XII.

3.8K 371 913
                                    







///

Firar Olma Vakti

///







Taehyung;

Hangil ile öylece arabada oturmuş ve onları uzaktan gözetlemekteydim. Ne kadar hızlı geldiğimi bir ben bir de tanrı biliyordu. Neredeyse kaza yapacaktım ama bunu umursayacak halde değildim. Meri'yi de kendi peşime sürüklemiş ve acele davranmasını sağlamıştım. Sövmek yerine olayı anlamaya çalışması güzeldi.

Onunla ilgili sürekli planlar yapmaktaydım ama bunu bir türlü işleyişe geçiremiyor ve sürekli yaptığım bu planı yenilemek, değiştirmek ve zamanın akışına göre düzenlemek durumunda kalıyordum. Bu beni yoran bir durumdu ve bir yandan da gerginleştiğimi hissediyordum. Bu yüzden bir sigara daha bırakıp arabayı duman altı yaptım.

Onların gülüşmelerini izledim bir süre. Yani tamam öyle çok mutlu sayılmazlardı şu an çünkü gerçekten acele bir tavırları vardı. Ancak adam konuştuğunda Dabin'nin birkaç kahkahasını uzaktan da olsa gördüm ve bu içimde tarif edilemez bir durum yaşattı. Beni uğruna aldattığı adam bu muydu? Ne hissetmem lazımdı? Biraz gülünç bir durumdu sanki.

Onu seneler sonra görmek bana iyi gelmemişti. Bir elim kemerimin arkasında saklı silahımı yokluyor bir yandan da kendimi onları izlemekten alıkoyamıyorum. Yutkundum ve biraz değişen fiziğini inceledim, kısalmış ve siyaha boyatmış saçlarına daldım. Son gördüğümden daha farklıydı, gerçekten sanki biraz çökmüştü ya da ben sadece ona eski güzelliğiyle bakamıyor, onu güzel kabul edemiyordum.

"Ne zaman saldırıya geçiyoruz?"

Meri artık beklemekten sıkılmış gibi başını telefonunun ekranından kaldırıp oturduğu arka koltuktan sırtını çekti ve bana doğru eğildi. O sırada uzun zamandır kadın görmemiş gibi davranmaya başlayan Hangil hemen sırıtarak bir cevabı ortaya attı.

"Sen ne zaman istersen güzelim, çok mu sıkıldın?"

O ikisinden bakışlarımı çekmiş ve Hangil'e birkaç saniye ters ters bakmış, ardından beklemeyip ensesine bir tane yapıştırmıştım. "Sikerim ananı, yavşama Meri'ye."

Neye uğradığını şaşıran adam kendini biraz geri çekmiş ve bozulmuş bir yüz ifadesiyle hemen inkar etmişti. "Yavşamadım ne yavşaması? Güzele güzel demek suç mu?" Homurdanmış ve yaşlı bir adamın söylenmesi edasıyla elini havaya kaldırıp, gözleri yere bakarken "biz zaten neyi bekliyoruz ya, hadi saldıralım" diye hayıflandı. Ben sanki bu pezevengi tanımıyordum.

"Bir insan hiç mi değişmez?" dedim ağzımdan dumanlar kaçarken.

"Neyim değişmemiş?"

"Her zaman yakınlarıma yavşıyorsun."

"Çevrendeki herkes çok güzel, sanki özenle seçiyorsun. Yoksa ne diye seninle takılıyorum sanıyorsun?"

"Senin kızında güzel olunca anlayacaksın beni Hangil."

"Hey, kızıma laf etme."

"Etmedim zaten."

"Neyse, hadi saldıralım."

"Bu kafanıza göre olacak bir iş değil Taehyung ne isterse ona göre hareket etmemiz lazım."

"Tamam, bekleyelim bekleyelim de bu bekledikçe götü bir alevleniyor sanki. Sinirini benden çıkartıyor baksana."

Meri kalın kaşlarını çatmış ve sinirli bir eda ile bu sefer de o fırçalamıştı. "Yavşama sen de o zaman. Anne olmaya hazır değilim. Hala tamamlanmamış kariyer planlarım var."

RUNAWAY | TAEKOOK ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin