Aşk İtirafları

146 19 31
                                    

REBECCA'NIN GÖZÜNDEN

Freen'in interseksüel bir birey olduğunu öğrendiğim zaman şaşırmıştım. Her ne kadar maskülen bir yapısı olsa da bunu düşünmemiştim.

Freen işini hallederken onu duymadığımı sanıp adımı inlemişti.

O adımı inlerken ister istemez tuhaf hissetmiştim.

Yanaklarım kızarmaya başlamış, ortam sıcak olmuştu. Galiba yine atak geçiriyordum ama nefes alabiliyordum da.

Beni düşüncelerimden ayıran Freen'in omzuma dokunuşu oldu.

Kulaklığı çıkartıp ona doğru döndüm.

"Teşekkür ederim anlayışın için." demiş ve bu sefer o yanağımı öpmüştü.

"Bir şey değil." demiştim gülümseyerek.

"Becky, şeeey..." demiş ensesini kaşımaya başlamıştı.

"Efendim Freen?" demiştim gözlerine bakarken.

"Geçen gün ki köpek olayı için çok özür dilerim. Benim yüzümden az kaldı başına kötü bir şey gelecekti. Kirk'in o köpeği getirdiğini bilseydim inan o sahaya seni değil onları sokardım." dedi, gözlerinde pişmanlık ve öfke vardı. Pişmanlığı bana, öfkesi Kirk ve en çokta kendine idi.

Gözlerinin dolmaya başladığını gördüm.

Ona doğru yaklaştım ve sarıldım. Elimle saçlarını okşayıp öpücük kondurdum.

Kondurduğum öpücükle daha çok ağlamaya başladı.

"Çok özür dilerim Becky. Yemin ederim o gün için ne onları ne de kendimi asla affetmeyeceğim. Sana bir şey olsaydı ben... Ben yapamazdım." diyerek hıçkırarak ağladı.

Başını boynuma daha çok gömdü.

"Şşt. Sakin ol. Ben iyiyim ve yanındayım. Ağlama lütfen. Sen ağlayınca kalbime bir şey oluyor ve acı çekiyorum." demiştim.

"Ben...Ben..." dedi, sakinleşmeye çalışarak.

"Evet, sen?" dedim saçlarını okşarken.

"Seni çok seviyorum." demişti boynumdan ayrılıp gözlerimin içine bakarken.

O an duyduğum itirafla afallamıştım.

Tam cevap vereceğim sırada asansör çalıştı ve açıldı.

Freen ise cevabımı beklemeden ve bana bakmadan asansörden çıktı.

Yüzünü asmıştı. Ona hayır diyeceğim diye düşünüyordu galiba o yüzdendi bu hali ama yanılıyordu.

Koşarak peşinden gittiğim sırada tuvalete gittiğini gördüm.

Hemen içeri girdim. Tam olduğu kapıyı tıklatacaktım ki ağlama sesi duydum yine.

Freen'e aitti.

"Sen kendini ne sandın ki! İnterseksüel olduğunu anlayışla karşıladı diye seni seveceğini mi sandın salak Freen!" diyerek ağlıyordu.

"Sen sevilmeye layık değilsin! Sen herkesin dediği gibi sirk canavarısın! Ailesinin bile sevmediği bir sirk canavarı!" diyerek elini duvara vurduğunu duydum. Acıyla inledi.

Hemen kapıya vurdum.

"Freen kapıyı aç!" diyerek seslendim.

"Becky git buradan!"diyerek bana bağırdı.

"Hiç bir yere gitmiyorum! Bu kapıyı ya şimdi açarsın ya da kırarım!" diyerek bağırdım bende.

"Çık git diyorum!" diye bağırdı bu seferde.

Geri geri gidip son gücümle kapıya tekme attım ve kapı kırıldı.

"Ben sana açmazsan kapıyı kırarım demiştim." diyerek kahkaha attım.

Karşımda şok olmuş bir şekilde duruyordu. Kapıyı kıramam sanıyordu herhalde.

"Şoktan çık yoksa ben çıkartmasını bilirim." diyerek yanağını okşadım.

O an kendine geldi ve bana doğru bir kaç adım attı.

"Bu kapıyı nasıl kırdın sen yaa! Hiç mi korkun yok kızım bi de burslusun kovulursun okuldan." diyip bir bana bir kapıya baktı.

"Hassiktirrrr! Lan ben bursu unuttum. Eyyy aşk sen bana neler yaptırıyosun." diyip elimi alnıma vurdum.

"Ben bunu dışımdan mı söyledim amk yaaa." diyerek başımı eğdim.

"Bunu da dışımdan söyledim diil mi?" diyerek Freen'e göz ucuyla baktım.

Şu an utançtan kulaklarımın kızardığına emindim.

"Hahahahahha. Çok şapşalsın Becky." diyerek güldü.

"Şapşal ama sana aşık bir kızım Freen Sarocha Chankimha." diyip ona yaklaştım ve dudaklarına kapandım.

Bir an afallasa da öpücüğüme karşılık verdi.

Ben onun alt dudağını öperken o üst dudağımı öpmeye başladı.

Beni duvarla arasına alıp öpüşünü sertleştirdi ve elini bacağıma koyup okşamaya başladı. Üst tarafa doğru yol alırken birden kapının açılması ile neye uğradığımızı şaşırmıştık.

Hassiktir ben kapıyı kilitlemeyi unuttum...

Gelen kim sizce?

Doktorum Ol ( G!P) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin