Ev Arkadaşım | Barış Alper Yılmaz

⁶

Kerem'in gidişi üzerine moraller dipte şuan. Bi nebze de olsa belki keyfiniz yerine gelir.

İyi okumalarr.

_____________

Yavaşça gözlerimi açtım. Yerde yatan kişiyi görünce rahat bir nefes verdim.

"Tek sıkımlık canı var yakama yapışıyor lavuk. Kim bu piç?"

"Eski sevgilim. Öldürmedin demi?" Potansiyel var sonuçta.

"Yok be bi yumrukla ölmez. Ölmez demi?"

"Ölmez bence ya. Ölür mü?"

Barış yavaşça eğilip nabzını kontrol ederken Onur birden kafa attı Barış'a. Barış karşılık verecekken apartmandakiler çıkmaya başladı. Daha fazla rezil olmamak için bağırdım.

"Barış! Onur siktir git ölmek istemiyorsan!" Barış'a sert bir bakış atıp merdivenleri inmeye başladı.

"Şerefsiz. Yollamasaydın da verseydim dersini. Hem bu gay olabilir mi?"

Ney?

"Ne alaka?"

"Bu herif beni tanımadı net gay kandırmış seni."

"Tanımak zorunda mı?"

"Futbol izlemiyor bu adam?"

"Yok ya saçma buluyordu hatta."

"Net gay bu."

Tam cevap verecekken Barış'ın kaşının kanadığını gördüm.

"Ayy Barış geç içeri hemen pansuman yapayım öyle gidelim."

"Gerek yok hallederim ben hadi çık sen."

"Olmaz Barış mikrop kapar 5 dakikalık iş geç içeri halledelim hemen."

"İyi tamam."

İçeri geçmesi için kapıyı iyice açıp kenara çekildim. Yanımdan geçerken o erkeksi kokusu tüm içime işlemişti. Bakımlı birisiydi. İyi evde her bi köşede çorap bulmam en azından. Yani umarım.

"Bekle sen ben geliyorum." dedim ve yanından ayrılıp banyo kolisinde olan sağlık çantasını aldım. Yanına gidip pansumana başlarken sessizliği bozan ben oldum.

"Özür dilerim." dedim.

"Neden?"

"Benim yüzümden oldu."

"Ne saçmalıyorsun Miray? Adam belli ki manyağın teki. Ben gelmeden bişey yaptı mı sana?" dedi ve yüzümü iyice inceledi. "Yapmış işte orospu çocuğu çenen kıpkırmızı olmuş."

Çok sıktığını zaten hissetmiştim ama kızardığının farkında değildim.

Gözleri hâlâ çenemde oyalanırken konuştum.

"Boşver bişey olmaz." dedim.

Gözlerini bi anda gözlerime çevirince gözlerinin ela olduğuna emin oldum. Çok güzeldi gözleri. Benim bal rengi gözlerime karşı.

Birşey diyecekken aklına gelen ile kaşlarını çattı ve bana iyice yaklaştı.

"Senin gözlerin ne renk sarı mı kahverengi mi?" demesiyle aynı şeyleri düşünmemiz çok garip gelmişti. Aynı zamanda yakınlığından dolayı yüzüme vuran sıcak nefesi iyice sıcak basmasına neden olmuştu. Bu karşımda onun olmasıyla alakalı değildi. Muhtemelen kim olursa olsun aynı şey yaşanırdı. Herhalde?

"Bal rengi diyorlar genelde." diye cevap verdim. Benim nefesimi o da hissetmiş olacak ki bi an gözleri kapanmıştı. Refleksle pamuğu açılan kaşına sert bir şekilde bastırmamla geri çekilerek yüzünü ekşitti.