40

748 74 24
                                    

Üzerime pijamalarımı giyip salona geçtim. Sabah felaket yorulmuştum, kıyafet ararken. Ayaklarımı orta sehpaya uzatıp arkaya yaslandım. Çok geçmeden telefonum çaldı. Nur, çoklu grup araması yapıyordu.

Açıp, kimlerin şu an aramada olduğuna baktım. Ece ve Şermin abla vardı. Biraz sonra Lütfiye abla da katılmıştı.

"Ne yaptınız kızlar?"

"Hepimiz aldık giyeceklerimizi, bazılarımız için zor olsa da." Lütfiye abla bana gönderme yapıyordu.

"E ne yapalım? Bazılarımız en güzel olmak istiyorsa." deyip kahkaha attı Şermin abla. O da geç bulmuştu elbisesini. Ben de güldüm, Oğuzhan da orada olacaktı. Tabii ki en güzel olmak isterim.

"Sen ne yaptın, bizi boş ver?"

"Bizde hazırlıklar tam gaz devam ediyor. Çok yoğun geçiyor her şey. Necip günde iki kere bize uğruyor." deyip gülmüştü.

"Çok güzel ya. Kaldı iki, siz ne zaman evlilik düşünüyorsunuz Şermin hanım ve yandaşı?"

"Abla bir dur, daha yeni sevgili olmuşuz. Ne evliliği?"

"Ne yani, sen benim kardeşimi oyalıyor musun?" Abartılı bir şaşkınlıkla konuştu Şermin abla. Şaka yapıyordu ve benden beklenmeyecek olan o tepkiyi verdim.

"Ee sen ne sanıyordun Şermin Özyakup? Her önüme gelenle evlenecek miyim ben?"

"Oğuzhan'ıma yapılır mu bu be?!" Lütfiye abla da şakaya karışınca kahkaha attım. Tabii ki Oğuzhan'ı oyalamak gibi bir amacım yoktu. Sadece şakaya devam ettim.

"Ne yapılır mı bana?"

Oğuzhan'da radar sistemi kuruluydu. Adı geçince pat diye geliyordu. Se-le-na.

Şermin ablanın yanına atlayıp kadraja girmeye çalışıyordu. Anlını görünce gülümsedim. Koca kafam benim.

"Ben de diyorum, bu kızın telefonu niye kapalı? Baksana eve girdiği gibi sizle konuşmaya başlamış. Manitamı biraz bana bıraksanız ne güzel olurdu."

"Oğuzhan kıskanma. Sen yokken ben vardım."

"Ama artık ben varım. Üçüncü kişi olmaktan çık Ece." deyip kahkaha attı. Çok komik bir şekilde laf dalaşına girdiler.

Cenk ve ben gibi...

"Hah, benmişim üçüncü kişi. Ben olmasaydım siz tanışamazdınız bile!"

"Ben olmasaydım da Cenk sana bırak beş yılı, on yıl açılamazdı bile!"

"Bence kendisine soralım, hangimiz üçüncü kişiyiz."

"Bana uyar."

"Ya çocuk musunuz? Ne bu üçüncü kişi olayı? İkinizi farklı seviyorum. Biriniz sevgilim, biriniz kız kardeşim. Aynı sevgi mi sizce ikisi arasındaki?" Olaydan çok güzel yırtmıştım.

"Ay bu Oğuzhan niye biz konuşurken geliyor hep? Ortalığı karıştırıp gidiyor, konuşacaksan düzgünce konuşsana oğlum." Lütfiye abla isyan etmişti. Oğuzhan da karşılık olarak "Tamam abla. Düzgünce konuşacağım." demişti, çocuk gibi.

"Necip nasıl, heyecanlı mı?" Konuya hemen devam etmiştik.

"Heyecanlı valla. İsteme anı ne yapacağım ben, diye dolaşıyor. Sanki kızımızı vermiyoruz, diyecekler." deyip güldü Nur. Çok mutlu görünüyordu, ne yalan söyleyeyim ben de çok mutluydum. Necip uzun zamandır tanıdığım bir arkadaşımdı. Onun mutluluğu, benim mutluluğumdur.

"Söz gününde iyi güleceğiz, desene." dedi Oğuzhan gülerken. Ben de güldüm tepkisine.

"Oğuzhan sakın gülme. Necip çok üzülür öyle gülersen." Nur'un Oğuzhan'ı ikna etme çabaları o kadar komikti ki. "Yok ya ne gülmesi? Ben yapar mıyım kardeşime öyle şeyler?" dedi ama hâlâ gülüyordu.

Pillow |°• Oğuzhan Özyakup •°|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin