Bu ikili ile birlikte çift şarkısı olayını başlatıyorum.
Yusuf- Vera ikilisi için: Onurcan Özcan- İntihaşk
Manuş Baba- Bu Havada Gidilmez
James Arthur- İmpossible:)
😁
2. Hudut Tugay Komutanlığı, Hakkari/ Çukurca
"Hilal, hazır dur!"
Enver Binbaşının komutuyla birlikte tüm tim hazır ola geçerken Albay Halil Yardım ve Yarbay Tevfik Altınyay içeri geçmişti.
Şöyle bir sağdan sola süzdü timi albay. En son gözleri Yusuf da durduğunda yüzünde gayri ihtiyari bir tebessüm oluştu.
Hilal timi Ankara Özel Kuvvetler Komutanlığına bağlı bölgenin en iyi timiydi. Komutanları Mahir Yüzbaşının namını duymayan yoktu çevre illere dek. Balta.
Şuan kendisi burada değildi, zaten olmaması gerekiyordu operasyon için en büyük şart buydu. Bu yüzden Erzurum'a gitmesi için emri bizzat kendisi vermişti. "Tim komutanı öne çık!" dedi bariton sesiyle.
"Kıdemli Üsteğmen Yusuf Tufan emret komutanım!" diyerekten bir adım öne çıktı Yusuf.
Sesi gürdü delikanlının. Göz göze geldiklerinde delikanlının elalarında yanan ateşe bizzat şahit olmuştu. Hırs nerede görse tanırdı bu duyguyu.
"Benimle gel Üsteğmen." dedikten sonra karargahtaki plan odasına yürüdü. Arkasındaki delikanlının sert ve ağır adımlarını duyabiliyordu. Bildiği üzere Akyel'le yakın arkadaşlardı buna asla şaşırmamıştı.
İçeri girdiklerinde Enver binbaşı, Tevfik yarbay ve Seval teğmen art arda girdiler. Seval teğmen ve Yusuf ayakta kalırken kalanlar masanın başında oturmuştu. "Teğmenim seni dinliyoruz." diye söze girdi Halil Yarbay.
Seval elindeki flaşı bilgisayara taktıktan sonra projektörde yansıyan resme yüzünü buruşturdu. "Kenan Basir. Çete içerisinde Halepçe onun yönetiminde. Soyadı Basir değil. Ona Basir demelerinin sebebi; çevrede olan her olayı didik didik bilmesi. Kerep'in tüm planlarını eksiksiz bilen tek adamı. Örgütte kimse ondan bir şey gizleyemez."
Projektörde birkaç fotoğrafı geçtiğinde Yusuf'ta yüzünü buruşturmadan edemedi. Yüce rabbine isyanı yoktu ama herifin tipi am hoşafına benziyordu!
Yusuf ise hala avını yırtıcı bir kuş edasıyla izlemekle meşguldü. Kıvırcık beyaz saçları vardı am hoşafının, sakalları ve bıyıkları birbirine karışmış, yüzünde de büyük kırışıklıklar vardı yani bir ayağı çukurdaydı ama buna rağmen hala ibnelik peşindeydi.
Binbaşı söze girdi, "Duydun Tufan."
Kafasıyla onayladı Yusuf sessizce. Bu defa Halil Yardım devraldı sözü: "Bugün Yüzbaşı Akyel aramızda değil. Bugün bu görev sende. Bizi yanıltmayacağına eminiz."
Mahir'in Erzurum'a gönderilmesi basit bir evlilik tatili planı içerisinde değildi tabi ki. Mahir'e bizzat Ferda'yı buradan uzaklaştırması emri verilmişti Mahir'de bu plan için Erzurum'u, memleketini seçmişti.
Hedef Ferda'ydı. Kenan ve Sacit Bey'in ayarladığı Rus lider Fyodor ortak bir planlama içerisindeydiler. O gece Mahir'e Emin için uyarı verdikten sonra öğrenmişlerdi bunu. Yaka paça bir plan yapmış Mahir'i yönlendirmişlerdi. Operasyondan sonra tekrar gelebilirlerdi Hakkari'ye.
"Timini de alıp Metina'ya gideceksin. Koordinasyonlar belli, istediğimiz adam belli, yapacağınız iş belli." dedi ciddiyetle Tevfik Yarbay.
"Peki Fyodor? Ona ne olacak komutanım?" diye sordu ayakta, önündeki dosyalarda yan yana olan iki resme bakarken. O an kapı çalındı.
Refleksle başını arkaya çevirip gelene baktığında gördüğü kendisi gibi ela olan bakışlara kaşları çatıldı. Bu bakışları bir yerden tanıyor gibiydi. "Kıdemli Üsteğmen Vera Baştuğ emret komutanım!"
O an anımsadı Yusuf. F16 pilotu Üsteğmen Vera Baştuğ.
"Sende hoş geldin üsteğmen." dedi Halil Yardım kısa bir selamlaşmayla ardından Yusuf'a döndü. "Kenan'ı al üsteğmen. Fyodor'u Türk Hava kuvvetleri etkisiz hale getirecek."
"Ortak bir çalışma olacak. Siz Kenan'ı aldıktan sonra, f16 askeri araçlarımız Vera Üsteğmen komutasında terör menzillerini patlatacak." diye devam ettirdi sözü Enver Bey.
İkisi de göz göze gelmemeye çalışaraktan sadece karşıya bakıyorlardı ciddiyetle. Tevfik Yarbay ikisinin önünde durduğunda babacan tavırla ellerini omuzlarına koydu. "Yolunuz açık olsun."
"Emredersiniz komutanım!" dedi ikili aynı anda. Odadan başta Vera çıkarken ardından Yusuf çıktığında Vera'nın adımları durdu.
Yusuf arkasından tüm ciddiyetiyle bakarken kadının ona dönüşüyle ve yeşilleriyle karşı karşıya gelince afalladı bir an için. Gözleri birebir aynı gibiydi, belki bakışları da.
Gözlerinin yeşiline takılı kaldı Vera. Adım adım yaklaştı askeri kamuflajın içinde bir heykel gibi duran adama. İtiraf etmeliydi ki yakışıklıydı: Kömür karası saçları, kemikli yüz hatları, sığ ama kısa kirpikleri, esmer teni, dolgun dudakları ve kemerli burnuyla birlikte tüm sertliği ve erilliğiyle her kadının gözdesi olabilirdi.
İdlib gönüllü esirleri kurtarma operasyonundan sonra bir daha hiç aynı operasyona katılmamışlardı. Fakat karşısındaki adamın aksine Vera onun sesini bir an bile unutmamıştı.
Yusuf ise başka alemdeydi. Kadını kısa bir an için süzdü. Kısa kesim kumral saçları vardı. Önden tel tokalarla tutturmuş ensesinde toplamıştı saçlarını. Kemikli bir çene hattı ve düz bir burnu vardı. Askeri kamuflajın içinde fazla ihtişamlı duruyordu.
Gülümsedi Vera. Adamın tam dibinde biterken görüntüsünün aksine cilveli hallerine büründü, sol elini saklayarak sağ elini uzattı ona: "F16 askeri araç pilotu Kıdemli Üsteğmen Vera Baştuğ. Tekrar memnun oldum Yusuf Üsteğmen."
😁
Veramızı böyle hayal edelim mi? :)
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Arkadaşları yani Yusuf benim gözdem bu yüzden bu satırları yazmak çok zor oldu ama ğpfkscwösvşd
Bu alıntı tiktoktan gelen Yusuf- Vera okuyucularım içindi... Eski bölümlerde sadece bir sahneleri var o da 15. Bölümde ama sanırım bundan sonra onlar için sahneler yazacak gibiyim:)
Tiktok: Kelebekleroldu1
Ameliyat oldum bugün 6. günüm. Toplanıyorummm ve bölüm yazmaya devam ediyorummm çünkü beklediğim kadar acılı bir süreçten geçmedim.
