Merhabalar sevgili okurlarım, oylamayı ve yorum yapmayı unutmayın lütfen 🥺
Destekleriniz benim için çok önemli.Keyifli okumalarr🥰🤭
***Şimdi ise uysallığıma karşı gözlerindeki parıltılarına şahitlik etmiştim.
Ama içimde kalan bir şey vardı, elimi okşarkene gülümsemem büyümüş kahkahaya dönüşmüştü işte o zaman kaşlarını çattı. Kalkmasına fırsat vermeden o güzel suratına yumruğumu geçirmiştim.Yumruğu suratına geçirdiğimde elleri elmacık kemiğini buldu. "Ah.." inlemesi duyulmuş, kendini yere atmıştı.
Ayaklarımı üst üste attığımda hafifçe eğilip "Sorun ne Yoongi?" Dudaklarımı şaşkınlıkla aralayıp bilmiyormuş gibi söyledim.
Bu halime gözleri daha da irileşti konuşmak için ağzını açsa da acıyla gözlerini yummuş konuşma girişimini yarıda bırakmıştı.
"S-sen az önce yumruk atmamış gibi davranıyorsun."Elimi uzattığımda pek güvenemeyerek elime baktı. "Korkma, korkma birşey yapmayacağım." Diyerek söylesemde elimi tutmamış havada kalmasını sağlamıştı.
Eğilip ellerini ellerim arasına alıp sandalyeye oturttum.
Dolaptan buz getirip elmacık kemiğine yerleştirdiğimde eğilip iyi olup olmadığını kontrol ettim. Ne yapsaydım yani içimde mi kalsaydı?Şaşkınlığını kenarı bırakıp benim gibi sanki ona yumruk atmamışım gibi gözlerime bakıyor yakınlığımız hoşuna gidiyordu, suratından hiç eksilmeyen gülücükten anlıyordum.
"Neden gülüyorsun?" Dudaklarımın arasında mırıldandığımda gülümsemesi daha da belirginleşti."Gerçekten sinir bozucusun Yoongi, eğer gülümeye devam edersen o dudaklarının üzerine yumruk yiyeceksin." Sinirlenmiştim. Dolaba ilerleyip buz çıkardım. Ellerinin arasına koyuduğumda göz teması kurmamaya çalıştım.
Masayı toparlarken arkamdan söylenmeyi de eksik etmiyordu. "Hem vuruyorsun sonra kenarı hiçbir şey olmamış gibi çekiliyorsun." Sinirle arkama döndüm, elindeki buzu elmacık kemiğine koyup acıyla inliyordu.
"Sonrada buzu elime tutuştuyorsun, siktir çok acıyor."
Sinirle çatılan kaşlarım gevemiş, acısı karşısında suçlulukla ona ilerledim. Çift kişilikli olabilir miydim? Şimdi de göz teması kurmayan oydu. Bana bakması için omzuna dokunduğumda bakmamaya kararlıydı.Fazla beklemeyi sevmiyordum.
Kucağına yerleştiğimde elindeki buzu aldım, daha nazik şekilde elmacık kemiğine dokundurdum. Elleri belimi bulmuş düşmemem için tutuyordu. Yani ben öyle düşünüyordum.
"Sinirlendiriyorsun beni.""Sinirleneceğin bir şey yapmadım bebeğim." Buzu indirip gözlerimi kapattım. Yoongide alınlarımı birleştirmiş belimi okşuyordu.
"Sinirlendiriyorsun, onca yılın ardından hayatıma dahil oluyorsun..." konuşurken dudaklarımız temas ediyordu, gözlerimi açıp geri çekildim. "Ve ben hiçbir şey olmamış gibi seninle konuşuyorum."
"Jimin-ah bunları detaylı konuşacağız ama öncesinde randevunu kaçırıyorsun." Unuttuğumun farkındaydım ama kalkmak içinde hareketlenmedim. Yoongiyse uzaklaşmamı sindirememiş gibi ensemden tutup kendine yaklaştırdı. Dudaklarıma yönelmek yerine anlıma öpücük kondurup kucağından indirmeden ayağa kalktı.
Korkuyla ellerim omzunu bulmuş küçük bir çığlık atmıştım. Ayaklarımı beline dolandığımdq o da kalçamdan tutup kucağına daha yerleştirmişti. Odama geçtiğimizde yatağa usulca bırakmış, dün üzerinde çıkardığı takım elbisesi giyimişti.
Giyinmem için alan tanıyıp aşağı indiğinde bende üzerime dar kot pantolon üzerime de sweat geçirdim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Grace -Yoonmin-
FanfictionYalvarıyorum sana Yoongi izin ver de kendime gelebileyim. Her şey iyi olmaya başladıkça tekrar karşıma gelip benden ruhumu isteyemezsin. Kendimi zorla düzeltmeye çalıştıkça tekrar aynı yere gelmek zoruma gidiyordu. Gözlerimdeki yaşlarla yine o soğu...