35.BÖLÜM "DURAĞAN"

700 93 55
                                    

Selamlar!

Yeniden merhaba ve hoş geldiniz! Yeni bölümle karşınızdayım. En son bölüme gerçekten inanılmaz az bir okunma sayısı ve beğeni geldi. O yüzden bir an önce kendimize gelebilmek adına, yeni bölümleri atmaya devam edeceğim. Lütfen bu bölüme elinizden geldiği kadar çok yorum yapın ve beğenin.

Sizi seviyorum, görüşmek üzere.

Bölüm sınırını şimdilik kaldırıyorum ama lütfen beğeni sayımızı arttıralım, iyi okumalar diliyorum.

(Bölüm Şarkısı: Model - Ağlamam Zaman Aldı)

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

(Bölüm Şarkısı: Model - Ağlamam Zaman Aldı)

"İyiyim dediğim herkese ağlamam zaman aldı."

***

Durağanlık.

Uzun zamandır bir savaşın ortasında kalan, çabalamaya çalışan; genç yaşında, yaşıtlarına kıyasla durmadan emek veren bir asker gibi hissediyordum. Bir yandan korkak, bir yandan cesur. Bir yandan sessiz, bir yandan öfkeli. Bu savaşın içinden çıkmıştım, şimdi ise bunu yedirmek kalmıştı benliğime.

O kadar yorgundum ki, çığlık atmayı, defalarca kez kızmayı ve ağlamayı çok istememe rağmen yapamıyordum. Kızamıyordum, ağlayamıyordum. Bağırıp çağırmak istiyordum, yaptığım tek şey ise sessizliğime gömülmekti.

Bir insanın gözünden nasıl düştüğünü, kendi gözlerinle görüp şahit olmak nasıl bir duyguysa; ben o duyguyu dibine kadar yaşamış, gerçeklerle yüzleşebilmiştim. Gerçeklerin insanın canını ne kadar acıttığını bilmeden, gerçek olmamasını dilemiştim. Oysaki gerçek, her zaman gerçekti.

Mehri'nin karşıma geçip, saçmalama Yağmur ben öyle bir şey yapar mıyım, demesini çok istemiştim. Yirmi iki yıllık hayatımda, son zamanlarda istediğim belki de tek şeydi. Hayatımdan çıkıp gitmesine, bir noktada artık uzaklaşmamıza, birbirimizden ayrı kalmamıza nasıl dayanacağımı bilmiyordum çünkü. Mehri, hep orada kalsındı. Hep yanımda olsundu.

Fakat olmamıştı.

Dudaklarımın arasından bitsin kelimesi çıkalı tam tamına, bir buçuk ay geçmişti. Bu bir buçuk ayda, Mehri'yi hiç görmemiştim. Doğrusu, evden bile çıkmamıştım. İş ya da başka bir şey de umurumda değildi üstelik. Şirkete gidip istifamı vermek, onu göreceğim korkusundan çok zor geliyordu. Asla kabullenmek istemiyordum bittiğini, lakin bitmişti. Belki de bizim peri masalımız, hiçbir zaman peri masalı olmamıştı.

Aynanın karşısında durup kendime baktığımda, bugün de iğrenç göründüğümün farkındaydım. Son bir buçuk ayda yaptığım tek şey evde oturmak ve alkol almaktı. Her şeyi unutabilmek adına devamlı alkol alıp, sarhoş oluyordum.

KUMTEPEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin