"Motosiklet kullanmayı biliyor musun karıcığım?"
Sırtımı ona dönmüş odadaki kameralara bakıyordum. Her bir kamera evin farklı bir odasını gösteriyordu. Aklıma gelen şeyle dönüp ona baktım.
Gülüyordu. Neden ona baktığımı neyin beni o kadar çok huzursuz ettiğini çok iyi biliyordu.
İçimi rahatlatmak istercesine gözlerini açıp kapadı. Bu bile içimi rahatlatmaya yetmedi. Yine de bir yanım burada gördüklerimin basit bir kameradan , son model arabalardan ya da ileri teknoloji ürünü iki motosikletten ibaret olmadığını bana söylüyordu.
Ona bakmayı bırakıp içinde olduğum o korunaklı yerde biraz daha ilerlemeye karar verdim. Attığım her adımda kulaklarımı dolduran su sesinin dışında birşey yoktu. Yine de aldırmadım.
Şaşırmayı bırakalı çok olmuştu. Evlendiğim adam sürprizlerle dolu bir adamdı ve ben bunu kabulleneli çok olmuştu.
Su sesinin geldiği o yere doğru adım adım ilerledim. Gördüğüm şey...... Gördüğüm o şey gerçek olamazdı değil mi?
Şimdi çok daha iyi anlıyordum. Bu evin neden iki dağ arasında olduğunu ve arkasında da neden bir şelale olduğunu?
O su sesi aslında evin arkasındaki şelaleden geliyordu. Geldiğimden beri sürekli varlığından şikayet edip durduğum şelale aslında bir paravandı. Evi saklamak için ve daha nicesi için....
Mümkünmüş gibi beni sakinleştirebilecekmiş gibi içime derin bir nefes çektim.
"Neden durdun ateşparçası?"
Arkamdaydı. Benimle birlikte ilerlemiş benimle birlikte durmuştu. O kadar çok şaşırmıştım ki arkamda olduğunu bile farketmemiştim.
"Şelale......"
"Asıl sürpriz orada ateşparçası. "
Kapının olmadığı o yerde akan şelaleden nasıl geçmemi beklerdi? Atıcağım ilk adımda şelalenin o güçlü sularına kapılıp boğulabilirdim.
"Ateşparçası ilerle."
"Korel...."
"Ateşparçası bana güven."
Benden istediği gibi ilk adımımı attım. Şelale suyunun tek bir damlası bile üzerime damlayıp beni ıslatmadı. Hiç birşey beklediğim gibi değildi.
Kendime olan güvenim öylesine çok artmıştı ki bedenimdeki adrenalini daha şimdiden hissedebiliyordum. Az önceki korkak , çekimser adımlarımın yerine bu kez korkusuz , kendinden emin adımlar atabiliyordum.
"Bu kadarı yeterli ateşparçası. "
Durmak istemedim. Daha fazla ilerleyip karşıma çıkıcak diğer sürprizleri de görmek istiyordum.
"Ateşparçası söylediğimi yap ve dur."
"Korel neden daha fazla ilerlememe izin vermiyorsun?"
Arkamdaydı. Özellikle mi arkamda durmayı tercih ediyordu emin değildim. Emin olduğum tek birşey vardı o da beni şaşırtmanın gafil avlamanın onun hiç olmadığı kadar çok hoşuna gittiğiydi.
"Detaylara dikkat etmiyorsun ateşparçası. Oysaki ben senin detaylara dikkat ediceğini düşünüyordum."
Onu dinlemek istemedim. Onu dinlemediğim zaman başıma gelenleri biliyordum ama yine de onu dinlemek istemedim. Yeniden yürüyecekken beni kolumdan tutup kendine bakmaya zorladı.
"Senden istediğimi yapıp etrafına bak. "
"Neden?"
"Birgün yanında ben olmadan buraya gelirsen burada tek başına zorluk çekmeni istemiyorum."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
365 ( + 24 )
RomanceBir skandal ne kadar büyük olabilirdi? Otel odasında bir kadınla basılmak tüm siyaset hayatınızı bitirir miydi? Bir bakan ve gözü kara bir kadının yolları kesişirse ne olurdu ya da nelere sebep olurdu? Korel Alparslan tüm hayatını manşetlerden uzak...