*02*

413 44 4
                                    

🍁

Karşısındaki gençlere baktı Felix. Ne yani? Hyunjin'in Chris ve Jeo diye tanıttığı kişiler bunlar mıydı?

"Bizden Hyunjin bahsetmiştir herhalde, değil mi?"

Birkaç saniye susup kafasını salladı Felix. Hyunjin'in anlattığı farklı bir şeydi ama bunu bilmek istemezlerdi herhalde...

...

7 ay önce...

Hyunjin kafasını Felix'in omzuna yaslayıp evde yalnız kalmalarının keyfini yaşarken, Felix aklındaki soruyu Hyunjin'e sorup-sormamak arasında gidip geliyordu. En sonunda böyle bir yere varamayacağını anlayıp sorma kararı almıştı.

Sevgilisinin kafasına yasladığı başını kaldırıp ona döndü ve sakin-bir o kadar da tedirgin-bir ses tonuyla konuşmaya başladı.

"Hyunjin"

Hyunjin kafasını kaldırmadan yarı uyanık beynini zorlayarak gözlerini açmaya çalışmış, yapamayınca da vazgeçip yerinden kıpırdamadan konuşmuştu.

"Söyle civcivim"

Felix yeniden söyleyip-söylememek arasında gelip giderken sonucunu düşünmenin mantıksız olacağını düşünmüş ve aynı ses tonuyla sorusunu sormuştu.

"Bu gün annenlere gittin ya"

Hyunjin Felix'in 'civcivim' kelimesine tepki göstermediğini fark edince önemli bir şey konuşacaklarını sanmış ve pür dikkat sevgilisini dinlemişti.

"Evet"

Felix hiss ettiği yanma hissiyle yanaklarının ve kulaklarının çoktan kızardığına emin olurken utancını gizleyecek bir ses tonuyla devam etmişti.

"Yanında biri vardı, elini omzuna atmıştı, baya yakındınız. Kimdi o?"

Hyunjin gelen soruyla birlikte kahkahayı patlatmış ve Felix'in daha da utanmasını sağlamıştı. Felix bu duruma sinirlenirken sakin ses tonunu koruyarak kelimelerine devam etmişti.

"Gülme ya! Neye gülüyorsun?! Sevgilin değil miyim?! Bunu sormak benim en doğal hakkım!"- diye kaşlarını çatarak alçak bir ses tonuyla bağırdı Felix.

Hyunjin her kahkaha attığında yaptığı gibi kafasını geriye atmış olduğundan kahkahasını dindirerek kafasını düzeltip sevgilisine dönmüş ve gülümseyerek ona cevap vermişti.

"Tabii ki de bunu sormak senin hakkın civcivim, özür dilerim bir an boşluğuma denk geldi."

Felix kızaran yanaklarını gizletmeye çalışırken bir yandan da Hyunjin'i pür dikkat dinliyordu. Kafasını kaldırıp ona dönerek tripli gibi devam etmişti sözlerine.

"Soruma cevap ver Hyunjin"-dedi kaşlarını çatarak.

Hyunjin yine aynı gülümsemeyle sevgilisine döndü ve yavaşça ellerini tuttu.

"Hangisini diyorsun sevgilim?"

Felix kaşlarını kaldırarak hesap sorar bir tonda söylenmişti.

"Ha bi' de iki tane var öyle mi?!"

Bu kelimeler üzerine Hyunjin kalbinin derinliklerinden gelen kahkaha atma isteğini bastırarak alt dudağını gülerek ısırmış ve sağ elini cebine atarak telefonunu çıkarmıştı. Sol eli hala Felix'in ellerini sarmışken galerisinden bir aile fotoğrafını açtı. Ardından telefonu Felix'e tutarak ikisininde görebileceği bir hizaya getirdi ve Chan'ı göstererek konuştu.

Ghost in the body- °Hyunlix°Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin