Gece eve geldikten sonra tam da düşündükleri gibi Atsumu'nun üstünü değiştirdikten sonra direkt yatağa girmişlerdi birlikte. Atsumu zaten yarı uyur hâlde olduğu için kısa sürede uyurken Sakusa biraz daha zor uyumuştu. Kötü hissettiği veya çok düşündüğü için değildi sadece, şu birkaç günde Atsumu'yu çok özlemiş olmasından dolayı da hemen dalamamıştı.
Şimdiyse önce uyanan Atsumu olmuştu hâliyle. Yataktan sessizce kalkıp lavaboya ilerlediğinde aynada kendini görmesiyle kaşlarını çattı. Yüzünde bir yara bandı olduğunu bilmiyordu, Sakusa'nın gördüğünü sanmıştı.
Daha görmeden barışmasına sevinirken bir yandan da görmediği için üzülmüştü. Bantı çıkarıp elini üzerinde gezdirdi yaranın. Düzgün yapabilmişti sarhoşluğuna rağmen.
Çok aç hissediyordu ama evde hiçbir şey olmadığından dolayı bir şeyler sipariş etmeyi düşündü. Telefonunda bununla oyalanırken Sakusa da uyanmıştı.
"Atsumu!"
Adının seslenilmesiyle gülümsedi Atsumu. "Efendim?"
"Neredesin?"
"Salondayım, geliyorum dur."
Odaya yüzünde kocaman bir gülümsemeyle girerken yanağındaki bantın çıkmış olduğunu fark etti Sakusa. Bakmak istemiyordu açıkçası, ama yine de çocuğun yüzünden ayırmadı bakışlarını.
"Günaydun! Dinlendin mi?" derken yatağa girmişti hemen. Sakusa başını sallarken "Sen de dinlenmiş gibi görünüyorsun." diye mırıldandı. "Seninle uyuyunca dinlendim. Uyandığımda biraz sinirlendim ama iyiyim şimdi."
"Neye sinirlendin?"
"Buna." derken parmağıyla yarayı gösterdiğinde pişman olduğunu düşünüp mutlu olmuştu Sakusa bir saniyeliğine ama çocuk devam etmişti. "Osamu bunu kapatmış, sen gördün sanmıştım. Güzel olmuş mu?"
Sakusa yattığı yerde doğrulurken başını başka yere çevirmişti. Ne demesi, nasıl davranması gerektiğini bilemiyordu.
"Oh..sen de beğenmedin." derken yataktan kalktı Atsumu.
"Kendine zarar verdiğin bir şeyi beğenemem Atsumu."
"Senin için yaptım ama ben. Hem çok acımadı ki."
Şimdi birbirlerine bakıyorlardı. Gerçekten, attığı o masum bakışları Sakusa'yı çok daha zor duruma sokuyordu.
"Biraz bile acıması sorun. Ben..sen bana bunu gösterdiğin için barışmazdım seninle. Osamu beni sevdiğini söyledi, bem de seni sevdiğim için barışırdım." demesiyle Atsumu'nun gözlerinde yaşlar birikmeye başlamıştı. "Beni seviyor musun gerçekten?"
"Evet, seviyorum." demesiyle çocuk gözlerini silmişti sertçe. Durup buna sevinmek istiyordu ama merak ettiği başka şeyler de vardı.
"Peki Osamu..başka ne anlattı sana?"
"Hastalığını. Bana daha önceden söylememiş olmana üzüldüm."
"Nasıl söyleyebilirdim ki? Şu an beni bırakıp gitmemiş olman bile bir mucize, bu riski nasıl alabilirdim?
Sakusa sertçe yutkundu. O da haklıydı kendince, diyebileceği hiçbir şey yoktu.
"Öyle susma, geriliyorum."
"Ne diyeceğimi bilmiyorum."
Atsumu gözünü tekrardan silip kapıya ilerledi yavaşça. Sessizce çıktığında Sakusa başını elleri arasına almıştı. Delirecek gibi hissediyordu.