16

73 5 15
                                    

"Sizi bugün kuaföre götüreceğim." Lena heyecanla yemek yediğimiz masada konuşunda Miya ve Wonbin'de heyecanla ona bakmıştı.

Hatta Wonbin'in heyecanla ben doydum diyip hazırlanmaya bile çıkmıştı onun bu hallerine hayran hayran bakarken Anton koluma vurmuştu.

Onlara akşam klübe gideceğimizi söylemiştim Wonbin'in içinde onunda heyecanı olduğuna çok emindim. Zaten hepimiz akşama doğru uyanmıştık bu yüzden Lena hızla masayı toplamış Anton onları kuaföre bırakıp geri dönmüştü.

Şimdi ise saat akşam 9'a geliyordu ve onları alma vaktimiz gelmişti. Evden çıktığımızda Sungchan arabaya bindiğinden beri iyi görünmüyordu. Biz eve geldikten sonra Wonbin onunla konuşmak istemişti ve ne konuştuklarını bilmiyorum ama kesinlikle bir şeylere yaramıştı.

Ben kuaför salonuna giderken Sungchan sadece camdan bakıyordu hatta geldiğimizi bile fark etmemişti ben de onu kendi halinde bırakmak için geldiğimizi söylememiştim fakat birazdan Wonbin'ler gelicekti.

Daha Wonbin ve Miya gelmeden Sungchan'a seslenmiştim. "Bu gece birini bulda enerjini at çok kötü görünüyorsun."

Sungchan ise bana sadece başını sallamıştı.

Yaklaşık yarım saat sonra kuaförden çıktıktan sonra Sungchan da ben de ağzımız açık bakıyorduk.

Wonbin heyecanla yanıma gelmişti. "Nasıl görünüyorum, güzel olmuş muyum?"

Utangaç bir şekilde bana bakıyordu. "Sayılır." dedim.

Benim cevabımdan sonra Wonbin'in yüzü düşmüştü. Onun yüzünü görünce ağzımı tutamadığım için kendime küfür etmiştim.

Aklıma Sungchan ve Miya gelince onlara doğru döndüm. Sungchan hızlı hızlı yürürken Miya arkasından geliyordu daha doğrusu gelmeye çalışıyordu çünkü ilk defa topuklu ayakkabı giyiyor olmalıydı.

Sungchan'ın bana bakmasını bekledim çünkü bana baktığı zaman Miya'ya yardım etmesi için ona işaret vericektim fakat Sungchan önüne bile bakmadan o kadar hızlı yürüyordu ki. Bu kadar sinirli olmasının sebebini anlamıştım ben de ilk Wonbin'den hoşlandığım zaman aşırı sinirliydim.

Sungchan yanımızdan geçip giderken Lena Anton'un elini bırakmış Miya'nın koluna girip onun yürümesi için yardım etmişti.

Onlar Anton'un arabasına geçerken ben de Wonbin'le kendi arabama geçmiştim bile. Sungchan zaten hepimizden önce benim arabama geçmişti bile.

********************************************

Klübe girer girmez, Miya kulaklarını kapatmıştı.

"Neden burada bu kadar ses var?"

"İnsanlar buraya eğlenmek için geliyor, çok kalabalık oluyor zaten o kalabalığın sesini duymamak için bu kadar sesli müzik açıyolar." Lena Miya'nın kolunda ilerlerken ona açıklama yapmıştı.

Boş bir yer bulup oturduk. Burasi VIP kısımdı kesinlikle aramızdaki tek -ultra- zengin olan Anton'un işiydi.

Sungchan Kore'de çok ünlü bir doktordu ben de çok ünlü bir avukattım ayrıca avukatlık şirketim vardı fakat Anton aramızdaki tek iş adamıydı Kore'de ve Amerika'da olmak üzere çok saygındı.

Gelen garsona içeceklerimizi söyledikten sonra gelen içkilerimizden Wonbin içmek istemişti ilk defa içeceği için biraz tereddüt etmiştim fakat daha sonrasına ona ne kadar içeceğini söyleyebilirdim şimdi denemeliydi.

Miya bir yandan birasını yudumlarken etrafa bakıyordu. Tanrım, Wonbin'e çıkma teklifi etmek için bir zaman bulmalıydım.

"Buradayız!" diye bağıran Sungchan'ın ardından onun baktığı yöne baktım.

Mini eteği uzun bacakları ile yapma bir şekilde yanımıza gelip direkt Sungchan'ın dudaklarına yapışınca gözlerim hızla Miya'yı bulmuştu. Hatta bunu yaptıktan sonra herkes bir şey sezmiş olucak ki Sungchan dışında hepimiz Miya'ya bakmıştık.

O ise ilgilenmiyor gibi yapsa da arada Sungchan'a üzgün gözlerle bakıyordu.

Aptal Sungchan.

Sungchan bizden uzaklaşarak kızı dansa kaldırdığında ben de tam zamanı diyerek Wonbin'i dansa kaldırmıştım.

Wonbin'e gittikçe yaklaştım ve hiçbir şey söylemeden dudaklarını dudaklarıma bastırdım.

O da bana karşılık verince ellerimi beline sardım ve kendime doğru çektim o da kollarını benim boynuma sarıp öpücüğümüzü daha da derinleştirmişti.

Uzun süren öpüşümüzden sonra nefes nefese ayrıldığımızda alnımı alnına yasladım bir süre soluklandım ardından gözlerinin içine baktım.

"Wonbin, benimle çıkar mısın?" Söylediğim kelimelerden sonra Wonbin bana bakmış ardından tekrardan beni bir öpücüğün içine çekmişti bunun cevabını çok iyi anlamıştım.

Biz birbirimizi öperken uzaktan gelen Sungchan'ın sesiyle hızla ayrılmıştık ikimizde oraya dönmüştük.

"Gel buraya dedim sana!"

"Neden seninle geliyormuşum!"

Miya'nın da sesini duyunca, yine tartıştıklarını anlamıştım.

"Bu lavukla dans mı etmek istiyorsun."

"Onun bir adı var yalnız, Sicheng."

Sungchan en sonunda dayanamayarak Miya'yı kolundan tuttup Anton'la Lena'nın oturduğu masaya sürüklemişti.

"Buradaki hiçbir erkek sandığın kadar masum değil!"

Miya ise, "Sana ne? Sen kendi işine baksana!" diye bağırdı.

O az önce tanıştığımız kız da masaya gelmişti. "Ne oluyor Sungchan? Bıraksana kızı istediği kişiyle dans etsin."

Sungchan kadının çağırısı ile ona bakmıştı eğer onunla değilde bizimle kalmaya devam ederse Miya'dan hoşlandığına hepimiz emin olucaktık.

Ben de Wonbin'in elinden tuttup masaya gittiğimizde Lena Miya'yı yanına çekmişti bile.

"Bak seninki de geldi işte." Miya onlara doğru konuşunca Sungchan bir ona bir de kolundan tutan kadına bakmıştı.

Sungchan kararını vermişti. Büyük ihtimalle o kızla gidecekti pişman olacağını bildiğim için ona sordum hemen. "Bu kadar yeter biz gidiyoruz geliyor musun?"

Alkom kokan nefesi ile yüzüme bakmıştı düşünüyormuş gibi yaptıktan sonra konuştu. "Siz gidin gelmiyorum."

Pişman olucaktı, biliyordum...

mermaid, eunbinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin