Doktorum Ol ( G!P)

Eski Olay

2 AY SONRA

FREEN'İN GÖZÜNDEN

Artık Richard peşimizde değildi ve biz artık evlenmek istiyorduk.

Aklımda Fransa vardı ve şimdi kahvaltı ederken dile getirmek istedim.

"Paris'te evlenelim. Aşıklar şehri aşkımıza şahit olsun sevgilimm." diyip yanağını öptüm.

"Olsun sevgilim. Paris'te tanık olsun aşkımıza." diyip o da yanağımı öptü.

"Ben biletleri oteli hazırlarım." dedi Faye çayını yudumlarken.

"Otel işini ben hallederim Faye. Sen biletleri Bussines Class al yeterli." diyip bana gülümsedi sonlara doğru.

Ben bu gülüşü biliyordum. Ağzına sıçacam gülüşü buu.

"Yooookk!" diye bağırdım olduğum yerden.

Masadakiler bana anlamaz şekilde bakıyordu. Özellikle Becky.

Siz ne bilirsiniz ki Nam'ı yaa. Ağzıma edecek benim haberiniz yok sizin. Masum insancıklar.

"Niye bağırıyorsun Freen?" diye sordu Becky.

"Ya aşkım Nam halletmesin oteli." derken ellerini tuttum.

"Niye ya?" diye sordu Becky.

"Aynen. Bana güvenin yok mu?" diyip yine aynı şekilde güldü Nam.

"Evet sana güvenim yok Nam." dedim, ciddi bir şekilde.

"Niye?" diye sordu bu sefer.

"Niyesini biliyorsun söyletme şimdi bana." dedim kaşlarımı çatıp.

"Yiooo bilmiyorum." dedi, salağa yatıyordu.

Nasıl diyebilirdim ki bunun ayarladığı otele güvenilmez, işin sonunda karakolluk oluruz diye.

Becky ile ayrıldığımız zamanlarda kafamı dinleyeceğim otel ayarla demiştim buna. Bunun ayarladığı otele baskın oldu beni alıp nezarete attılar. Meğer o otelde kadınları pis işlerde kullanıyorlarmış. Beni de o kadınlardan sanmışlardı.

Şansıma tüküreyim ki cüzdanımda yanımda yoktu. Ben Freen Sarocha Chankimha'yım dedikçe gülmüşler 'Bizde kraliyetteniz, bizde başbakanız.' ve benzeri şeyler söyleyip dalga geçmişlerdi.

Nam gelip kurtarmıştı. Kimseye de söyleyemedim çünkü biliyordum yanlış anlarlardı.

Bu Nam ile benim aramda bir sırdı.

"Lan biliyorsun salağa yatma güzel kardeşim." diyip Faye'ye döndüm.

"Faye sen ayarla oteli ve mümkünse Nam'ı başka otele ayarla. Ben ve Becky'den uzak olsun o." dedim.

"Bana güvenin lütfen. Oteli Nam ayarlarsa katil oluruz." dedim, sesimden korkum anlaşılmıyordur umarım.

"Tamam tamam, ben ayarlarım. Niye korkuyorsun bilmiyorum ama çıkar kokusu yakında." dedi, Faye. İmalı imalı bakıyordu.

"Yok korkmuyorum sana öyle gelmiştir." dedim sakin olmaya çalışıyordum.

Kahvaltıyı ettikten sonra Nam ile baş başa kaldık. Diğerleri bavulları hazırlamaya koyuldu.

"Kız hala o otel mevzusundan dolayı korkuyor musun sen?" diyerek kahkaha attı.

"Sus lan sus duyacaklar. Tabii korkuyorum. Travma sebebim oldun sen! Az kaldı cezaevini boyluyordum." dedim, elimi ağzına kapatıp geri çekerken.

"Hahahahaha. Seksi bir kadınla yarı çıplak basılmıştın. Polisler sizi baş başa görünce neye uğradığını şaşırmıştı." derken daha çok güldü.

"Seksi bir kadınla mı nasıldın sen!" diye bağırarak yanımıza geldi Becky.

Al işte şimdi sıçtım. O gün seni öldürmeliydim, öldürmediğime pişman oldum yeminle.

"Ya aşkım öyle değil bu salak ne dediğini bilmiyor." diyerek inkar etmeye çalıştım ama yer mi Tayland çocuğu? Tabii yemez. Beckyde yemedi.

"Ne dediğini gayette duydum Freen! Ne oldu çabuk anlat bana!" diyerek karşımda durdu ve kaşlarını olabildiğince çattı.

Lan sinirlenince çok seksi oluyor bu kadın yaa. Hem seksi hem kıskanç.
Gözlerinin içinde kaybolasım var benim.

Her şeyi tüm çıplaklığı ile anlattım.

"Demek sana o oteli Nam ayarladı. Sen depresyondayken o gitti sana genelev gibi bir otel tuttu yaniii!" derken dişlerini sıktı ve Nam'a baktı. Öldürücü bakışlarını atıyordu.

"Nam, 3 saniyen var kaçmak için." dedi, yumruğunu sıktı.

Korktuğum gibi olmamış bana değil Nam'a kızmıştı.

Becky'nin kızgın bakışları altında dediği gibi kaçtı Nam.

Nam önde Becky arkada evin içinde koşuyorlardı.

Son bir hamle yapıp Nam'ı yakaladı ve üstüne oturdu.

"Fayeee! Buraya gelir misin lütfeeeen." diyerek bağırdı.

"Geliyoruuum." diyerek içeriden seslendi.

Nam altında debeleniyordu.

"Ne olur bana kıyma yengee. Gözünün yağını yiyim yengeeemm." diyerek ajitasyon yağıyordu.

"Kıyacaaaaamm. Sen Freen'e kıymışsın bende sana kıyacaaamm. Sen hetero idin dimi?" diyerek pis pis sırıttı.

"Ben Freen'e iyilik edeyim demiştim yaa. Ve e-evet heteroyum." dedi sonlara doğru sesi korkudan çıkmamıştı.

"Geldim Becky. Ne istemiştin? Nam'ın üstünde ne işin var?" diye sordu.

"Nam'a otel ayarlayacaksın ya, ona şu malum oteller var ya hani muhakkak polisin baskın düzenlediği." diyip yine pis pis sırıttı Becky. Hatırlatın Paris'te yiyecem ben bu kızı.

"Eee, ne yapacaksın o oteli?" diyerek sordu Faye.

"Lan yoksa düşündüğüm şeyi mi yapacaksın." diyerek yerinde sıçradı. Jeton yeni düştü.

"Aynen öyle. Nam'a o otellerden birinden yer ayarla. Cezası var." dedi kahkaha attı.

"Ne cezası var?" diyerek çıktı Yoko.

"Bu ceza seni aşar ama Fayeye söylerim, o uygun görürse söyler sana." diyip altında çaresizce duran Nam'a baktı.

"Yalvarırım yapma yaaa! Valla daha Freen'le uğraşmayacam sözzz." diyerek ellerini tuttu.

Olanları keyifle izliyordum.

Becky Nam'ın üstünden kalkıp yanıma geldi.

Dudakları kulağıma değecek şekilde fısıldadı.

"Senin cezanı Paris'te vereceğim." dedi ve kulağımın arkasını öptü.

Tüylerim ürperdi o an.

Bittim ben kesin. Helvamı kavurun. Helvam bol malzemeli olsun.