▪️32

687 107 44
                                    

İyi okumalar

-

Güzel bir rüyadayım. Deniz kenarında, kumlara çıplak ayakla basıyorum. Uzun pijamamın vuran dalgalarla ıslanmasını hiç umursamadan yürümeye devam ediyorum. Ardından kulağıma bir ses doluyor 'omegam' cilveyle yürüyüşümü durduran bedene gülmüştüm. Arkamdan hissettiğim kaba bedene yaslanmıştım. Belime sarılan sıkı kollarla gülümsemem uzatmıştı.

Fakat biri vardı karşımda. Bize bakıyordu. Güneş ışığı yüzünden gözlerimi git gide kısmış, ardından o kişinin Jeongin olduğunu fark etmiştim. Onun olduğunu anlar anlamaz güneş hızlıca batmaya başlamıştı. Onu daha net seçtiğimde gözüm çok cepli pantolonunun, şiş ceplerine takıldı. Rüyada olduğum için bir anlam veremiyordum.

Jeongin elini havaya kaldırıp bana el salladı. Ardından kocaman gülümsemesi ile denize yürüdü. Ne yapmaya çalıştığını çözmeye çalışırken kafam sonradan çalışmıştı. Bedeninin yarısı suya gömüldüğünde deltanın kollarından ayrılmaya çalışmıştım. İri kolları uzaklaşmamı engellemişti. Asla kıpırdamıyordu. Yüzünde büyük bir gülümseme vardı. Jeongine tekrar baktığımda başına kadar suya gömülmüştü. Bağırarak ve ağlayarak deltanın kollarından kurtulmaya çalışmıştım.

Sonra, birden boşluğa düşmüştüm. Gözlerim kararmıştı. Tekrar görmeye başladığımda kimse yoktu yanımda. Ayağa kalkmaya çalışmıştım fakat bacaklarımı hareket ettiremiyordum. Bağırmaya başladım: 'Jeongin! Chan!'
Ses yoktu. Güneşin batışı denize vuruyordu. Bu güzel görüntü aniden yok olmuştu. Rüyamın bitişini oradan anlamıştım.

Nefes nefese gözlerimi açtım. Başımdaki ağrı ile inledim. Rüyamı düşünüp daha çok şoke oldum. Ellerimi göz pınarlarıma götürdüğümde ıslaklışı yani ağladığımı fark etmiştim. Nefeslerimi sakinleştirmeye çalışırken duyduğum, bu sefer gerçek, derin sesle yanıma döndüm.

"Omegam"

Tanrım, Chan neden yanımda yatıyordu. Ve ben bunu şuan fark ediyordum. Gözlerimi birkaç kez kırpıştırdıktan sonra tavana döndüm tekrar. Benim cevap vermeyeceğimi anlamış gibi zaten kafamın altında olan kolunu ve diğer kolunu bana sardı. Omzunda dudaklarını hissediyordum.

"Günaydın... Güzel uyudun mu?"

"E-Evet"

Kokulu bir öpücük çaldı benden bu kekelediğim cevap sonrasında.

"Kabus mu gördün?"

"Nereden anladın?"

Kendimi aya açık etmiştim...

"Ağlamışsın... İyi misin?"

"İyiyim, sadece kabus"

Yüzüme dağılmış siyah saçlarımı arkaya yatırarak gülümsedi. Kafasını biraz daha yukarı çıkarıp çiçeklerimin olduğu kısma gömdü başını. Küçük öpücükler bırakarak beni ve kendisini ayıltmaya çalışıyordu.

"Başın nasıl?"

Düz şekilde tavana bakarak, sarılmasına ve öpmelerine hiçbir karşılık vermeden uzanmaya devam ederken cevapladım.

"Biraz ağrıyor ama iyiyim"

"Bir daha bu kadar içme olur mu?"

Aklıma dün gece yaptığım rezillikler, dudaklarına yapışmam gelmişti. Sarhoştum diyerek sıyrılabilirdim ama bir daha benimle içmeyi düşünmeyeceği için söyleyemedim. Daha çok neden içmemem gerektiğini merak etmiştim. Onun yanından bakınca sevdiğinin sarhoşken, yani en duru haldeyken seni öpmesi ve yanında yatmasını istemesi güzel bir şeydi.

Bu sefer bedenimi ona çevirdim. Bu yüzden boynuma gömülü yüzü yastığa düşmüştü. Kaşlarımı hafif çatarak baktım ona. Ukala bir gülüş sunarken sinirlenmiştim.

"Ne oldu? Başına bela mı oldum gece gece?"

Söylediğime gülmüş, ardından başımın altındaki kolu belime indirmişti. İki koluyla sardı belimi ve beni kendine çekti. Yüzlerimiz yakınken yanaşıp göz pınarlarıma öpücük bıraktı.

"Sen beni bu kadar ateşli öpmeye devam ederken sarhoş olman..?"

"E-Evet, sarhoştum"

"Ve yarın yapacaklarından pişman olacak bir haldeydin. Kendimi bir daha tutamam omega"

Yanaklarım utançla kızarırken o an her şeyin farkında olduğumu, bilimcimin yerinde olduğunu ve ne yaptığımı bildiğimi söylemek isterdim. Fakat benden önce davranıp işaret parmağı ile çenemi okşadı. Kaçırdığım bakışlarım tekrar gözlerine çıkmıştı. O dudaklarımda gezdiriyordu gözlerini.

"Biliyorsun, içimde sana deli divane aşık, seni her şekilde arzulayan arsız bir kurt var"

"Bunları yapmanı kurdun mu söylüyor?"

Sonunda düzgün bir cümle kurabilmiştim...

"Kurdum her zaman böyle şeyler söyler senin için . Ama ben ilk defa birinin bakışları yüzünden elimdeki bir şeyi düşürdüm"

Yanaklarım daha da kızarmaya başladığında yutkunmuştu.

"Dün gece böyleydin işte: Kırmızı yanakların, dağıttığın saçların ve bozulmuş konuşma şeklin. Seungmin yemin ederim sana bir daha sarhoş olursan kendimi asla tutmaya çalışmam..."

-

Nasılsınız iyisiniz umarım

Peki ya bölüm o iyi mii

Aşka geri döndük o yüzden keyiflii

Diğer bölümde görüşelim

💜💜💜

Twilight - Chanmin / Omegaverse Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin