²⁵

2.6K 211 666
                                    

"Abla getirdim topu!" diyen Can'a gülümsedim.

"Aferin aslanıma!" dediğim an babasının Fenerbahçe'de oynadığı aklıma geldi. Futbol takip etmeyen birisi olarak abimin ağzından düşmeyen bir isim olduğundan biliyordum bunu da.

Gözde ablaya döndüm ve, "Abla pardon ağız alışkanlığı." dedim.

"Yok canım ne olacak. Ama İrfan'ın yanında söylemezsen iyi olur. Sahada kovalar falan aman diyeyim." dedi.

"Ağzımı sıkı tutayım o zaman." dedim ve gülüştük.

"Miray abla hadi gel!" diyerek yanına çağırdı Can.

"E ben gideyim." dedim.

"Miray, sonra daha yakından tanışmak isterim." dedi Tuğçe samimi bir şekilde.

"Olur tabi bende çok isterim." dedim.

Gözde abla ve Tuğçe tribüne geçtiklerinde bende Can'ın yanına gittim.

"Yolla bakayım topu." dedim.

Can bana topu attığında yakalayıp ona attım. Bu şekilde paslaşırken Can birden topu alıp koşmaya başladı.

"Miray abla hadi beni yakala!"

"Ne güzel oynuyorduk..." diye kendi kendime konuşarak koşmaya başladım.

"Miray dikkat et!" diye bir bağırma sesi geldi.

Gelen sesin sahibine dönerken yüzüme doğru son hız gelen topu farketmem geç olmuştu.

"Ah! Burnum!" diyerek yere çöktüm.

"Oha hangi hayvan attı onu lan!" dedi Barış.

"Oğlum şizofren misin sen attın ya."

"Ben mi atmıştım ya. Neyse kimin attığının bi önemi yok." diyerek yanıma, yere çöktü.

"İyi misin Miray?" dedi.

Tam konuşacağım sırada Can koşarak yanımıza geldi.

"Sen kötü adamsın. Miray'ı vurdun. Daha evlenecektim ben onunla!" dedi Barış'a.

Dediği şeyle acımı unuturak gülmeye başladım. Herkes kahkahalara boğulurken Barış ciddi bi şekilde Can'a bakıyordu.

"Sen hayırdır küçük adam?" dedi Barış Can'a.

"Barış buluşma çocuğa." dedim.

"Miray abla burnun kanıyor!" dedi Arda.

Burnum mu kanıyordu? Gene iyi ben yamulduğunu düşünüyordum.

"Burnu mu kanıyor?" diyerek hızla bana döndü Barış. "Miray burnun kanıyor!" dedi.

"Tutun bana." dedi kolunu uzatarak.

"Niye?" diye sordum.

"Kalkman için." dedi Barış.

"Ben kendim kalkarım sağol. Sen zaten para avcısı kızlara temas etmeyi sevmezsin." dedim ve ayağa kalktım.

Ancak hızla kalktığım için başım dönmüştü ve yanımda olan kişiye tutundum. Ne yazık ki bu Barıştı.

"Hay ağzıma sıçayım. Ne diye söylediysem o lafı." dedi sessizce. "İnat etme de gir koluma." dedi.

"Yok almayayım sağol." diyip Arda'ya döndüm. "Arda bana yardım edebilir misin?" diye sordum.

"Tabi abla gel." diyerek kolunu uzattı.

Koluna girdim ve içeri doğru ilerledik.

"Abla yanlış anlamazsan birşey sorabilir miyim?" dedi Arda.

Ev Arkadaşım | Barış Alper Yılmaz Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin