. Biraz sus ya."

"Karnım acıktı ama."

Olcay abi biraz daha böyle yaparsam beni dönene kadar kovalayacaktı. Ne yapayım canım, ben alışık değilim böyle şeylere.

Gece sabaha kadar uyumayıp akşam beşte uyanıp, kahvaltı yerine abur cubur yiyen biriyim ben. Bir günde on bardaktan fazla kahve içtiğim oldu, ne kadar sağlıklı yaşadığım gayet ortada bence.

"Çok sıcaaak."

Oğuzhan beni durdurdu. Kendi kafasındaki şapkayı çıkarıp kafama yerleştirdi. Şapka büyük olduğu için çıkarıp, arkasından ayarlayıp geri taktı kafama. Tüm bunları büyük bir ciddiyetle yapıyordu, bense gözlerimi ondan ayıramıyordum. Gözlerini şapkadan çekip bana çevirdi. Kalbimin sesini umarım duymuyorsundur Oğuzhan.

Saçımı düzeltmek için elini kaldırdı. Düzelttikten sonra elini çekmedi. Kalbimin çarpmasından çok karnıma yumruk yemiş gibi hissediyordum. Sanki milyonlarca fil karnımın içinde tepiniyordu.

Beş yaşındaki bir çocuğu severken yanağını iki parmağınızla sıkıştırırsınız ya, aynen öyle yaptı bana.

Salak insan sever falan, yanağımı niye sıkıyorsun

Elini çekmedi, Oğuzhan'ım yanağım kopacak.

Gülümsedi, başladı benim gülme mesaisi. O gülünce ben de gülüyordum. Gülümsemesi çok güzeldi, gamzelerini anlatmaya inanın kelimeler yetmez.

"Hem yanıyorum diyor hem de arkada oyalanıyor. Hızlı gelsenize!"

Oğuzhan elini saçımdan çekti. Yürümeye başladı, ben hâlâ anın etkisindeydim. Arkasını dönüp "Gelmiyor musun?" dedi. Daha ben cevap veremeden geri gelip elimi tuttu. Kolumu falan değil direkt elimi tuttu.

Oğlum ben boşa umutlanmak istemiyorum. Kafayı yedirteceksin bana.

"Ellerin niye buz gibi senin?"

Heyecandan aptal, başka neden olacak?
Filler artık terk edin karnımı.

"Bilmem."

Diğerlerini yakaladığımızda Ece bizi görüp Cenk'e bir şeyler dedi. Cenk dönüp güldü. Cenk'ten sonra Şermin abla ve Lütfiye ablaya da dedi. Onlar da dönüp bize bakınca Şermin abla gözlerini kocaman açıp gülümsedi bana. Sanırım yanlış anlamışlardı.

Dorukhan, Oğuzhan'ın sırtına atlayınca elimi bıraktı Oğuzhan. Boşluğa düşmüş gibi hissetmem normal mi?

Nur'la Necip ileride fotoğraf çekiliyordu. Ben de kızların yanına gittim. Ece fısıltı şeklinde "Ne oluyor?"

"Kız bir de yok öğrenmesin, istemem yan cebime koy diyor. Baksana amma hızlı çıktınız."

"Abla sessiz ol duyacak. İnan buna ben de bahane bulmak istemiyorum bu sefer."

Şermin abla gururlu bir anne edasıyla Oğuzhan'a bakıyordu.

"Kaptı aslanım, güzel kızı."

"Shh, kendi kendimize gelin güvey olmayalım şimdiden."

"Aynısını bana da demiştin." Cenk kafasını Ece'yle benim aramdan çıkarınca yerimde zıpladım.

"İstiyorsan sorayım, Oğuzhan'a."

"Bence Dorukhan'ın ağzını ara. Oğuzhan zeki anlar hemen. Zaten siz yakınsınız diye söylemez sana da Cenk."

Kafamla onay verdim Şermin ablaya. Dorukhan biraz, nasıl desem... Salak.

Pillow |°• Oğuzhan Özyakup •°|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin