Grace -Yoonmin-

-32-

merhabalar sevgili okurlarım, oylamayı ve yorum yapmayı unutmayın lütfen destekleriniz benim için çok önemli...

NOT!!: Arkadaşlar olay akışının bozulmaması için 2 bölüm daha geçmiş zamandan atacağım. bölümle ilgili yorumlarınızı yazın ki görebileyim görüşlerinizi çok merak ediyorummmmm

keyifli okumalar....

***

Yıl 2017/ 6 yıl önce

Elini karnıma götürdüğümde "hamileydim. Tanrım o duygu o kadar güzeldi ki." Gözleri karnıma indiğinde onunda gözleri dolmuş karnımı okşamıştı hayal edebilmişti.

"Şişkin karınla seni hayal etmek tanrım ne kadar da güzel olurdu sonra peki."

"O zaman da bebeğimizi çok seviyordun, çok iyi baba olacağını biliyorum." Gözlerimdeki yaşlarla ona baktım. Yatakta bacaklarımın arasına girip karnımı yüzüne hizaladı ne yapacağını bilememezlikle kaşlarım çatılmıştı. Karnımı açıp öpücüklerini sıraladığında elimi saçlarına koyup okşadım.

Kafasını kaldırıp "seni bu kadar üzen neydi, evde sorun mu oldu?"

"Evdekilerle biraz tartıştım.." konuları açarak mutluluğumuzu bozmak istemedim. Israr etse de sorun olmadığını direttim zihnimin içinden sadece aile potremiz yer alıyordu.

O günün üzerinden iki ay geçmiş şimdi şirkette toplantı odasında Bang Si-Hyuk ile birlikte oturuyorduk. Menajerimiz elindeki dosyaları tek tek anlatıp rapor veriyordu.

Odada yansıtılan projeksiyondan hepimizin dans koreografileri gösteriliyordu. Namjoon hyung odaya girdiğimizde hemen tanıma oturmuş diğer tarafına da Hoseok hyungu oturtturmuştu nedeni sorgulamamaya çalışsam da Yoongiyle yan yana oturtmamak istediğini biliyordum.

Bang Si-Hyuk'un öğrenmemesi için elinden geleni yapıyordu, öğrense ne olurdu ki sanki...kızar, bağırır belki de stajyerlikten atardı ama hiç değilse sevgilimden ayrı kalmazdım o da benim gibi mutsuz muydu bilmiyordum çünkü Yoongi odaya girdi gireli yüzüme bakmamıştı. Belki herhangi bir şey der veya bakar diye beklesem de yanılmıştım.

"Jungkook dans konusunu geliştirmişsin aferin."

"Teşekkür ederim..." utanarak kafasını yere eğmiş iltifatını gülümsemesiyle sunmuştu. Taehyung Jungkook sevincini gördüğünde yüzünde aptal gülümsemesi yer edindi.

Bang Si-Hyuk keskin gözleri üzerimde durmuş sonrasında geri videoya dönmüştü. Yoongiye baktım bana bakması için ama nafile önündeki kağıtlara bir şeyler karalamakla meşguldü. "Jimin dansın yetersiz, sana daha kaç defa diyeceğim hareketlerini daha keskin yapman gerektiğini."

Bang Si-Hyuk'a baktım not defterine not aldığında gözlerim dolmuştu, sabah erken saatlerinde prova odasına hızla gidip birkaç saat önceden başlardım. Gerçekten de elimden gelen her şeyi yapıyordum, elimden gelse prova odasından çıkmayacaktım. Hoseok hyung çok yüklendiğimi söylemese farkına bile varmayacaktım. "Yeni prova saatlerimi yazdım, saatlerin dışına çıkma." Başımı salladım, neden bu kadar üstüme geldiğini anlamıyordum. Stresten midir bilinmez midem bulanmıştı gözlerimi kapatıp derin nefes aldım.

"Görüyorum ki çıkış yapmamak için elinden geleni yapıyorsun. Dans et diyorum edemiyorsun, sesini kontrol et diyorum yapamıyorsun. Ne için geldin bu şirkete söylesene!!"

Elindeki sayfaları yüzüme fırlattığında gözlerimi korkuyla kapattım. Ağlamak istiyordum, gözlerim doldukça kafamı masadan kaldırmadım. Boğazımdaki yumru yutkunmamı engellemişti "B-ben özür dilerim." Sesim titremişti elimi mideme atıp biraz ovaladım başka çare bulamıyordum.