№22

178 22 7
                                    

"İnanamıyorum cidden!" Dedi Felix elini sarı saçlarından geçirip çekiştirirken. Seungmin'se kaşlarını çatarak ekrana bakıyor; bir şeyler düşünüyordu. "Bir dakika.." Dedi ekrana daha da yaklaşarak. "Yıl sayısına bak.." Felix'e hitaben yönelttiği bu emirle arkadaşının dikkatini kendisine vermesini sağladı. İşaret parmağını Hyunmin'in yaşının yanındaki yıl sayısının üzerine koydu. "Bunu Hyunjin yazmış ve burada yıl 2022..." Ardından parmağını yazının üzerinden çekerek Hyunjin'in yaşının yanındaki yıl sayısının üzerine koydu. "Bunu Hyunjin'in diğer kardeşleri yazmış ve burada da yıl 2023..." Elini ekrandan çekerek, gözünü bilgisayara zillemiş olan arkadaşına çevirdi bakışlarını. "Belli ki, aralarında bir şey olmuş. Ve mantıkla düşünürsek, bu, ne olmuşsa 2023'te olmuş demektir." Beklentiyle Felix'e baktı. Hiç bir hareketlilik yoktu. Sadece kaşlarını çatarak ekrana bakıyordu.

Bir anda bilgisayarın kapağını sert bir şekilde kapatarak yatağın üzerine bıraktı. "Yetti artık!" Diyerek ayağa kalktı. Seungmin merakla arkadaşının ne yapacağını izliyordu. Şimdilik sessiz kalıyordu.

"Nereye?" Kaşlarını çatarak sordu sarışın çocuğa. Kafasını Seungmin'e yaklaştırdı ve sinirli yüz ifadesi takındı. Gözlerini Seungmin'in gözlerine kenetledi içerisindeki karanlığı ona da yaşatmak istercesine.

"Cehennemin dibine Seungmin. Oldu mu?" Yüzüne tükürürcesine konuşuyordu. Belki bu dediklerinden pişman olacaktı. Ama, kırıcı konuşmaktan çekinmiyordu.

Bu kirli oyunun içerisinde kazananlar yoktu. Her iki taraf kaybedecekti..

2 hafta sonra..

Odaya girerek bedenini yatağa attı Felix. "Jisoo annenin işleri bitmiş. Bu gün ya da yarın gelecek." Yorgun sesini zarzor çıkararak mırıldandı. Seungmin'se Yeji'yi evden göndermenin yollarını arıyordu.

En son Seungmin Felix'i sakinleştirmiş ve yapacaklarının tehlikesini anlatarak durdurmuştu onu. Birkaç gün sonra da Yeji'nin odasında birşey bulacaklarını düşünerek kısa zamanlı oda kontrolüne başlamışlardı.

"Yaklaşık beş dakika sonra Yeji gidecek." Uzun zamandır sessiz duran Seungmin sonunda konuşmuş ve elindeki kağıdı masanın üzerine bırakarak oturtuğu sandalyeyi Felix'e çevirmişti. "Şimdiye kadar bulduklarımız ne?"

Yorgun bedenini yataktan kaldırarak yanındaki çekmeceyi aralamış ve içerisindekilere bakmıştı. "Dört kardeşin birlikte olduğu bir fotoğraf.." Dedi elindeki fotoğrafı sallarken. Fotoğrafı yatağın üzerine bıraktı ve elini yeniden çekmecenin içine daldırdı. "Bir fotoğraf daha bulmuştuk, ama bunda Hyuzú'nun yüzü karalanmıştı hatırlıyorsan.." Elindeki fotoğrafı yatağın üzerine koydu. Seungmin'se arkadaşının dediklerine 'hm hm' diyerek cevap veriyordu. "İşareleri aynı olmayan bir uno kartları bulmuştuk.." Elindeki uno'ları havada salladı gözlerini çekmeceden ayırmadan.

"Ve hala alakasını çözemediğimiz iki paket uyuşturucu."

Kafa salladı Seungmin. Ardından kapı sesi duymalarıyla Yeji'nin gittiğini anladılar. Felix doğrularak odadan çıkmış ve koridordaki pencereye bakarak Yeji'nin gittiğinden emin olmuştu. Geri odaya dönerek Seungmin'in sandalyesini Yeji'nin odasına doğru çıkarmıştı.

"Sen dolaplara bak, geçen yarım kalmıştık. Bende yerlere bakayım birşey var mı diye." Seungmin kafasıyla onaylarken, elini sandalyesinin tekerleklerine yerleştirerek dolaba doğru çevirmeye başladı.

***

Ayağının altında bir şey hissetmesiyle kaşlarını çatarak yere baktı Felix. Dizlerini kırarak yere eğildi ve halının ucundan tutarak kaldırdı. Çok küçük ve çok ince bir demir kutu çıkmıştı. Felix kutuyu eline aldı ve doğrularak kutuyu inceledi.

Ghost in the body- °Hyunlix°Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin