3

52 12 13
                                    

Birkan Sezer. Barış'ın çalışmaya başladığı okulun müdürü.

Kendisi çocuklardan, gürültüden, insan kalabalığından nefret eder ama yanlış meslek seçimi onu bütün bu nefret ettiği şeylerin birleştiği yerde çalışmaya itmiş. Okulda.

14 yıllık öğretmenlik kariyeri boyunca hiçbir öğrencinin "favori hocası" olamamış, olmaya da çalışmamış. Aksine, herkes hak ettiği notu almalı sözünü fazla ciddiye aldığı için öğrencilerin nefretini kazanmış. Dersten bıraktığı öğrencilerin haddi hesabı yok. Bütün bunlara ek olarak meslektaşları ile de iyi anlaşmayı becerememiş kendisi. Anlayacağınız sosyal becerileri berbatın da ötesi.

Önceden çalıştığı okullarda garip huyları sebebiyle arkasından fazlaca dedikodu döndüğünün farkında olduğu için bu sefer kendimi düzelteceğim diyerek geldiği bu okulda, sohbet ettiği ilk kişide hemen patlak vermiş olmanın gerginliği ile odasında oturuyor şimdi. Konuştuğu ilk kişi Barış. Sürekli girdiği "kibar adam" rollerinin sahte olduğunu ustaca gizleyebilse bile Barış'ın bakışlarından bu sefer gizleyemediğini -ya da Barış'ın bunu anlayacak kadar iyi bir gözlem yeteneğine sahip olduğunu- anlamış bile.

Birkan'ın en büyük sorunu ancak rol yaparak insanlarla arasını iyi tutabiliyor olması. Kendi kişiliği ile insanları kendine yakın tutamayacağının farkında. Bu yüzden birisinin, yarattığı sahte kişilikten haberdar olması onu huzursuz ediyor. İnsanlarla yakın olmak istediğinden değil ama işi gereği insanlar olmadan yapamayacağı için bunu önemsiyor.

Bütün bu çabaya rağmen fazla başarılı olduğu söylenemez belki ama en azından şimdi kendine daha uygun bir yerde. Müdür odasında. Öğrencilerle fazla iletişim kurmasına gerek yok artık, hatta velileri de müdür yardımcılarının odasına yönlendirse... Tek isteği sessiz, yalnız olarak bu odada durmak. Bilgisayar başından yapması gerekeni yapmak ve olabildiğince az insanla muhattap olmak. Mümkünse Barış gibi yaptığı rolü anlayacak insanlarla da hiç karşılaşmamak.

Diye düşünürken tıklatılan kapı ile düşünce dünyasından sıyrılıp kravatını düzenleyor hızla. "Gelin."

Kapıda beliren beden ile "İti an çomağı hazırla." Diye mırıldanmadan da edemiyor. İnsanların yanında kullanmak için tasarladığı maskenin arkası buna benziyor işte. İnsanlara katlanamayan, yalnızlığa alışık bir adam.

"Müsait misiniz Birkan hocam?"

"Tabii, buyurun." Diyor düşünmeden. Oturuşunu düzenleyip belini dikleştiriyor iyice. Elinden geldiğince resmi görünmek amacı. Başaramadığını da söyleyemezsiniz. Giydiği takım elbise bile resmi bir duruş sergileyebilmesi için yeterli.

"Ders programı yeni geçti elime..." Sabahtan beri gelen kim bilir kaçıncı ders programı ikazı bu acaba? Kesin bir cevap yok ama en az 15. olduğuna emin. Müdür yardımcılarından birisi sağlık problemleri sebebi ile henüz okulda değil. Ufuk ise öğrenci ve velilerle didişip durduğu için odasında 5 dakika ya durmuştur ya durmamıştır. Memurun ise nerede olduğu belli bile değil. Muhtemelen bir yerlerde aylaklık ediyor. Başka birisi de olmayınca öğretmenler şikayetlerini mecburen müdüre iletmek durumunda kalıyorlar. Birkan bu durumun ilk haftaya özel olduğunu düşünmek istiyor yoksa bütün bu yük altında ezilip kalacak gibi.

"Eğer önemli bir şey değilse ders programında daha fazla değişiklik yapamam maalesef." Diyor kibarca. Bir kişinin ders programında değişiklik istemesi başka bir öğretmenin daha ders programını değiştirmek anlamına geliyor. Şansa bak ki bu okulda ki öğretmenlerin hepsi çok memnuniyetsiz, zar zor ikna oluyorlar değişikliklere.

Barış ses etmeden ilerleyip masanın karşısında duruyor önce. İsteyeceği değişiklik keyfi bir değişiklik olduğu için ne diyeceğini bilemiyor önce. Sonra ise derin bir nefes eşliğinde söze girişmeye çalışıyor fakat Birkan yine lafını kesiyor. "Bu okulun hem puanı düşük hemde konumu kötü. Öğrenciler sıkıntılı farkındayım. Diğer din kültürü öğretmenleri önceden istemedikleri sınıfları belirttikleri için en sıkıntılı sınıflar sana kaldı ne yazık ki, bunun da farkındayım." Şakaklarını ovuşturup dudaklarını nemlendirdikten sonra lafına devam ediyor. "İstersen derslere girme. Sadece sınıf defterini imzalasan yeter, sesimi çıkarmam."

B ile BHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin