24

1.5K 98 29
                                    

Yeni bölüüüüüüüm!

Bu bölümde Meriç e hakaret etmeyin lütfen çünkü travmasından dolayı olağan bir tepki vermiş bulunuyor.

Finale adım adım yaklaşıyoruz. Merak etmeyin olması gerektiği gibi bitireceğim kitabı

Yazı makinesi olarak işe başlamaya gidiyorum bye

Yazı makinesi olarak işe başlamaya gidiyorum bye

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

(Meriç & Selim)

Bölüm şarkısı: Canozan - Ağlama ben ağlarım

İyi okumalar canlar...

🌀

Meriç ten

Dışarıdan gelen silah sesleriyle William bana dönmüştü.

" Arabada kal, ben çıkıp bakacak."

Arabanın kapısı aniden açıldığında Göktürk ü görmemle gözlerim açılmıştı, bana öfkeli bir bakış attıktan sonra silahını William a doğrultup konuşmuştu.

" İn aşağıya!"

William ellerini kaldırıp indiğinde ben de inmiştim, etrafa göz gezdirdiğimde gördüğüm manzara gözlerimin dolmasına neden olmuştu.

William ın bütün adamları kanlar içinde yerde yatıyordu, başlarında da sevgililerim vardı... Gencecik bir sürü can boş yere gitmişti, hem de benim yüzümden ve benim sevgililerim tarafından.

Göktürk,
" Kafana sıkacağım günü sabırsızlıkla bekliyordum William."

Hırsla konuştuğunda gözümden bir damla yaş düşmüştü, onu ilk defa böyle görüyordum ve aklım benimle bebek gibi ilgilenen adamla bu adamı uyuşturamıyordu. İkisi aynı kişi değil gibiydi..

" Meriç?"

Çınar ın sesini duymamla irkilmiştim, bana yaklaşacakken ellerimi kaldırıp ona engel olmuştum.

" Yaklaşmayın bana."

Üçünün de kaşları çatılmıştı, Göktürk dikkatini bana verip konuştu.

" Bu it bir şey mi yaptı güzelim, iyi misin?"

" Siz ne yaptınız..."

Üçü de anlamayarak bana baktığında onlara arkamı dönüp ormana doğru koşmaya başlamıştım. İğrençti. Yaşananlar iğrençti, kan kokusu iğrençti, cesetler iğrençti, sevgililerim iğrençti... Tıpkı matteo gibiydiler, beni de öldürecektiler. Hatta belki Viktor bile ölmüş olabilirdi.

Anılarım bir bir gözümün önünde canlanırken gözlerimden yaşlar durmadan akıyordu.

...

" Anne o bir kediyi öldürdü, katil o!"

" Abin hakkında düzgün konuş meriç! O yapmamış, başkası yapmış söyledi ya."

...

" ANNE BABA!"

...

" Artık onlar yok Meriç, sadece ikimiz varız. Korkma tamam mı, sana zarar vermem. Sadece nasıl öldüklerini görmeni istedim."

...

Bir hafta sonra...

Meriç ten

O gece otostop çekerek eski bir arkadaşım olan Göksu nun yanına gelmiştim, kıyafet alıp duştan sonra üstümü değiştirdikten sonra sokağa çıktım.

Bir haftadır her gün olduğu gibi bu gün de sokakta kalacaktım ve Göktürk lerin beni arama ihtimaline karşı bulamayacakları sokakları tercih ediyordum.

" Selam Meriç, bu gece de burada mısın?"

Her gece kaldığım bu izbe mahallenin abisi olan arkadaşım konuştuğunda onayla başımı salladım.

" Sorun olmazsa tabii."

" Saçmalama Meriç, bize yemek alan kişiyi sorun edecek değiliz."

Parayı nereden mi buluyorum? Çağlar ve çağrı ile çalışıyordum, hani şu sokak sanatçısı olanlar. Çağrı ile biz tablo yapıyorduk, Çağlar ise bir şekilde satıyordu.

Göksu ise evinde kalmamı daha doğrusu kalmamamı sorun etmiyordu çünkü sadece bir saatliğine gidiyordum.

Hayatımdaki tek eksik o üç kişiydi... Katil olduklarını bilerek sevgili olmuştum onlarla, bu yüzden yaptığım aptallık olarak görünebilirdi ama benim de derin bir yaram vardı.

Artık onları düşündükçe aklıma matteo geliyordu, aynı kan kokusunu alıyordum, aynı yapışkan ve kaygan his..

" Meriç!"

Sokağın başında bağıran Selim i görmemle gözlerim sonuna kadar açılmıştı, arkamı dönüp koşmaya başladığımda herkesi ite kaka kendime yol açıyordum.

Uzun merdivenleri geçtikten sonra önüme çıkan seyyar satıcı ile duraksadığımda kolumdan sertçe çekildiğimi hissetmiştim.

Apar topar arabaya bindiğimizde ise karşımda selim oturmuyordu. Matteo vardı...

...

Selim den

Koskoca bir haftadır bütün İstanbul'da tırım tırım Meriç i arıyorduk ama bulamıyorduk. Göktürk gittikçe sinirli bir hal alırken çınar ise içine kapanmıştı, ben de ne yapacağımı bilmeden öylece günleri geçiriyordum.

İçimin daralmasıyla dışarı çıkıp dolaşmaya başlamıştım, bir süre sonra sıkılıp eve döndüm ve arabayı alarak en sevdiğim kafeye gitmeye karar verdim.

Buradan biraz uzaktı ama şuanda vakit geçirmek yapmaya en çok ihtiyacım olan şeydi.

Arabayı sürerken yolda Meriç in yürüdüğünü görmemle ani bir fren yapmıştım, arabayı yol üstünde bırakıp meriç in peşinden gittim. Birisiyle selamlaşıyordu.

" Meriç!"

Seslenmemle koşmaya başladığında aptallığıma küfürler ederek peşinden koşmaya başladım, merdivenleri indiğini görsem de uzun yol boyunca bir yerde görünmüyordu. Nereye kaybolmuştu şimdi?

İtalya Kaçağı (bxbxbxb)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin