Selaaam canlar!!! Ne yazacağımı bilemiyorum ama yazmak istiyorum bu yüzden bazı mantıksız yerler varsa mazur görün lütfen...
İyi okumalar!
Park Chaeyoung:
Çatıdan inerken aklım tam anlamıyla karman çorman bir haldeydi. Neden bilmiyorum ama o bunları anlatırken ben ondan fazla ağladım bile diyebilirim.
Oraya giderken duymak istediğim utanç verici bir anıydı. Böylece bütün okula onları rezil edecektim. Ama aklıma hiç bir zaman böyle bir şey gelmemişti. Ayrıca hikayenin hepsinide dinleyememiştim. Çünkü ben bile dinlerken ağladıysam o bunları hatırlayıp daha kötü olmasın diye devam etmesini istemedim. Ama bu meraktan delirmediğim anlamına gelmez tabi ki.
Mesela bazı şeylerin mantıksız olması vardı.
Neden Yoona yada Jimin o adamı şikayet etmemişti?
Yada neden o kızın ailesi bir şey yapmamıştı?
Peki Yoongi'nin bununla alakası neydi?
O kadar çok soru vardı ki... Ama sonra Jimin'in bütün hikayeyi anlatmadığı aklıma geliyor ve sadece beklemek zorunda olduğumla kalıyordum.
Bunları düşünürken okulun arka bahçesine gelmiş Yoongiye pansuman yapan Jennie nin yanına gidiyordum.
"CHAE! Nerdesin kızım sen?! " Hay ben yapacağım işe. Şimdi Jennieye ne diyecektim ki ben?Daha doğrusu Jennie bunu nasıl karşılardı ki?Ayrıca ne demem lazımdı?
Kusura bakma Jennie az önce çocukluk arkadaşımızı döven adamın arkadaşı ile dertleştik?
Bence bu sadece benim daha erken ölmem için bir sebep olur.
"Şey Jenjen... " "Evet Chae? " "Şey işte ya benim şeye gitmem lazımdı, o yüzden şey yapınca da şey yaptım işte ve şeyde yapınca tabi ki-"
"Tamam Chae anladım güzelim" Hay ben de ama artık niye böyle oluyor her seferinde ya? Ne zaman yalan söylemeye kalksam böyle olur zaten amk.
Yoongi bu halimize gülerek kafasını iki yana salladı ve yanımıza koşarak gelen Hoseok'un koluna girip okuldan çıktılar.
"Biz bu şey konusunu evde şey yaparız olurmu Chae? " diye bana soru altında emir veren Jennieye kafa salladım. Anlaşılan evde iyi bir hesaplaşma olacaktı.
~~~~~~~~~~~~
Kim Jisoo:
Öğle arasında çoğu öğrenci gibi bizde J
in ile yemekhanede oturmaya gitmiştik. Tabiki de yemek için gitmemiştik sadece sohbet ettik (!). Tabiki bu sohbet yan masadaki kızların sesiyle kesilmişti. Aslında başka bir şey hakkında konuşsalar bile konu ilginçti."Evet ya o çocuk öyle bir vurduki benim bile canım acıdı. "
"Dimi ya? Ama benim merak ettiğim şey neden vurdu acaba? "
"Bilmiyorum ki. O iki serseri durduk yere bile adam döverken pek önemli bir sebep olduğunu sanmıyorum. "
İkiside biraz daha konuşup lavaboya gitmişlerdi. Ama hiç bir şey anlamamıştım. Kim kime niye vurmuş ki? Jinde bunları düşünüyor olmalı ki oda kendi fikrini söylemişti.
"Galiba alt sınıflardan biri kavga eden. Eğer son sınıf öğrencisi olsalar duyardık bence. "
"Evet haklısın. "
"Neyse boşver şimdi onları. Biraz kendinden bahsetsene." Tatlı tatlı sorduğu soru ile hafifçe gülümsedim. Okula geldiğimden beri rahatça konuşa- bildiğim yek tük insanlardan biriydi Kim Seokjin.
Neden bilmiyorum ama daha tanışalı bir kaç gün olsa da onunla çok şey konuşmuştuk. Mesela en sevdiği rengin mavi olduğunu, en çok okuduğu kitapların çoğunlukla aşk, romantik komedi, yada çerezlik kitaplar olduğunu, yemek yemeyi ve yapmayı sevdiği gibi bir sürü şey daha öğrenmiştim. Ve şimdide o benim hakkımda bazı şeyleri merak ediyordu. İçimden çığlık çığlığa sevinirken dışımdan kafamı salladım ve anlatmaya başladım.
"Ne anlatayım? "
"Bilmem kendini anlat mesela. En sevdiğin şeyleri sevmediklerini, hayatını yada başka bir şey. Önemli değil ne anlatmak istersen" Bu güzel merakı karşısında kıkırdayarak konuşmaya başladım.
Evvveeeeeet! Bir bölümünde sonuna geldik tekrar hfhhhg.
Neyse bölüm nasıldı?
Jinsoo nasıl?
Öpüyorum hepinizi canlar!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Okulda aşk Bangtanpink
RastgeleEğer bir gurup genç aşk için ateşkes bayraklarını açarsa ne olur... "Her şey onlar için onların sevgisi için unutmayın" çiftler: Jinsoo Jirose Teannie Liskook