7

22 6 13
                                    

"Müdür, öğretmenin mesleğini yakabiliyor mu ya?" İki gün geçmişti. Bu iki gün boyunca Barış'ın en çok düşündüğü şey buydu. Birkan blöf mü yapmıştı yoksa sahici miydi? Para kazanmak için seçenekleri olabilirdi ama devlete sırtını bir kere yaslayan oradan ayrılmak istemiyordu. Barış da bu insanlardan biriydi. Dönüp dolaşmış ve kendi başına bir yere varamayacağını anlayıp en sonunda aklını yiyip bitiren bu konuyu arkadaşlarına sormaya karar vermişti.

"Abo yoksa bir boklar mı yedin?" Diye sordu Burak heyecandan uzak bir sesle. Dersler bitmişti. Bugün hademeler biraz daha okulun temizliği ile uğraşacağı için okul açık kalacaktı. Burak, Yağmur ve Barış da bunu fırsat bilip boş bahçenin kuytu bir köşesinde geyik yapmaya karar vermişlerdi. "Yok ya sadece merak ettim."

"Yalan söyleme konusunda bok gibisin." Dedi Yağmur defterine bir şeyler çizerken. Haklıydı da. Barış duyguları ile ele veriyordu kendisini. Oldukça endişeliydi bu konuda ve bu endişe gerek ses tonuna gerekse yüzüne yansımıştı. "Yani... Bilmiyorum işte. Bir şeyler oldu ama size ne? Soruma cevap versenize."

"Ne bilelim oğlum biz? Adamı kudurtmadan önce düşünseydin."

"Yani kanka. Adam müdür sonuçta az mesafeli davransaydın keşke. Kaç kere de uyardık seni." Barış hayretle iki dostunun tavrını seyrederken ağzı açık kaldı. Evet, abartmış olabilirdi. Evet, gerçekten de adamı rahatsız etmiş olabilirdi. Evet, şansını zorlamış olabilir ama hadi ama! Hiçbir zaman kötü bir niyeti olmamıştı. İyi olduğunu zannettiği şeyi yapmıştı yalnızca.

"Bokunuzda boğulun." Dedi sinirden arındırılmış dümdüz bir sesle. Burak sektirdiği basketbol topunu potaya atıp topun potadan içeri girişini seyretti. Basket attığına emin olunca da Barış'ın yanında ilişip bir kolunu omuzuna sardı. "Ee ne yaptın desene." Sinir bozucu bir şekilde dibine girdi Barış'ın. Yağmur ile Burak en başından beri tahmin ediyorlardı böyle bir şey olacağını zaten. Barış iyilik yapacağım ayağına Birkan'ı darlayıp darlayıp durmuştu. Bu olayın sonu ilk günden belliydi. Üstelik yalnızca Yağmur ve Burak değildi bunu tahmin eden. İkisini seyreden birçok öğretmen bunu öngörmüştü ne yazık ki. Barış dışında herkesin tahmin edebildiği basit bir sondu bu.

Barış bir şey demeden Burak'ın kolunu ittirip ayağa kalktı. Elleriyle yüzünü sıvazladıktan sonra başını gökyüzüne çevirdi. Rahatlamak isteyen yüreği için kasvetli hava pek iç açıcı bir görüntü sunmuyordu ne yazık ki. Tekrardan önüne dönüp kendini seyreden ikiliye karşı ofladı. "Sanırım üniversite sınavına tekrardan gireceğim." Dedi dertli bir ses tonu ile. Verdiği özel dersler ancak ek iş olarak yapılırdı. Geçimini onlarla sağlayabileceğinden emin değildi. İlahiyat diplomasi ile kaç dershanede iş bulabilirdi ki üstelik? Araştırmamıştı aslında pek bilmiyordu her dershanede olur mu olmaz mı. Şu an sadece fazlasıyla stres yapmıştı. Daha yeni başladığı işinden olmak istemiyordu. Hem yeniden üniversite okumak en fazla ne kadar kötü olabilirdi ki?

"İyice saçmaladın." Dedi Burak ayağa kalkarken. O anda iki kadın temizliği halletmiş, okul binasından dışarı çıkmıştı. Burak ayağa kalktıktan sonra kısa bir süre iki kadını seyretti. Gitme vakitlerinin geldiğini müjdeledikten sonda telefonundan saatine baktı. Bir saatten fazla olmuştu mesaileri biteli. Yağmur'u güç bela defterinin başından kaldırıp çıkışa yöneldiler. Bu esnada Barış hala aklını yiyip bitiren düşüncelerin arasında boğuluyordu. Bir cankurtarana ihtiyacı vardı. Arkadaşlarından hayır yoktu, belki Google ona istediği bilgiyi verebilirdi. Eline telefonunu alıp tuşların üzerinde sektirmeye başladı parmaklarını. Ta ki Yağmur elinden telefonunu alana kadar.
"Binsene arabaya abi." Dedi genç adam sabırsızca. Doğru ya, Burak bugün biraz takılırız diye düşünüp eniştesinin arabası ile gelmişti. Barış bütün gün başka şeyleri kafasında tartıp durmakla meşgul olduğu için bunu tamamen unutmuştu. Birkan ona yalnızca sözleri ile zarar vermiyordu. Kafasının içini de dolduruyor, asla başka bir şeyi sağlıklıca düşünebilmesine imkan tanımıyordu. Hiç şüphesiz ki Barış'ın şimdiye kadar etkilendiği adamların arasında ki en kötüsü bu seferkiydi.

B ile BHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin