Bölüm Şarkılarını siz bulursunuz artık:)
Bölümü beğendiyseniz oy+ yorumlarınızı bekliyorum...
"Ferda?" diye seslendi kısık bir şekilde bana.
"Hı?" dedim bende. Mükemmel bir cevaptı fikrimce.
"Yarın Erzurum'a gidiyoruz." dedi hala nazik bir tonda. Sesi de ne güzeld-
Bir dakika ney? Gözlerimi hızla araladım, "Timle mi?" diye sordum şaşkınca.
"Hayır ikimiz." dedi masumane bir şekilde.
Keyifli okumalar🌍
Evet tam tamına dokuz saate yakındır yoldaydık. Erzurum'a gidiyorduk. Başta uyku sersemi yanlış anladığımı düşünsem de sabahında ne kadar ciddi olduğunu anlamıştım.
Sabah kahvaltıda Tevfik yarbayın ailesine haber verdiğini, bu yüzden amcasının onu darladığını bu yüzden sıradan evli çiftler gibi aile görmesine gitmemiz gerekiyordu. Hastaneye evlilik izni diyerek rapor verdikten sonra çıktık yola. Evet problem etmemiştim çünkü bugünü saymazsak sadece üç gün kalacaktık idare edebilirdim hem bana da hava değişikliği olurdu.
Fakat şöyle bir sorun vardı; ben, asla arabayla uzun yola çıkılacak biri değildim çünkü araba beni tutuyordu. O bunu bilmiyordu zaten söyleme gereği de duymamıştım. Bunun yerine altı saatte bir içmem gereken bulantı hapını 9. saate kadar 2 tane içmiştim bu yüzden uyuya uyuya bitirmiştim resmen yolu. Dinlenme tesislerinde bile uyuyacak gibiydim o derece. Güvenlik konusunda asla bir kuşkum yoktu çünkü yollar sıkı sıkıya tutuluyordu. Başta tedirgin olsam da sonradan yanımdaki adama güvenerek yolun bitmesini beklemiştim.
Gözlerimi ovuşturduktan sonra boynumu iki yanıma kütlettim. Önce kolumda ki saate baktım. 20.36
Ardından saatlerdir direksiyon başında ama hala dinç olan adama baktım. "Ne kadar yolumuz kaldı?" diye sordum. Sesim istemsiz çatallı çıkmıştı.
"Bir saatten az." dedi stabil bir sesle. Yorgunca başımı sallayıp tekrar cama döndüm onunsa sesli bir soluk aldığını duydum. "Arabayla uzun yola gelemediğini söyleseydin planı iptal edebilirdim." dedi kızgınca bu defa. Aslında söyleseydim belki uçakla gidebilirdik Erzurum'a ama Hakkari'den Erzurum'a direkt uçuş yoktu ve aktarma da beş saate yakın İstanbul'da bekleyecektik uğraşmak istemediğimiz için direkt planı iptal edebileceğini söylüyordu.
Ona söylememiştim ama ilaç içip saatlerce yatmamdan tabi ki de anlamıştı. "Problem değil. Hissetmedim bile hemencicik geçti yol." dedim arsız gibi. Tabi geçer, tüm gün tavuk gibi uyudun ya hani!
"İçtiğin ilacı ata versen o hayvan bile üç gün uyur ve sen o ilaçtan iki tane içtin!" dedi çok haklı bir yere değinmişti. Melül melül başımı camdan kaldırdım ona döndüm. "Biraz ailenden bahsetsene bana..." dedim konudan bağımsız. Birazdan ailesiyle tanışacaktım ama onlarla ilgili hiçbir şey bilmiyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HUDUT
Action"Tatlı dile, güler yüze Doyulur mu, doyulur mu?" Sesli kahkahalar eşliğinde Neşet Babaya eşlik ediyordum, rakı bardağını kafama diktim ardından gözlerim karşı masaya kaydı. Dirseklerimi masaya yasladım, elimdeki rakı bardağını masaya indirdim usulca...