Merabalar.
Keyifli okumalar.
*******************************Vast krallığının kuzey Lilian köyünde işler epey karışıktı. Gecenin bir yarısı krallığa büyük bir baskın olmuş,etraf kana bulanmıştı. Saray haklı baskında ilk yaptıkları şey olarak orduyu harakete geçirmiş,kral Alaezar'ın önderliğinde savaşa girmişti. Ancak velihat prens Blaise Zabini,saraya sızan düşmanlarla ilgilenmek için geride kalmıştı. Tabi ki amacı eşi Ron Weasley'i korumaktı,ancak odasına girdiği anda boş ve dağınık yatak ile karşılaşınca ne yapacağını şaşırmıştı.
İlk başlarda Ron'un sarayda saklandığını varsayarak etrafta koşuşturmaya ve onu aramaya başlamıştı. Ancak ne Ron'u bulmuştu,nede gören duyan olmuştu.
O gece Vast krallığı düşmanı püskürtmeyi başarmıştı,sadece prenseslerden birisi kolundan hafif bir sıyrık almıştı,o da ciddi değildi. Ancak hiç kimse,o geceden sonra prensin eşi Ron Weasley'in nerede olduğunu bilememişti.
Şimdi ise iki gün olmuştu,bütün krallık harıl-harıl genç omegayı ararken,prens didik-didik her deliğe bakıyordu. Habersiz geçen her saniye,prensin daha çok endişe ve korku duymasına sebep oluyordu.
"Başka bir köy kalmadı." diye bildirdi Pansy Parkinson. Draco Malfoy gibi krallık haritasına göz gezdirirken,dışarıyı izleyen prense bakıyordu bir yandan. "Sence bu bir tesadüf mü? Aynı gece Ron'un ne kadar tanıdığı varsa ortadan kayboldu." Blaise arkasında birleştirdiği elini açmadan haritaya yürüdü "Tuhaf."
Draco Malfoy elini çenesine yasladı "Umarım düşündüğüm şey değildir...." Prensin bakışları sarışına döndü "Nedir o düşündüğün?" Draco derin bir nefes aldı "Ajan olamazlar değil mi?" Pansy hemen lafa atladı "Saçmalık!" Blaise kaşlarını daha çok çattı "Saçmalık." Draco "Bende öyle olsun istemem tabi ki..." diyerek iç çekti. Zümrüt gözlü omegayı düşünüyordu o da.
"İki gün oldu. Ne Harry'den,Ne Ron'dan,nede Hermione'de bir haber var. Sence o gece..." Draco duymak istemiyormuş gibi gözlerini kapattı "Aklımızı bulandırmayalım,Pansy." Pansy gözlerini dışarıya dikti. Bir yerlede Hermione'nin iyi ve güvende olmasını diliyordu.
"Aman Tanrım!" Ron büyük bir kahkaha attı "Hileci!" Cedric gözlerini kıstı meydan okurcasına "Ağlayacaksan oynamayalım." Fred göz devirdi "Beş el üst-üste nasıl yendin o zaman?!" Cedric dönerek Ron'a göz kırptı "Şans."
Ron abisinin sonunda başka birisi tarafından kandırılması ile muzipçe gülümsedi. Fred oyunlarda hile yapmayı severdi,ancak görünen o ki,masum suratlı Diggory'nin de bazı hünerleri vardı. "Sen ağlıyon Fred." George kendi ikizi ile dalga geçerken Percy ve Charli de onlara katıldı.
Weasley'lerden hepsi buradaydı. Sadece anne ve babası yoktu. Onların artık nerede olduklarını umursamıyorlardı.
Hermione bağdaş kurduğu yerde göz devirdi "Çocuk musunuz siz?" Percy kardeşine şok olmuş bir bakış attı "Demek sen bütün o cümleleri onda öğreniyordun öyle mi?!" Ron ellerini havaya kaldırdı "Masumum!" Hermione göz devirdi "Ben değilim."
Harry ikili arasında bakışlarını gidip getirirken eğlendiği belliydi. Percy ve Hermione aynı şeylere olan meraklarından dolayı arkadaş gibi bir şey olmuşlardı. Hatta Hermione Percy'e aşık olduğu omegaya açılması için taktikler bile verirken rastlamıştı.
Ron abisi ve Hermione'nin atışmasını keyifle izlerken bile gözleri manzaradan görünen saraydaydı. Blaise'i özlemişti. Hemde çok. Şu iki günde bile,ondan ayrılamayacağını anlamıştı. Elleri garip bir şekilde karıncalanıyordu arada bir.
"Hermione,ne zaman döneceğiz?" Hermione fısıltıyla yanıtladı "Rüyama göre yarın akşam güvenli olacak." Ron kafasını salladı. Saraya döner-dönmez Blaise'in yanından ayrılmayacaktı! Resmen burnunda tütmüştü.
"Pekala,itiraf edin. Benim kazağımı kim dızladı?! Oliver Wood sinirle içeri girerken,Percy hızlanan kalbine rağmen derince yutkundu. Kalbi sanki orada atmaya başlamıştı.
"George Arthur Weasley!" George kalkıp mağaranın içinde Oliver'dan kaçmaya başlarken,Ron derin bir iç çekti. Kesinlikle Blaise'i ve sakinliğini özlemişti.
*******************************
Bölüm sonu.
Ne düşünüyorsunuz bakalım?
(Bu bölüm medya yok maasef.)
Adios.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
You're Mine.
FanfictionVast krallığının soğuk,buz kalpli diye anılan prensi Delta Blaise Zabini,bir gün omega Ronald ile tanışmıştı. Omegaverse,Mpreg.