12

62 6 16
                                    

Sungchan'ın çıkardığı küçük kaos ve Eunseok ile Sion'un son dakika kavga etmesinin ardından hepimiz kaldığımız eve gelmiştik.

Şu an ben de burada Eunseok'la kalmak için Sion'u ikna etmeye çalışıyordum.

Aslında teklifi Eunseok'a yapmıştı hepimizin birlikte yaşamasını söylemişti ayrıca kulübe çok eskiydi burada kalmamız iyi olurdu değil mi?

Şu an Sion'un düşüncelerimi okuduğunu biliyordum. Bakışları kızgın duruyordu. Ya da kararsız?

"Bir dakika lütfen." dedikten sonra Sion'u ve Miya'yı kolundan tuttup onlardan uzak bir yere götürmüştüm. Bizi duymamaları için.

"Wonbin onların yanında çok şey öğrenmiş olabilirsin, ama şu ikisi..." dedikten sonra Sungchan ve Eunseok'u gösterdi.

"Çok gergin insanlar, onlara güvenmemiz zor olucak."

Sion'un kolundan tuttum.

"Bana hiç zarar vermediler, hatta koruyup ailelerinden bile saydılar. Beni sokakta bırakabilirlerdi ama bırakmadılar. Sion, farkındaysan Miya ile sana da anlayışlılar."

Sion hafifçe gülümseyerek göz ucuyla Eunseok'u gösterdi.

"Eunseok'un benim hakkında düşüncelerini duysan aynısını söylemezdin. Az önce beni öldürüp seni elinden almamı engeleyecekmiş."

Sion konuşmasını bitirince Miya bana döndü, "O uzun bacak ile aynı evde kalmam ben." diyince gülümsedim.

"Sungchan çok eğlenceli biridir sadece sen onun eşyasına oturunca sana kızdı."

Miya yüzünü buruşturdu ve Sion'a döndü Sion ise alnını avuşturuyordu.

Ardından,

"Eğer kötü bir şey sezersem anından buradan gideceğiz Wonbin tamam mı?"

Sevinçle birkaç kez zıplayıp diğerlerine baktım.

O sırada Miya Sungchan'a bakarak,

"O uzun bacaklı eğer sahildeki gibi beni rahatsız ederse tırnaklarımı onun derisine geçirir ve yüzerim." diyince onun koluna girip gülümseyerek yürümeye başladım.

Eunseok

"Sıkışırız bir şey olmaz, sen ve Anton beraber yatarsınız Sungchan, ben de Wonbin'le yatarım, Sion denen heriflede Miya yatar."

Anton yanımıza gelip onların duyamacağı bir şekilde bana bağırdı.

"Saçmalıyorsun şu an Eunseok ben Sungchan'la aynı odada kalmam."

"Sen kendini prens mi sanıyorsun? Asıl ben seninle kalmam." dedikten sonra bana doğru döndü.

"Eunseok sen neden Wonbin'le kalıyorsun da bu Anton'la ben kalıyorum. İkincisi ben bile bu kadar eve insan atmadım? Amacın bütün karayip muhtaçlarını eve toplamak mı? Wonbin dışında şu ikisiyle aynı evde kalmak istemiyorum."

Sungchan'ın boş sözleri karşısında kafasına yapıştırdığım tokat ile kendine gelerek tekrar konuşmaya başladı.

"Biz üç erkeğiz o da bir diğer mini kızı sayma zaten. Bize ne yapabilirler, Tanrım! O minik kız az daha güzelim saçlarımı yoluyordu."

Bu sefer de Anton kafasına vurunca ona sataşmaya başlamıştı ben ise Wonbin'e bakıyor ne konuştuklarını merak ediyordum en sonunda konuşmaları bitip yanımıza geliyorlardı.

Hızla ikisine doğru sormuştum, "En azından Wonbin için."

Kendimden emin bir şekilde bakışlarımı onlara çevirdim onlar ise vicdana gelmiş olucak ki başlarını sallayıp evet demişlerdi.

Onlar beni onayladıktan sonra yanımıza Miya gelmişti Wonbinle beraber Sion ise arkalarından bana bakıyordu.

"Umarım evinizde yemek vardır çünkü ben çok açım."

Üçümüzde şaşkınca ona bakarken o sanki kendi eviymiş gibi gelmiş salonadaki koltuğa oturmuş bize bakıyordu, Lena bile bu kadar rahat değildi!

Sungchan gözlerini devirip Anton'a dönmüştü. "Eğer gece saçma sapan sesler çıkartırsan tişörtümü ağzına sokarım Anton."

Anton iğrenir gibi yaparak kendi odasına gittiğinde Sungchan'da onun peşinden gitmişti.

Bense derin bir nefes alıp Wonbin'e döndüm.

Gitmiyordu...

"Davetiniz için teşekkür ederiz, size rahatsız vermemeye çalışacağız. Rahatsız olursanız lütfen söyleyin. Eğer biz de sizden rahatsız olursak kulübeye döneceğiz. Wonbin'de dahil." diyerek Wonbin'in elinden tuttmuştu.

Elinden tuttu!

Ben bir ona bir de Wonbin'e bakıyordum fırlamış sinirim ellerine bakıyordu. Birbirine değen dokunun eller. Benim dokunduğum ellerdi onlar.

Teni tenine değiyordu.

Ben kendi kafamda tekrar senaryolarımı kurarkan kapının çalması ile kendime gelmiştim.

İçimdeki sinirle birlikte kapıyı açtığımda Lena elindeki yemek kutuları ile karşımda duruyordu. Kurtarıcım gelmişti şimdi Wonbin'i o Sion denen herifin yanından alırdı.

Hızla onu içeriği aldığımda tam da istediğim olmuştu Wonbin Sion'un elini bırakıp Lena'nın yanına gitmişti ve heyecanla kutuların içindekileri ona soruyordu. Lena ise gülümseyerek onu yanıtlıyordu.

Lena Wonbin'in heyecanla sorularını dinleyip cevapladıktan sonra sorur sorar şekilde bana bakmıştı ben de ona sorma şekilde başımı sallayıp koltukta oturan kıza dönmüştüm.

Kız bana bakıp,

"Ben Miya, tanıştığımıza memnun oldum."

O da aynı Wonbin gibi ellerini göğsüne koyup beni selamlamıştı. Onun gibi davranması bana garip gelsede sorgulamamaya karar vermiştim.

Tabii bu sırada içeri Lena'nın geldiğini duyan Anton ve Sungchan'da gelmişti.

Miya aynı şekilde ikisine de aynı selamlamayı yapmıştı.

"Ben de Anton ve bu da kız arkadaşım Lena." Dedi gülümseyerek havayı biraz yumuşatmak istiyor gibiydi.

Arından herkes Sungchan'a bakmaya başladı. Kendini tanıtma sırası ondaydı. Ancak Sungchan kendini tanıtmıyor bacak bacak üstüne atmış tırnaklarını yiyordu.

Tanrım, çocuk gibiydi.

Onu kendine getirmek ve bize katılmasını sağlamak için çaktırmadan bacağına vurmuştum o da bu uyarıyı sonunda anlamış olucak ki kendimi tanıtmaya başlamıştı.

"Ben de Sungchan memnun oldum."

O sırada Miya Sion'a dönmüştü.

"Bu uzun bacak neden ellerini yiyor?"

İşte o sırada Sungchan'ın saçma hareketleri durdu. Tek kaşını kaldırıp Miya'ya bakmaya başlamıştı. Sesini sanki korku filmindeymiş gibi yapmıştı.

"Ben et yerim canlı, acıkırsam seni de yerim."

Ancak Sungchan'ın beklemediği bir şey olmuştu.

"Aferin gerizekalı, çok korktum."

Hepimizin koptuğu andı çünkü kimse bunu beklemiyordu, kabul ediyorum kısaydı minikti falan ama Sungchan'ın hakkından gelicek kişi de oydu.

Wonbin aralarındaki gerginliği almak ister gibi konuşmuştu. "Tamam herkes tanıştığına göre yemek yiyelim mi? Lena bize yemekler hazırlamış."

Lena ayağa kalkarak, "Tamam siz burada oturun ben Wonbin ve Miya yemekleri hazırlayacağız." diyip Anton'un bakışları altında ona havadan ufak bir öpücük atıp mutfağa doğru ilerdi.

Ben ise hepimizin bu evde ne yapacağını düşünüyordum, kesinlikle biri birini öldürücekti ama kim.

mermaid, eunbinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin