24. KARATLI KABUSU

2.6K 150 728
                                    


selamlar

durumları biliyorsunuz, artık az kişiyiz :(

oldukça güzel bir bölüm hazırladım size, her açıdan doyurucu ve hoş,

dolayısıyla yorumlarda hepinizi görmek istiyorum ve oylarınızı atmadan da bölüme geçmeyin, oldukça etkileşim kaybettik ve bu şekilde öne çıkabilirliğimiz düşüyor, beni yalnız bırakmayın

iyi okumalar <33

iyi okumalar <33

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

24. KARATLI KABUSU


Tarihin puslu sayfaları yazılırken, o sayfalarda yazanlar değildi ağıtların sebebi; sayfalara sinmiş o pustur tüm tanrıların eceli. Îzahtan vâreste pusu gizlemeye çalışırsan, Devran döner; örtülür tahtına, eski atalardan mütevellit kıyametin kefeni.

así así - joalin

Baris, yeryüzüne sinmiş bir is. Devran, sorumlulukların yükünden bunalmış bir feveran. Karatlı, sarsılmaz duvarlarımı tümüyle yıktı; aylarca içime işledi, serseri yarışçı.

Kralın imzasıdır is, kanla harlanır; dünya devinden mütevellit feveran, mabedimi çınlatır. Yarışçımdan kaçamazsın; uğraşma onu yakalayamazsın.

Kolombiya'da bir yerlerde bir genç oğlandı neticede; sokakların pisliği, çalıntı motorların egzoz sesleri, serserilerin kalabalığı ve Latin Amerika lehçesi güzel bir dilin kelimeleri...

Dünya bir bilmece, çözümü yedi hece; özünde üç kelime, onun baskın ses tonu kulağımın hemen dibinde... "Kimim ben söyle!" Diye bağırdı titreşimi beni ürpertecek kadar boğazdan bir sesle.

Bu durumdayken adını inlememek imkânsızdı. "Baris!"

Sol kalçamın yanına denk gelen uzvuna sarılı eli yetişemediğim bir hızla aşağı yukarı oynadıkça kucağındaki bedenim de sallanıyordu. Bedenim tümüyle yanıyordu ama, onun teninin değdiği her bir noktam sıcaklıktan komaya giriyordu; alev almaya başlamıştı yüzbaşım.

"Kim olduğumu söyle!" Diye bağırdı başını boynuma doğru eğerek, belki de sürekli sallanan göğüslerimi izleyerek; izliyorsa da, başımı çevirsem de, onu göremiyordum. Baksam da göremiyordum. Algılarım kapanmıştı ve bir yerlere bakıyordum ama göremiyordum sanki.

Zihnim sızladı. Adını bağırıp duruyordum ve ısrarla kim olduğunu söylememi istiyordu.

Neden bilmiyorum, kelime tercihim belliydi: "Kralım!"

KUTSAL TÜRAPHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin