Dream - Hyunlix

14.

"Siktir!"

Bir tane mermi jisungun kolunu sıyırdığında Felix hızlıca yanına gitti. Bir yandan onu savunmaya çalışıyor diğer yandan kıyafetinden yırttığı parçayı koluna bağlamaya çalışıyordu.

"Ihhg."

"Jisung arabalardan bir tanesine binerek çık şuradan."

"Saçmalama sen ne yapacaksın?"

"Boşver beni. Çık şuradan."

"Sen beni ne sanıyorsun Felix. Bu sıyırma etki eder mi sence?"

Jisung felixe karşı kaşlarını çattı. Her ne kadar onu düşündüğünü bilsede bunu istememeliydi.

"Kim bunlar?"

"Şuna bak."

Felix jisungun gösterdiği yere döndüğünde kaşları çatıldı. Kim.. Do-Yun. O ne yapıyordu öyle.

"Siktir! Bizim adamımızı mı vurdu o sik.!"

Felix sinirle haykırdığında hiçbir şey düşünmeden ona doğrulttu silahını ve bastı tetiğe. Önündeki adamı bacağında yaralamayı başardı. Tabii ki de istese öldürürdü. Fakat Felix öldürmekten yana değildi.

Ölmek için yalvaracak hâle gelmesi çok daha zevkliydi.

Bir süre sonra silah sesleri kesildi ve Felix ile jisungun yanına siyah bir araba yaklaştı. Bu minhoydu. İkisi yerde yatan adamı da yakalayarak arabaya bindiler. Bu adam için en iyisi şuan kendisini öldürmesiydi.

"Bu kim?"

"Gerçekten adamlarını düzgün seçmiyor musun Minho?"

Minho arabayı sürmeye başladığında Felix kıvranan adamın kafasına silahın arkasıyla vurdu ve bayılmasını sağladı.

"Ne demek istiyorsun Felix?"

"Bu sik sözde bizim adamımız ve çok sevgili iş arkadaşlarını vuruyor."

Minho gözlerini sıktı ve derin bir nefes verdi. Gerçekten birini öldürürken bile bu kadar zorlanmıyordu. Sadık birilerini bulmak niye bu kadar zordu.

---

Minho malikaneye gelince arabayı durdurdu. Hızlıca arkasını döndü ve jisunga baktı.

"Sen yaralandın mı?"

"Önemli bir şey değil?"

Felix onun bu tavrına göz devirdi ve minhoya onu alıp gitmesini söyledi. Kendiside zevkle öldüreceği bu adamı alacaktı.

Minho ve jisung önden gittiler ve kapıyı açtılar. Bununla beraber bir anda karşılarında beliren hyunjin bir yandan arkadaşlarını görünce rahatladı fakat asıl istediği kişiyi henüz görememişti. Aklına gelen şeylerle ve jisung yaralandığını gördüğünde bir sürü senaryo kurdu.

"Siktir!"

İkisini es geçip hemen arkalarından kafasını dışarıya çıkardı. Sarı saçlı adam saçlarından tutup sürüklediği adamı korumalara teslim ederken ona merakla bakan adamla göz göze geldi.

Hyunjin birkaç dakikadır deli gibi merak ettiği adamı gördüğünde derin bir nefes verdi ve hızlıca koşarak adama sarıldı.

Diğer adam şaşkınlık içinde yaptığı şeye dona kalmışken, siyah saçlı onu görmenin verdiği rahatlıkla ona uzun uzun sarıldı.

Felix gözlerini bir süre kapattı ve ona rahat bir sarılma sundu. Yorgun hissediyordu. Hem ruhsal hemde bedensel olarak. Bugün ikiside birbirini kaybetme korkusuyla yanıp tutuşmuştu.